Kayıtdışı dizisi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Kayıtdışı dizisi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

22.11.2017

Fox dizisi Kayıtdışı final yapıyor


Fox TV'nin yeni sezonda iddialı bir şekilde başlayan dizisi Kayıtdışı için final kararı alındı. Başrollerini Erkan Petekkaya, Songül Öden ve Dolunay Soysert’in paylaştığı Kayıtdışı dizisi,
ilk bölümünden itibaren beklenen izlenme oranlarının çok çok altında kalmıştı. Erken Petekkaya ve Songül Öden gibi hem Türkiye hem de yurt dışında geniş bir hayran kitlesine sahip oyuncuların yer aldığı dizi, türk televizyon izleyicisinin standartlarına uymayan özelliklere sahip olduğu için tutmadı büyük ihtimalle. Güçlü oyunculardan, yıldız isimlerden oluşan bir kadro, zeka dolu bir hikaye, görkemli ayrıntılar, teknolojinin nimetleri, kısacası kaliteli bir dizi, ama Türk izleyicisinin beklentilerini karşılamıyor, bu nedenle ekran macerası bu kadar kısa sürdü.

Reyting tehditi yetmiyormuş gibi, çok büyük bir terslik daha yaşandı, başrol oyuncusu Erkan Petekkaya bir kaza geçirdi, ayak bileği kırıldı ve bu nedenle çekimlere ara verildi. Sonunda dizinin bitirilmesine kararı verildi.

İddialı tanıtımlarıyla heyecan yaratan Kayıtdışı dizisi, 27 Kasım Pazartesi akşamı ekrana gelecek 8. bölümüyle final yapacak.

31.10.2017

Kayıtdışı 7. bölüm Ali Kemal, babasının katiline ulaştı mı


Fox'un aksiyon yüklü dizisi Kayıtdışı 7. bölümde Ali Kemal, karısı Esra’nın en başından beri her şeyi bildiğini öğrendi. Şöyle ki, Esra’nın hesabına yıllardan beri para gönderen kişi Melek Anneymiş. Ali Kemal buna çok sert tepki gösteriyor. İkiniz benim arkamdan dolap çevirdiniz, benim evliliğim bir projeymiş yani” diyerek bağırdı Esra’ya. “Ben sizi korumak için sakladım, peki sen ne için sakladın benden gerçeği” diye hesap sordu karısına. Haklı da.

Diğer yanda Orhan, başına gelenlerin, yıllardır çektiklerinin hesabını Sabri’ye sordu. Oğlumu bana geri verin dedi. Yıllar önce onlar için çalışırken, oğlunun canı karşılığında anlaşma yapmış onlarla. Oğlu için hayatını bir hastane köşesinde harcamış meğer.

Zor bir beyin ameliyatı geçiren ve günlerdir yoğun bakımda olan Nejat, sonunda uyandı. Nejat’ın iyileşmesi Ali Kemal ve Sevda’yı sevinçten ne yapacaklarını şaşırdı. Ali Kemal arkadaşlarıyla birlikte onu döven Cafer’i yakalattı, Nejat’a da sordu, “Elimizdeler, ne istiyorsan söyle, onu yapalım” diye. “Hiçbir şey yapmayın, yoksa onlardan farkımız kalmaz” dedi Nejat. Ali Kemal de Arda ve Çavuş’a telefonda bunları söyledi, “Bırakın gitsinler, bu şehri terk etsinler dedi. Adamı fena korkuttular ama.

Nejat'ı hastanede ziyarete gelen Esra, Zeynep ile karşılaştı. Zeynep'e gizli gizli meydan okumaktan da geri durmadı. Tıfıl ve annesi de Nejat'ı ziyarete geldiler.

