Selim geçen bölüm sonunda görevden el çektirilip kendisiyle ilgili soruşturma açıldığını öğrendikten sonra karşısında köstebek olarak Ahmet'le buluşan Akgün'ü görmüştü. Akgün'ü tutuklayıp emniyete götürüp çocuğa bağırır. Ardından nezarete attırır. Akgün ona hiç karşılık vermez sadace mektup yazdığını anlamasını umduğunu söyler
Savcı; Akgün'le konuşurken polislerin içindeki köstebekle ilgili bir video emniyete gelir. Hemen o polisi bulurlar. Polis uyuşturucu sevkiyatı hariç tüm bilgileri kendisinin verdiğini kabul eder.
Savcının adını verip Fatih'i döven adamların görüntüleri tüm haber sitelerine ve sosyal medyayadır. Bütün aile gibi emniyette de görüntüler ve kirli savcı iddiaları dolaşır. Ailesi Selim'in bunu yaptırdığına ihtimal vermezken Akgün de nezarette konuyu konuşan polislere savcı hakkında düzgün konuşmalarını söyler. Oysa ki haksızlığa uğradığın arkadan hançerlendiğini düşüne savcı; çocuğun daha fazla ceza alması için uğraşmaktadır.
Akgün sabah yapılan duruşmada Akgün suçu kabullenmek istese de Halil Sadi'nin tuttuğunu sonradan anladığımız avukatı masum olduğunu söyler. Vurulan Ahmet de duruşmaya gelip Selim'in ithamları olduğu kendisinin elindeki silahı almaya çalışırken yanlışlıkla patladığını, şikayetçi de olmadığını söyler. Savcı zaten davada da soruşturmada da aradıkları köstebeğin evinde ailesine içine kadar giren Akgün olduğunu söyleyemez. Söylerse daha da kötü duruma düşecektir çünkü
Akgün serbest kalınca Selim daha da öfkelenir. Çocuğu gizlice aldırıp İzmir dışındaki bir çöplüğe bırakıp gitmesi için onu tehdit eder. Akgün mecburen Eray'ı arar. O da Soner'le gelir. Akgün internete düşen Fatih'in dövülmesi videosundakileri bulmak ister. Soner de Eray da ona yardım eder. Eray'ın barından haraç alan, barı taratan adamın adamları olduğu ortaya çıkar.
Soner İzmir bölgesine kök salmak istediği için; Eray da mecbur kaldığı için Akgün'e adamı yakalaması için yardım ederler. Akgün adamı konuşturacak adamın adamları emniyete gidip işledikleri suçu itiraf edeceklerdir. Soner de adama belge imzalatıp tüm mekanlarına çökecektir. Adamı takıldığı şarkıcı kadının mekanında bulup planlarını yürürlüğe koyarlar.
Ancak Eray'ı kıskanıp oraya gelen Naz ve yanında sürüklediği Yağmur da oraya gelir Neyse ki adamı yakalamayı başarırlar. Akgün yanına Yağmur'u almaz ama kızın zorlamasıyla Eray onu adamı tuttukları yere götürür. Akgün Yağmur'u adamı konuşturması gerektiğine ikna eder. Yağmur zaten daha öncesinde Fatih'le konuşmaya çalışmış; dövüldüğü otopark kamera kayıtlarını görmek istemiş ama bir şey elde edememiştir. Babasını kurtarmak için Akgün'ün adamı dövmesine izin verir.
Adam saldırıyı yapan adamlarını emniyete yollayıp itiraf etmelerini sağlar. Savcı Selim'in yaptırmadığını söylerler ama azmettireni tanımadıklarını söylerler. Sabaha kadar Selim temize çıkmış olur. Görevine döner ama soruşturma sürmektedir.
