Geçen bölüm sonunda Ertuğrul yetişip dar ağacında asılacak olanları kurtarmıştı. Bu bölüm başladığında Kaledar Günalp bey ile tanıştı. Günalp bunun bir emir olduğunu ve yapmak zorunda olduğunu söylediğinde Ertuğrul kabul eder. Fakat Günalp'ten gitmesini ister. Günalp de ona sultanın son buyruğu olan kendisinin kaleye Ertuğrul'un emrine verildiğini söyleyince Ertuğrul kabul etmek zorunda kalır. Ancak adama güvenmediği için gözünü üstünden ayırmaz. Aynı şekilde Günalp de Ertuğrul'u takip ettirmektedir.
Halime bir rüya görür. Rüyasında İbnül Arabi ona bir bebek haberi verir. Ancak bebek sıradan bir bebek değil büyük bir devlet kuracak olan Osman'dır. Halime sevinçle uyanıp şükreder. Ebelere de göründükten sonra Konya'dan dönen kocasına haberi verir. Ertuğrul yine çok sevinir.
Ahmet (Ares) ise İbnül Arabi ile namaz kıldıktan sonra Ertuğrul'un emri üzere harekete geçer. Hemen Titan'ın Cehennem savaşçılarını bulur. Kimse onun Müslüman olduğunu bilmediğinden çetenin başıyla savaşıp yenince onların başı olur. Bilecik tekfuruna gidip Ertuğrul ve Türklerden intikam almak için yardımını ister. Tekfur ilk başta yenilmiş birisi olduğu için istemese de Cehennem savaşçılarının başı olarak işine yarayacağını düşünüp kalesine ve dahi emrine alır. Ahmet amacına böylece ulaşmış Bilecik kalesine sızmıştır.
Ertuğrul derhal obaların toplanıp Söğüt'e göçülmesi emrini verir. Lakin Aslıhan yeni göçtükleri için pek istemez. Söğüt Bizans'a sınırdır ve tehlikeli bir yerdedir. Ayrıca artık arkalarında Sultan Alaattin de yoktur. Devleti ele geçirmiş olan Emir Saadettin'den ve yapabileceklerinden de çok korkmaktadır. Halime anaya da beyi Turgut'a da gitmemeleri için diretir. Turgut ile araları açılır.
Artuk beye Aksakallılardan mesaj gelir. Altunoba'nın Şehzade Kılıç Aslan'ı ve annesini Ankara'ya götüreceğini ama yolda canlarına kıyacağı yazmaktadır. Ertuğrul hemen yola çıkar. Günalp onu takip etmektedir. Artuk bey ona engel olur. Sadettin de önce Günalp'i Ertuğrul ile ilgili bir sürü yalanla kandırıp sonra Altunoba'ya ulaşmak için yola çıkar.
Emir Saadettin yeni planını devreye sokup Bilecik kalesi tekfuruna haber gönderir. Günalp'le de buluşup tekfur ile barış anlaşması yapmasını ister. Ertuğrul'a Sultan'ın verdiği Söğüt'ü savaş sırasında barış yapması ve vergi ödemeye devam etmesi karşılığında tekfura verecektir. Önce Artuk arkasından da yetişip gelen Ertuğrul olaya müdahale edip karşı çıkar. Ertuğrul tekfuru dışarı attırırken kendisine karşı gelen Günalp'i zindana gönderir.
Altınoba; sultana rakip gördüğü Şehzade Kılıç Aslan ve annesini öldürmek için yola çıkmıştı. Şehzade ve anası yolda kaçmak için plan yapar. Kendilerine sağdık bir kaç askerin yardımıyla kaçmaya çalışırlar ama Altunoba şehzadeye yetişir. Tam saltanat geleneği olarak yay ile boğacakken Ertuğrul ve alpleri yetişir. Altunoba'yı attığı okla yaralar ama cenk ederken malesef Altunoba önce şehzadeyi arkasından annesini öldürür.
Altunoba yaralı bir haldeyken Sadettin gelir ve ona yardım edecekmiş gibi yaparken adamı öldürür. Saltanata ortak istememektedir. Hatta saltanatına demek daha doğru olacaktır. Şehzade ölürken Ertuğrul'a hanedan yüzüğünü verir. Ertuğrul şehzadenin naaşını bir alpiyle Konya'ya sultan Guyasettin'e yollar. Sultan kardeşinin ölüsünü görünce çok üzülür. Ertuğrul gönderdiği not ile yine Gıyasettin'e ders verir. Annesi ise bunun devlet için iyi olduğunu söyleyince kadını odasına kapatır.
15.03.2018
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Write comments