Uyanış: Büyük Selçuklu 14. bölüm özet. Melikşah Andreas'ı öldürüyor.
Sencer Melikşah'ın annesine tokat atıldığından haberi olmadığını öğrenince sulh sağlanır. Ancak sultan yinede onu saraya götürmek ister. O sırada Andreas'ın adamları Melikşah, Tapar ve Sencer'i birlikte bulmanın sevinciyle saldırır ama tabi başaramazlar. Sencer çarpışma bitince kaçar. Aslantaş'ın anasının sesini duyar. Seyiduna ve oğlu kadını yakalamıştır. Sencer yetişir ama ardından gelen Selçuklu askerleri yüzünden Sabbah kaçar. Rüstem ise annesini sırtından bıçaklayıp kaçar
Ölmek üzere olan kadın Sencer ve arkadaşlarına Rüstem'in Darul Hicre'ye gideceğini oradaki sır defterini ve emanetleri alacağını söyler. Arkadaşları kadının ölüsünü Aslantaş'a yetiştirir. Oğul çok üzülür ama annesini bizzat kardeşinin öldürdüğünü duyunca sinirlenir.
Sencer ve arkadaşları Darul Hicre'ye gider ama tüm giriş kapıları kapalıdır. O zaman Sencer büyük bir risk alarak Şelemzar'a girer. Batınilerin oradaki meclisindeki kapıdan girmeyi planlar ancak şehre girerken tanınır. Peşine askerler düşer.
Sabbah'ın evlatlığı Faysal borç senetleriyle tehdit ettiği İlteber'den istediklerini almıştır. Darul Hicre'nin girişlerini adamlarına temizletmeye başlar.
Sarayda ise Turna hatunu Terken hatun zindana attırır. Melikşah Hace'sinin zehirlendiğini öğrenince hemen saraya döner. Turna hatunu sorgular. Kız; merhemi hazırlarken içeri giren kişiyi hatırlayıp sultana anlatır. O da tüm yardımcı kadınları avluya toplar ama o kadın Terken hatun tarafından çoktan saraydan çıkarılmıştır. Birisinin özellikle izinsiz gittiği anlaşılınca zehirlemeyi yaptığı anlaşılır
Melikşah Terken hatuna baş hatun olarak görevini yapamadığını bu yüzden Hace'nin zehirlendiğini; şimdi de yardımcı kadının saraydan gittiğini söyler. Derhal kadını bulmazsa onu cezalandıracağını söyler. Terken bir süre daha kadını bulmayı bekletmek niyetindedir.
Melikşah Taccilmülk'e de bir temiz bağırıp bir kadına tokat attığı, buyruğunun arkasına saklanıp zulüm yaptığı için tokat atıp huzurundan kovar.
Melikşah Turna hatuna dahlin yoksa bile ihmalin var diyerek hatasını telaffi etmesi için zehrin panzehirini bulmasını emreder. Turna hemen zehrin ne olduğunu bulup panzehir için uğraşmaya başlar. Ateş çiçeğini üstad Hayyam getirince Hace düzelmeye başlar
Aslantaş'ın dergahta olduğunu haber alan sultan, oraya asken gönderemeyeceği için bizzat gider. Şeyh sultana orada sorularını aramaması gerektiğini söyleyince Melikşah geri döner
Tapar kendilerine saldıran askerlerden yaralıları konuşturup Kuvel'in askerleri olduğunu öğrenir. Zaten Andreas da kaledeki müslüman tüccarları ya asmış ya da kaleden kovmuştur. İmparator cevap vermekte geciktiği için Melikşah harekete geçmeye karar verir. Melikşah'ın Kuvel'e gönderdiği adamlarının kellerini gören Andreas bunun savaş ilanı olduğunu anlar
Tapar'ı Şelemzar da görülen Sencer'in peşinden yollar. Eğer onu getiremezse bir daha kendisine mühim vazife vermemekle tehdit eder. Sencer Batınilerin evindeki gizli kapıyı bulup madenlere kadar ulaşır. Orada Faysal ile karşılaşır. Faysal Behram'ı sakladığı için Sencer bulamaz. Tapar Sencer'le karşılaşır ama adam kaçıp şehirden çıkar. Tapar Faysal'dan Darul Hicre'yi aldığını, Sencer'in oraya girip arama yaptığını öğrenir.
Elçin hatun Hace hasta olduğu için kandildeki zehir meselesini kendisi araştırmak ister. Terken'i tek başına takip eder. Büyücüyü ve saraydan kaçan kadını ölü bulur ancak askerlerle oraya gelen Terken onu "Katil" diyerek tutuklatır
Sabbah çoktan Andreas'ın yerine geçecek kişi için çalışmalarına başlamıştır. Markus: Diriliş Ertuğrul'dan tanıdığımız Kaan Taşaner'in oynadığı karakter olarak Selçuklu topraklarında kök söktürmeye and içmiş bir savaşçıdır. Sabbah onunla buluşup tanışır
Gazali Batınilerin kitaplarını okurken "Sırlar kitabı" diye bir kitaptan bahsedildiğini, dailerin isimlerinin orada olduğunu öğrenir.
Sencer madenlerden çıkan sandıklara bakmak ister. Faysal sandıkları göstermek istemeyince restleşirlerken Tapar ve adamları gelir. Oysaki araçtaki sandıkta Rüstem, altınları ve sırlar kitabıyla beraber sandıkların birinde saklanmış durumdadır. Tapar sandıkları aratmaz ve Sencerleri tutuklar. İsfahan da saraya girecekken Aslantaş; Tapar'a seslenir. Rüstem'i oraya getir
Melikşah hazırlanıp saraydan çıkar. Kaleye gitmeden önce askerleriyle cenk namazı kılar. Kıran kırana bir cenk olur. Melikşah Andreas'ı öldürür
