Geçen bölümde Kılıç Timi kapana kısılmıştı, ya silahları verecek ya silahlarla birlikte kendini patlatacaktı. Tabii ki son ana kadar çatışıp kurtuluş olmazsa hep birlikte silahlarla havaya uçuracaklardı orayı. Çok çetin bir çatışmaydı. Yüzbaşı Kaan, Albay Kopuz ile telsiz görüşmesinde vedalaştı bile. Annesinden sonra Aslı’yı da andı ya, “o çok yalnız, kimsesi yok. Onunla da ilgilenin” demesi çok dokunaklıydı.
Tam ümidi kestiler, pimi çekecek ve orayı havaya uçuracaktı Kaan, yardım yetişti. Kırlangıç Paşa’nın eski bir Türkmen dostunun adamları desteğe geldiler. Silahlar imha edildi. Sonra Murat Teğmen’in kardeşi Erdem Öğretmen’i kurtarmak için harekete geçtiler. Tuzağa düşürdüler doktorun adamlarını; Rojda’yı da ele geçirdiler. Albay Kopuz da yanına posta eri Doğan Bayındır ile birlikte geldi oraya.
Kürşat Teğmen ile İlyas da büyük bir tehlike atlattı. Heyecanlı sahnelerdi. Yaralı olarak kurtuldu ikisi de.
Doktor ile Albay Kopuz karşı karşıya geldiler. Rojda’yı ve İlyas’la Kürşat’ın getirdiği diğer teröristi verdiler Doktora, Erdem Öğretmen’i aldılar. Arkalarını döndüler gideceklerdi, Rojda bıçak çıkarıp “Ailemi öldürdün” diye bağırarak Albay
Kopuz’a doğru koşunca, vurdular kadını.
Rojda Ölmedi. Doktor onun hamile olduğunu öğrenince, çok sinirlendi. Çocuk ondan değil galiba. Zaten saklıyordu hamile olduğunu.
Kaan’ın kız kardeşi Yıldız merak edip Serdar’ı aradı, ama çocuk ona ufaklık falan deyince çok boğuldu ve telefonu kapattı kız. Arkadaşının yaptığı aşk iması üzerine paniğe kapıldı Serdar, korktu Kaan’dan. Diğer yanda Çiğdem Teğmen, Kürşat Teğmen’i aradı bir şey söylemek için. Teğmen ters cevap verince çok kızdı Çiğdem Teğmen. Aşk kıvılcımları galiba bunlar… Bu arada, Albay Kopuz ile o yabancı kadın arasında da bir şey olacak galiba. Kadın bir şeylerden korktu ve Albay’la konuşmaya geldi. Albay ondan etkileniyor gibi.
Aslı’nın televizyonda yaptığı bir konuşma, Yıldız’ı çok sinirlendirdi. Sınır ötesinde Türk askerinin yaptığı bir operasyonda sivillerin öldürüldüğünü söylüyor, bunu kınıyordu Aslı.
Operasyon bitti, eve döndüler. Kahvaltı sofrasında Kaan’ın annesi Selver Hanım, ağzından kaçırdı Aslı’nın söylediklerini. Videodan izleyince küplere bindi Kaan. Aslı’ın Kubilay’ı işten çıkardığını öğrenince de iyice sinirlendi. Doğruca Aslı’nın konuşma yaptığı yere gitti. Aslı bilip bilmeden konuşuyordu, Türk askerinin haksız yere adam öldürdüğünü söylüyordu. Kaan dinledi ve dayanamadı, “Yalan söylüyorsun” diyerek çıktı sahneye. Doğrusunu anlattı. Aslı’nın kullandığı emekçi lafına çok kızdı, “Asıl emekçi Kubilay’dı” dedi. Yürüdü çıkıyordu oradan. Aniden bir patlama oldu. Herkes kendini yerde buldu. Kaan da hafif yaralandı galiba. Ama Aslı’nın durumu daha ciddi galiba.
Hiç yorum yok:
Write comments