Bu bölüm bir dönüm noktası niteliğindeydi. Horanto holding helallik harcamaları yüzünden zarar ettiği öğrenilir. Helallik peşinde koşan Sinan müdürlük yapamamış, Nazmiye, Anıl ve Ertan aşk üçgeni yüzünden şirketi boşlamışlar, Buğra zaten kuyumcuda çıraklık yapmıştır. Kısacası herkes şirketi boşladığı için para girişi olmamış, giderler arttığı için zarar edilmiştir. Üzerine bir de Fuat bey işe gelmeyince sözleşmedeki tarihler de aksamıştır.
Fuat beyin yokluğunda şirketle ilgilenmek istemeyen Neşe yerini Sena'ya bırakmıştı. Aylin'in kıskanmaları yüzünden Buğra Sena'ya ilişkisi olduğunu, aşık olduğunu, ciddi olduklarını söyler. Sena; çocuğun yüzüne karşı bir şey söylemez ama sözleşmeyi bahane ederek şirketi Malezyalı birilerine satar. Horanto holding el değiştirmiş olur
İtalyanmış gibi davranıp dolandırılmayı içine sindiremeyen Namzet ve Latife'yle adamı Namzet'e getiren Osman'ın pişmanlığına bir de Mahir isminde önceden okumasına yardım ettiği çalışkan bir çocuğu seyyar çorap satarken görmesi eklenir. Genç adam onunla iletişim kurmak istemeyince gurur yaptığını düşünür. Namzet'le geldiğinde de adam onları başından savar. Meğerse adam hep istediği gibi polis olmuş; sivil görevdeymiş. Namzet adamın suç üstü yapmasına engel olunca işler sarpa sarar. Neyse ki adama yardım edip göreve tekrar alınmasını sağlayıp bedavadan hellaliğini de alabilirler
Nazmiye'ye aşık olan Anıl şirkete ilk geldiğinde köstebek olduğunu itiraf etmek ister ama bir türlü beceremez. Osman babasına durumu anlatır. Namzet'le akraba olmayı istemese de aşık avukatı onaylamak zorunda kalır ve O da köstebek olayını anlatması gerektiğini söyler
Hiç yorum yok:
Write comments