Diriliş Ertuğrul 114. bölüm özet. Sadettin Şehzadeliğini ilan etti

Ertuğrul ve alpleri Sadettin için at sürerken yollarını bir alp keser. Sivas emiri Hüsamettin'den haber vardır. Mağaraya gittiklerinde Sultan Gıyasettin ve annesi Mahberi hatunu karşılarında görünce şaşırırlar. Sultan onlardan Emir Kanberi isimli kişiye yardım etmelerini ister. Kanberinin kendisine bağlı büyük bir ordusu vardır. Sadettin hem mallarını hem de ordusunu alıp Emir'i öldürürse durdurulması daha da zorlaşacaktır. Ertuğrul ve alpleri yetişip adamı kurtarırlar.

Sadettin'in zafer dönüşü değil öncesinde Sivas'a götürmesini istedikleri için Sivas emiri Hüsamettin'e de güvenmediğini bildiklerinden Kanberi'yi öldürmüş gibi yapması planını kurarlar. Kanberinin börkü ve yüzüğünü Sadettin'e götürdüğünde adama inanacağını düşünürler. Gerçekten de öyle olur. Sadettin yüzük ve börkü görünce Sivas'a gitmeye razı olur

Günalp'in Kayı obasına bir şey yapmaması sadece gözetlemesi Sadettin'in adamının hoşuna gitmez ve hemen durumu Sadettin'e mektupla ulaştırır. Sadettin durumdan hoşlanmaz.

Ertuğrul; Sultan Gıyasettin ve annesinin saraya dönmesinin sakıncalı olduğunu düşünüp onları kendi obasına yollar. Lakin onların obada olduğu haberi Sadettin'e ulaşır. Sadettin iki mektup yazar. Bir tanesiyle Günalp'i yanına Sivas'a çağırırken diğeriyle de adamına Günalp gittikten sonra Kayı obasını basmasını ve sultan Gıyasettin ve annesini öldürmesini emreder. Ertuğrul'un yerini söylemeyen olursa Kayı obasını kılıçtan geçirmesini yazmıştır.

Ares Nikea'ya gitmiş ve tekfurun mektubunu sunarak İmparatordan bir ordu istemiştir. Sadece Söğüt'ü değil; Karacahisar'ı da geri almayı planlamaktadırlar. Ahmet hal ve tavırlarından şüphelendiği Maria'yı takip eder. Kadının Selçuklu askerine mektup verip altın aldığını gördüğünde şüphelerinden emin olur. Maria Sadettin için çalışmaktadır.

Hafza hatun ise hamile haliyle fazlaca yük taşıyınca kendini ve bebeğini riskli bir duruma sokmuştur. Sultanı obaya getiren Bamsı bunu duyunca tabi ki panik olup hatunun yanına koşar. Durumu iyi olmayan Hafza'yı Mahberi hatun aracılığıyla Konya'ya şifa haneye yollamaya karar verirler.

Günalp mektubu aldığında hemen yola çıkar. Sadettin'in askerine kaleyi ve obayı emanet eder. Ama kaledar daha çıkar çıkmaz yandaşı olan askerileri toplayıp Kayı obasına doğru yola çıkar. Bamsı da obada koruma tedbirlerini arttırır. Günalp yolda giderken Ertuğrul'un ve Sadettin'in sözlerini düşünür.

Ertuğrul Hüsamettin beyden malumat alır ve Sadettin'e beklemediği bir anda saldırma planları yapar. Sadettin çadırda topladığı emirlere babasının Sultan olduğunu söyler. Onlar da Sadettin'i "Şehzade Sadettin" diye selamlar hatta etek öperler. Ertuğrul elçi kılığında silahsız Sadettin'in tek başına olduğu çadıra girdiğinde içeride Köpek'i değil; Günalp'i bulur. Aynı anda Kayı obasını da Sadettin'in askerleri basar. Otağdan içeri girip Sultan Gıyasettin'e ve Artuk beye kılıç çekerler.