Hakan ve Simay başbaşa kalmanın mutluluğunu yaşarken birden içeri bizimkiler doluşur. O gece olanları anlatırlar. Hakan "Mahkemeye gitmeniz lazım. İnsanları zehirlemiş" der.
Sinan restauranta babasıın resmini almaya ve onunla dertleşmeye gider. Ceyda da oradadır. "Beni biraz olsun sevseydin işler böyle olmazdı" der ve anahtarı vermek ister. Ceyda ile parayı verirseniz hisselerimi devrederim diye anlaşırlar.
Necip karısına ve kayınvalidesine tripler atar. "Siz zaten bir tek Necip'i görün." demektedir. Meliha anne kendini kötü hissetmekte Sinan'ı merak etmektedir. Necip paraları Sinan'a vermeyi düşünmekte ama Sinan'ı bulamamaktadırlar. Bülent'i de arar. Necip parayı biraz eksik de olsa Sinan'a geri verir.
Rüzgar; Sinan'ın evinde eski günleri düşünmektedir. Sonrasında Sinanların evine gelir. Meliha anne Rüzgar'a "Oğlumu bul" der. Bu arada Meliha'nın kızının başı dönmekte, midesi bulanmaktadır. Meraklı komşular "Bu kız kesin hamile" diye laf çıkarırlar. Hatta bunu Necip'e de söylerler. Fakat kız hamilelik testi yapsa da test negatif çıkar. Fakat Necip kızı hamile sanmaktadır.
Ertesi sabah Ceyda restaurantta Bülent ve Pelin'e "İki gün içinde parayı vermeniz lazım" der. Zübeyir Pelin'in anne babasını barıştırmak için çiçek yollar, şiir yazar. Yemek hazırlar. Başbaşa yemek yerler
ama sonrasında bu yemeğin Zübeyir'in işi olduğunu anlarlar.
Başak ve Simay gezerlerken üniversiteden bir kız arkadaşlarına rastlarlar. Kız rüya gibi bir evlilik teklifi almış, zengin bir kocayla evlenmiştir. İki kız birbirlerini ve kendilerini gaza getirirler. Başak o hırsla Bülent'e gider. Bülent ise "Birbirimizi tanıyalım. Biraz zaman geçsin. 9 ay, 1 buçuk, 2 sene geçsin" der. Başak bu laf üzerine esip gürler, gider. Simay da Hakan'dan evlenme teklif etmemiştin diye arıza çıkarır. Kızı Hakan'a fikir verir. Hakan Simay'a tek taş yüzük alır.
Pelin Sinan'ı bulma peşindedir. Balığa çıkmış olabileceğini düşününce onu bir şekilde bulur. Sinan "Yalnız kalmak istiyorum" der ama Pelin çeşitli sebepler ileri sürüp gitmez. "Balığa çıkıcam, gitmen lazım" der. Pelin de bir şekilde tekneye biner. Ceyda'nın onda kalması ve gömlekle kapıyı açması ile ilgili konuşurlar. Sinan böyle birşey olmadığını Pelin'e ikna eder. Pelin teknede düşecek gibi olunca Sinan onu yakalr. Daha sonra Sinan Pelin'i ormanda bir yere götürür. Ateş böceklerini izlerler. El ele tutuşup dilek dilerler. İkisi de içinden aynı dileği diler. "Beraber olmayı ve sonsuza dek böyle kalmayı" ... Birbirlerinin gözlerine bakarken Rüzgar çıkagelir. Sinan Onu görünce çok şaşırır ve sevinir. Sarılırlar. Pelin bu sarılmadan kızın Sinan'a duyguları olduğunu çıkarımlar.
Rüzgar Sinan'ı Pelin ile ilgili sorgular. Sinan'sa Rüzgar'ı neden "İstanbul'a geldin de beni aramadın" diye sıkıştırır. Pelin ile Hakan buluşur. Hakan'ın işi alamasının suçlusu olduğu için Pelin ona annelerinin evinin taksitlerini ödemeyi teklif eder. Sinan parayı Ceyda'ya götürür ama Ceyda "Hisseler değerlendi 3 katını istiyorum" der. Sinan bu sefer sert tepki verir.
Akşam için Rüzgar'a Sinan'ın evinde parti vermeyi planlarlar. Berkay gelir özür dilemek ister. Bülent onu tersler. Rüzgar'ın restaurantta olduğunu öğrenen kızlar orayı basar. Durumu kolaçan ederler :) Gece gelir çatar. Kızlar ve Hakan; Sinan'a gelir. Hakan garson çocuklardan Simay'a aldığı yüzüğü bardağa koyup getirmeleri için yardım ister. Fakat Başak çok konuştuğu bir anda Bülent o bardağı kapıp Başak'a verince; Başak Bülent ona evlenme teklif etti sanar ve çok sevinir. Hakan da Bülent'te sesini çıkaramaz. Pelin tam Sinan'a açılacakken bu olay yaşanır. O sırada Rüzgar Sinan'a "Dedemin 6 aydan az ömrü kaldığını öğrendim. Dedeme evliymişiz gibi yapabilir miyiz?" der. Sinan lkabul eder. Sarılırlar. Bu sahneyi Pelin görür. Bölüm bu şekilde biter.
Hiç yorum yok:
Write comments