Selim öncesinde Akgün'ün babasına gidip oğlunun köstebek olduğunu söyleyip; ondan Halil Sadi ve kendisinin bir suçunu söylemesi gerektiğini söyler. Daha öncesinde mafyayla ilgili haber yapan bir gazeteciyi öldürdüklerini ve gömdükleri yeri itiraf eder. Savcı o sırada görevde olmadığından baş komiserine bilgiyi verip isimsiz bir ihbar gibi işleme aldırtır. Gerçekten de o sabah o gazetecinin cesedini söylenilen yerde bulurlar. Baş savcı ihbarı yaptıranın Selim olduğunu anlar
Yağmur Fatih'i beklerken adamın ofisinde onun okuduğu bir kitabı bulur. Okuduğu kitabın altını çizmiştir.Yanlış adamı seven kadın karakter sonrasında ondan ayrılıyor ve Bedri ismindeki kahramana dönüyormuş. Akgün'ün konuşturdukları da Bedri ismini verince Yağmur şüphelenir. Ancak Fatih'in kendi kendine bunu yaptırtacağına ihtimal veremez.
Metin otelde kendisine kadın ayarlayan ve onu kadınla bırakan Fatih'e kızgındır. Bu yüzden onu arayıp geçmiş olsun demez. Dükkanına gelen Fatih'e de kızgınlığını belirtir.
Fatih aileye yaklaşmak için kullandığı Metin ona sırtını dönünce Serap'a yanaşmak için bir arkadaşına onun üzerinden ev aldırmak için kadınla buluşur. Fatih özellikle ağzından kaçırıyormuş gibi yapıp Metin'le karısının onun yüzünden kavga ettiğini söyler. Serap çok kırılıp Metin ve eşine gidip küskünlüğünü söyleyip biraz da ağır konuşup gider.
Akgün'ün Selim'e yazdığı mektup adamın cekedinin cebindedir ama hışmından okumadan çöpe atar. Canan da Akgün'ün Yağmur'a verdiği mektubu ilk başta kızına göstermez. Fakat kızının Kaan'dan ayrıldığını, babası için uğraştığını, içindeki kırılmış parçaları görür ve mektubu kızının çantasına bırakır. Fakat Yağmur bölüm sonuna kadar ya çantasına bakmaz ya da o çantayı kullanmaz.
Savcının kötü olduğu akşam Canan onun için endişelenip yanına gider. Beraber balıkçıda içerler. Akgün'ün ismini söylediğinde adamın öfkelenmesini fark eden Canan sonunda Selim'den aradığı köstebeğin Akgün olduğunu öğrendiğini öğrenir. Canan ve Selim o gece beraber uyur
Canan Akgün'e kızgınlığından adamın kızına yazıp kendisine verdiği mektubu alıp yırtıp çöpe atar. Yağmur'a bir zarf içinde o saldırı gecesine ait görüntüleri birisi yollar. Yağmur mektubu çöpte bulup okur. Akgün'e ulaşıp vedalaşmak için bir yerde buluşmaları için baskı yapar.
Naz Yağmur'un seyretmeden çıktığı görüntülere ilgisizce bakarken babasının otelden bir kadınla çıkıp onunla konuştuğunu görüp şaşırır
Savcı ofisine kavuşunca dayanamayıp çöpe attığı Akgün'ün mektubunu okur ama kızgınlığı geçmez. O sırada Canan "Hayırlı olsun" demek için uğramıştır. Yağmur'u aradığında Akgün'le bulaşacağını öğrenen anne baba kızlarının yanına gider.
Akgün ve Yağmur'u beraber ve biraz yakın görünce Selim silahını çekip Akgün'e dipçikle vurur. Onu tehdit etmeye başlar. Anne kız Selim'i durduramazlar. O sırada Yağmur ifadeleri değiştirtenin Akgün olduğunu haykırır ama savcı duymak istemez. O karışıklıkta hızla Selim'e doğru gelen plakasız arabayı gören Akgün "Savcım" diye bağırıp adamı iter. Araba Akgün'e çarpıp kaçar. Yere düşen Akgün bayılırken diğerleri kalakalır
Hiç yorum yok:
Write comments