Ertuğrul peşindeki Hamza, Tankut ve kalabalık nökerlerden kaçar. Ormanlık bir arazide kendisini av yapıp onları üzerine çekip teker teker öldürür. Hamza'yı demirden eliyle döver. Hamza Gündoğdu'nun kendisine inanmadığı için Noyan'ın tarafına geçtiğini söyler
Hayme ana eli yaralı oğlunu obada gönderdiği için vicdan azabı duymaktadır. Halime de üzerine gelip laf söyler. Yaşlı kadın fenalaşır ama bu Halime'nin içini soğutmaz.
Abdurrahman'ın kaçırıldığı sırada Ertuğrul da alpleri de orada olmayınca obada başkalarının yardım ettiğini anlaşılır. Aytolun hemen Deli Demir ve Artuk beyden şüphelenip onlara laf sokar. Tuğtekin'in öfkeye bir şey yapmasından endişelenen Korkut bey Kocabaş'ı yanına alacağı alplerle hainlerin peşinden gitmeleri emrini verir.
Kocabaş ve alplerin oğlunun ve alplerinin peşinden gittiğini; karşı koyarlarsa öldürüleceklerini işiten Hayme ana abisinin karşısına dikilir. Korkut vey ona yoksa bu olayda senin de dahlin mi var der. Hayme ana yaralı oğlunu sürgün etmesine rağmen yine de peşlerinden adam gönderilmesine çok öfkelenip kovduğu için de çok üzgündür.
Artuk bey sakladığı Abdurrahman'a kadın kıyafetleri giydirip obadan çıkmasına yardım eder. Geyikli onu bulup mağaraya getirir. Ardından Hamza ve Tankut'un elinden kaçmış Ertuğrul da gelir. İki ayrı grubunda peşinden nökerler gelince obada bir hain olduğundan emin olurlar.
Gökçe Aytolun'un davetiyle Dodurga otağına akşam yemeğine gider. Aytolun'un tembihlediği Tuğtekin kızı kendisine verecek olan Hayme'ye yaltaklanıcı davranışlar gösterir. Aytolun kocasına bu evliliğin iyi olacağına ikna eder. Korkut bey Hayme anaya gidip bu evlilikten ve iki obaya olacak faydasından behseder. Hayme ana ses çıkarmaz.
Ertuğrul; Abdurrahman'a Noyan'ın yanına girip Hamza'yla birlik olmasını tembihler. Bir süre kendisini kanıtlayana kadar orada kalmasını sonra onlara malumat getirmesini söyler. Hamza'yı da onlara karşı yumuşatmasını söyler. Ormanda yakalanan Abdurrahman'ı Noyan'a götürüler. Kayı'ya karşı kin dolu konuşan adama da "hoş geldin" derler
Noyan Gündoğdu'nun anlaştığı tüccarı öldürtmüştür. Şimdi mallarını satmak için başka tüccar aradıklarını bildiği için onun dediğini yapacak; hainlikte tecrübeli Acem tüccarı Efraziyat isimli adamla görüşür. Onu Kayı obasına girmesini; Gündoğdu'yla iş yapmasını sağlar.
Ertuğul'un emriyle Turgut ve Doğan da obaya tekrar girip oradaki haini bulmaya çalışacaklardır. Ama obaya dönmek için iyi bir fırsat yakalamaları gereklidir. Doğan alp Kocabaş'tan şüphelendiğini söyler. Samsa, Boğaç ve Kocabaş' ormanda Ertuğrul ve alplerini ararken moğolların saldırısına uğrarlar. Doğan ve turgut onları kurtarırlar. Böylece kendilerini aklamış olurlar. Obaya geri dönerler. Doğan ve Turgut onları bulmak ve getirmekle görevli alpleri kurtararak dönerler. Tuğtekin bu hezimeti kaldıramaz alplerine özellikle Samsa'ya çok kızıp onu çok döver.
Ertuğrul rüyasında İbnuş Arabi'yi ve kendisine emanet ettiği sandığı görür. Alplerine görevlerini verdikten sonra babasının mezarına ve onara sakladığı sandığa gider. Tam sandığı çıkardığında karşısında İbnul Arabi'yi bulur
Hiç yorum yok:
Write comments