Muhteşem Yüzyıl Kösem 28. bölüm özet. Şehzade Mehmet ve İskender ölüyor
Halime Sultan ve Safiye Sultan; Kösem'in evlat acısı çekmesini istemektedirler. Zira ikisi de bu acıyı önceden tatmışlardır. Osman kardeşi ile konuşur ve bu olaya onun sebep olduğunu söyler. Kardeşine sarılır ve cellatlar içeri girer. Osman da dışarda ağlamaktadır. Küçük kardeş Murat olanları görür ve ablasına haber verir. Yeniçeriler ayaklanmış sarayın önüne gelmişlerdir. "Şehzade Mehmet'i isteriz" diye bağırırlarken kapılar açılır ve Şehzade Mehmet'in cesedi ile karşılaşırlar.
Osman diğer kardeşlerini bir araya toplayıp bir odaya kapattırır.
Kösem Osman'a çok kızmış ve çok kırgındır. Ama Mustafa ya da İskender'dense tahtta onun kalmasına ses çıkarmaz. Oğlunun katline ferman veren Kazaskeri yakalatıp öldürür.
Halime Sultan'ı Safiye Sultan ve İskender'in varlığı ile ilgili uyarır. Halime şüphelenir. Kara Davut Paşa olayı soruşturur ve Safiye Sultan'ın bir adamından İskender'in yaşadığını öğrenir. Halime Sultan; Kösem'e inandığını ve bu olay için nasıl yardım edebileceğini sorar. İkisi de İskender'i ararmaya başlarlar.
Safiye Sultan oğlunu çok iyi bir şekilde saklamaktadır. Hatta ablası ve Zülfikar'dan bile saklamaktadır. Zülfikar; İskender'e biat ettiğini söyler. Devletin bek'ası için deli Mustafa veya Kösem'in küçük şehzadelerindense "Ekber ve Erşat" olan İskender'i tercih ettiğini; söyler. Safiye tedbirli davranıp onu yine de oğlundan uzak tutar.
Şehzade Mehmet'in katlinden hemen sonra İstanbul benzeri görülmemiş bir kar ve soğuk havanın etkisinde kalır. Haftalarca yağan kar; İstanbul boğazını dahi dondurmuştur. Ahali buna sebebin kardeşini öldürten Genç Osman olduğunu düşünmektedir. Kösem saray erzaklarını dahi fakirlere dağıtır.
Genç Osman tebdili kıyafetle gezerken ahalinin halini görüp lalasına tedbir almadığı için kızar. O sırada karşılaştığı bir kıza gönlü kayar. Sonradan kızın şeyhülislamın kızı olduğunu öğrenir ve babasından kızı ister. Şeyhülislam bunun devlet kaidelerine uymayan bir davranış olduğunu ve rızasının olmadığını söyler. Osman kızla konuşur. "Rızan var mı?" diye sorar. Kız da kabul edince baharla birlikte nikahları kıyılır. Kız hür biri olduğu için onu hareme değil başka bir köşke götürürler. Melek sima biraz üzülür.
Safiye Sultan; devlet adamlarıyla toplantı yapar ve onlara İskender'in yaşadığını söyler. fakat toplantı çıkışında Kara Davut Paşa Safiye Sultan'ın arabasının önünü kesip onu kaçırır. İskender'in yerini söyletmeye çalışırlar ama kadın konuşmaz. Bir cellat gelip tam Safiye'yi öldürecekken Bülbül2den haberi alan Zülfikar tarafından kurtarılır. İskender'i payitahttan kaçırmak gerekmektedir. Safiye Sultan pek gönüllü olmasa da bu işi Zülfikar'a verir.
Zülfikar eşi ile beraber İskender'i gemiye bindirir. Zülfikar tarafından elbise ve kılıç konana bir sandık da yanındadır. Tam bu esnada Safiye Sultan; Kösem'e gidip "Planların tutmadı; oğlumu kaçırdım. Zülfikar sana ihanet etti." der. Kösem de ona "Zülfikar bana asla ihanet etmez. Sen kendi elinle oğlunu ölüme gönderdin" der. Hakkaten de İskender sandığı açınca bomba düzeneği aktif hale gelip gemiyide İskender'i de patlatır. Hümaşah kocasını suçlar ve "Boşol, boşol, boşol" diyerek boşar. Safiye Sultan da öğrendiği gerçek yüzünden dona kalır.
Genç Osman seferde yeniçerilerin cenk için çaba göstermediğine bu yüzden de savaşı kazanamadıklarına şahit olur. Kendisini kasten yanlış yönlendirenler yüzünden kaçarken yakalanan 20 kadar yeniçeriyi göz dağı vermek için idam eder. Fakat bu yeniçeriler içerisinde galeyana neden olur. Genç Osman isyanı cesaretle karşılarına çıkarak susturur.
