Show TV'nin ilk bölümünden itiabren büyük bir ilgiyle izlenen yeni dizisi Çukur'un 6. bölümünde yine heyecanlı gelişmeler vardı. Silah sevkiyatı sırasında Selim'in dediği gibi, Vartolunun adamları baskın yapıyor, ama Yamaç tedbir aldığı için püskürtüyorlar bu saldırıyı. Selim, Yamaç'a "Bak sana demiştim, Emmi veya Paşaymış köstebek" diyor. Ama Yamaç, kanıtlamadan babamın karşısına çıkamam diyor. Kanıt bekleyecek ama şüphe ediyor ikisinden de.
Vartolu'nun hizmetinde olduğu Beyefendi, Çukur mahallesini ele geçirmeyi hedefliyormuş, bunu anlıyoruz. ikibinden fazla kişinin yaşadığı bir mahalle diye söz ediyorlar. Vartolu'nun avukat diye hitap ettiği adam, adı Nihatmış; beyefendiyle Vartolu arasında aracılık ediyor. Selim, Vartolu'ya ufak çapta da olsa haddini bildiriyor; "Benim dediğim gibi yapmazsak, ben yakalanırım ve yakalanırsam da her şeyi anlatırım" diyor. "Emmi veya Paşa'yı kendi yanına çekmen lazım, yoksa Yamaç işin ucunu bırakmaz beni yakalar" diye anlatıyor.
Yamaç, Vartolu'ya gidiyor ve Doğukan'ın parasını istiyor, "Alıp annesine kardeşlerine vereceğim" diyor. Vartolu kabul ediyor; ama sonra kalleşlik yapıyor. Mahallelinin ortasında "Bu adam benden para istedi ama ben ona değil, sizekardeşlerime vereceğim" diyor ve paraları saçmaya başlıyor etrafa. Yamaç, "Ayhan abiyi biliyorsunuz, oğluyla birlikte toprağa verdik. Bu para onların parası" diyor. Etraftakiler paraları toplamaya başlıyor, Yamaç üzgün, Vartolu galip gelmiş bir ifadeyle para dağıtmaya devam ediyor. Yamaç bir bakıyor, insanlar paraları topladıkça getirip onun yanına koyup gidiyor. Genç bir çocuk da, "Ölenlerin parası bu, sen git sahiplerine ver. Bu herkesi kendi gibi sanıyor" dedi. Vartolu bunu görünce pes etti, para dolu çantayı bırakıp gitti adamlarıyla birlikte.
Yamaç Sena ile dışarı çıkınca Selim kıskanıyor, O da karısını yemeğe çıkartıyor. Karısına anlatıyor büyük işler peşinde olduğunu. Çukurun dışında bir ortaklık içinde olduğundan bahsediyor.
İdris; Vartoluyla ilgili; "Çukura sığınmak değil derdi, buranın lideri olmak istiyor" diyor Yamaç'a.
Celasun'un annesinin maddi durumu kötü, küçük kardeşlerinin açolduğunu görünce morali bozuluyor. Celasun hastaneden çıktıktan sonra plan yapıyor ve Koçovalıların silah sattırdıkları bir oyuncakçı dükkanını soyuyor iki arkadaşıyla birlikte. Sonra biri silah sıkıp bir kızı yaralayınca ortalık ayağa kalkıyor. Soygunu yapanları kısa sürede yakalıyorlar, Celasun suçunu itiraf ediyor, diğer üç kişiyi kendisinin teşvik ettiğini söylüyor. Tam elini keseceklerdi, olaydan haberdar olan Sena, gelip yalvarıyor Yamaç'a "Çocuğu affet" diye. Affediyor Yamaç.
Vartolu, düzenlediği bir sünnet düğününe Yamaç'ı da davet ettiriyor. Sena'yı da alıp gidiyor düğüne. Biraz sonra da Vartolu geliyor, yanındaki kişi büyük bir sürpriz oluyor bizlere... Celasun, artık Vartolu'nun adamı.
Yamaç onu affedince bunu güçsüzlük olarak algılamış Celasun. Bu suçun cezası en hafifinden elimin kesilmesi, en ağırı da öldürülmek ama o affetti. "Böyle biri yönetemez buraları" deyip eğilip elini öpmeye kalkışmış Vartolu'nun. Çaldığı silahları da ona vermiş, bunları flashback olarak görüyoruz.
Yamaç çok bozuldu ama çok kötü oldu; "Yazık etti kendine" dedi.
Yamaç Vartolu'nun zayıf noktasını bulmaları gerektiğini düşünüryor ama zayıf noktası tam da gözlerinin önünde.'Saadet' ... Vartolu, cesaretini toplayıp Saadet'i aradı; bir günlüğüne mahalleye geldiğini söyledi. Kızcağız çok şaşırdı,duygulandı. "Tokat Erbağ'da türkçe öğretmeniyim" diyerek yalan söyledi
.
Hiç yorum yok:
Write comments