Çukur 12. bölüm, Yamaç artık Beyefendi'nin peşinde
Show TV'nin, entrika ve aksiyon dolu hikayesi, başarılı oyuncuları ile beğeniyle izlenen dizisi Çukur'un 12. bölümü de ayrı bir heyecan fırtınasıydı. İdris Paşa ile Emmi'ye Gonca ya da asıl adıyla Mihriban'ın durumunu anlattı. "Çocuğu bulun bana" dedi. Emmi'nin haberi yok da Paşa, Sultan'ın emriyle bu işin içindeymiş. Otuz yıllık bir sır var aralarında yani.
Bu arada Yamaç para aldığı Münir ile ilgili beklemediği şeyler öğrenince, abisine kafa tuttu, bu o adamı, yoksa bu işin içinde senin olduğunu düşüneceğim" dedi. Sena ise pavyonda çalışan Yıldız'dan haber aldı Münir ile ilgili. Adamın ağzından laf almak için, pavyona gitti. Adamı tam konuşturmaya başlamıştı ki,polis geldi, öyle olunca da kapıdaki Çukur'dan adamlar Sena'yı arka kapıdan çıkartıp götürdüler.
Beyefendi ise herkesi sıkıştırıyor, "İşi hızlandırın" diye. Beyefendi, Saadettin'i de uyardı. Serdar'ın adamları Koçovalıların evine saldırdığında onları neden kurtardığını sordu. "O evde, seni engelleyen bir şey vardı ve ben bunu yok ederim" dedi.
Vartolu, aldığı uyarı üzerine, Saadet'i aradı ve vedalaştı. "Seni bulmak için izin alıp gelmiştim ama gidiyorum. Çünkü sana yalan söyledim, ben evliyim" dedi. Saadet'i korumak için ona yalan söyledi ve kalbini kırdı.
Beyefendinin oğlu avukat Nazım, boşanma davası için hemen ilk adımı attı, Yamaç'la konuşmaya gitti. Plan dahilindeydi herşey. Yamaç'ın kafasının başka konularla meşgul olması, onların işini kolaylaştıracaktı.
Saadettin ile Celasun'un dertleşmesi güzeldi, Karaca için "Yenge" dedi. Celasun asıl yengenin bir başkası olduğunu söyleyince de, "Bırak onu, Karaca'yı al. Senin için ölümü göze alan kadın, senin için neler yapmaz" dedi.
Yamaç, Feyyaz'ın oğlunun asıl katilini bulmak ve Aliço'nun suçsuzluğunu ispat etmek için ondan yardım almaya karar verdi. aliço'yu Feyyaz'ın yanına getirdi ve olay ile ilgili güvenlik kamerası görüntülerini izlettirdi. Aliço orada bir ipucu buldu. Sonra da sabaha kadar düşünüp ipucuyla ilgili ayrıntıları hatırladı. sonra da gidip adamı buldular, yakalayıp Feyyaz'ın karşısına çıkardılar. Kimin yaptırdığını söylemedi adam.
Yamaç Sena'ya hesap sordu, pavyona gitmesi ile ilgili. Önce sitem etti, içindekileri saydı döktü, sonra da, pavyona niye gittiğini anlattı Sena. "Üç kişi sana tuzak kurdu, biri Vartolu, en tepede kendine Beyefendi dedirten bir adam var, üçüncüyü bilmiyorum. Yıldız söyledi, "Münir diye bir adam, Çukur diyor, ipotek diyor, anlamadım" diye."
Selim, Emmi, Paşa üçünü izleyeceksin" dedi. Onlar kötü mü? diye sordu Aliço. "Onlardan biri kötü, ama hangisi sen bulacaksın. Önce Emmi, bak bakalım, bize kötülük yapıyor mu?" dedi Yamaç. Aliço da Emmi'yi Celasunların evinden çıkarken gördü. Celasun ile konuşmasını Nedret istemişti. Akşin'den uzak durmasını söyle" demişti. Ama Aliço böyle bir şeyi bilemeyeceği için Emmi'yi kötü bilecek ve Yamaç'a da öyle söyleyecek galiba.
Şimdi de çocuğu bulamaması için İdri'i yanlış yönlendiriyorlar, yanlış ipuçları veriyorlar ona. Paşa suçluluk duyuyor, ama mecburen yapıyor. Çocuğum, cinayet sonrası karakoldan Çocuk Esirgeme kurumuna götürüldüğünü öğrendi. Kuruma gittiğinde de konuştuğu görevli, çocuğun isminin Salih olduğunu ve 1990 yılında öldüğünü söyledi.
Vartolu ile Selim, Münir'i ele geçirip öldürmenin peşindeyken Feyyaz kaaçırttı Münir'i. Bunu Yamaç'ın ricası üzerine yaptı.
Kendine Beyefendi dedirten biri var, kim olduğunu biliyor musun? diye sordu Yamaç. Soruyu sorduğu kişi Beyefendinin ta kendisiydi.
İdris oğlunun öldüğünü düşünürken Kasım'dan telefon geldi. Çocuk ölmüş" deyyince, daha iki gün önce onunla konuştuuğunu söyledi adam. "Oğlun çıkınca bana bir gün izin verecekmiş sonra da öldürecekmiş" dedi. İdris duydukları karşısında şaşkına döndü.