Orhan’ın oğlunun Adnan olduğu ortaya çıktı. Bir tek Adnan’ın haberi yoktu bundan. Ekrem yine büyük bir hainlik planladı ve Orhan’ı öldürmesi için Adnan’ı yolladı. Yani babasını öldürsün diye oğlunu yolladı. Baba oğul karşı karşıya geldiler. Adnan silah doğrulttu Orhan’a, babası olduğunu bilmeden. Orhan söyledi gerçeği, inanmayan Adnan vurdu onu. Tam o sırada Ali Kemal geldi ve söyledi, “Babanı vurdun” dedi. Adnan gerçeği öğrenince çok pişman oldu, dışarıdaki adamlara ateş etmeye başladı.

Orhan’ın cesedine doğru eğilen Ali Kemal, kolundaki yılan dövmesini görünce şaşkına döndü. Babasını öldüren adamın kolundaki dövmeydi bu. Küçük bir çocukken kendi gözleriyle görmüştü babasının öldürülüşünü ve katilin kolundaki dövmeyi unutmamıştı. İntikaını almaya yemin eden Ali Kemal, sonunda babasını öldürenlere ulaştı mı? İzleyip göreceğiz...

24.10.2017

Kayıtdışı 6. bölümde işler iyice karmaşık bir hal aldı

Fox’ta yayınlanan Kayıtdışı dizisinin 6. bölümünde, Ali Kemal ve ZeynepOrhan’ın tuzağına düştüler, adam onları tuzaklarla doldurduğu bir yere hapsetti. Zeynep’, silahlarla dolu kamyondan kurtardıktan sonra dönerken, elleri bağlı olan Orhan, kelepçeyi çözüp Zeynep’e içine ilaç attığı suyu verdi, kızı bayılttı, Al Kemal de onunla ilgilenirken onu da bayılttı. İkisi kendilerine geldiklerinde zincirle bağlanmış halde arabanın içinde oturuyorlardı. Adam tam bir psikopatmış.
Sabri, Ekrem’e Avcı’nın yani Orhan’ın hastaneden kaçtığını söyleyince şok oldu Ekrem. Biz onunla anlaşmıştık, orada kalacaktı” dedi.
Yardım ettiği çocuğun üvey babası arkadaşlarını toplayıp Nejat’ı çok fena dövmüşlerdi geçen bölümün sonunda. Beyin kanaması geçiren ve ameliyat olan Nejatkomaya girdi. Nejat’ın durumunu öğrenen kadın hemen Tıfıl yani Ali ile hastaneye geldi. Sevda’ya söyledi, “Benim kocam yapmıştır bunu” diye.

Diğer yanda, Ekrem’in tuzağına düşerek 6 adamını kaybeden Melek Hanım, amiri tarafından beceriksizlikle suçlandı ve ücretsiz izinle görevden uzaklaştırıldı.
Orhan, Zeynep’e sürekli “Yasemin Hanım” deyip durdu, annesinin adıyla hitap etti; sonra da annesi ve babasını öldürenlerin onu öldürmediğine sevindiğini söyledi. Zeynep bunu duyunca çok kötü oldu, bağırıp çağırdı. Bir yandan Ekrem’in görevlendirdiği Adnan aradı onları, bir yandan da Ali Kemal’in elemanları. Adam alternatif mekanları da tuzaklarla doldurmuş. Lakabı avcı ya, avına tuzak kurmada ustaymış. İdilÇavuş ve Arda patronlarını kurtarmak için ellerinden geleni yaptılar. Sonunda kurtuldular.

OrhanMelek Hanım ile buluştu. Ne istiyorsun?” diye sordu Melek. Hesabını görmek istediğini söyledi Orhan. Adam demek ki istihbarat için çalışıyormuş. Bu adam, Ali Kemal’in babasının katili, çünkü kolunda aynı dövme var, yılan dövmesi.

Ali Kemal, doğruca hastaneye koştu. Nejat çok kötü durumda, kalbi durdu, yeniden çalıştırmak için uğraşıyordu doktorlar. Zeynep de abisinin yanına eve geldi. Anne babamız kazada mı öldü, cinayete mi kurban gittiler?” diye sordu.

16.10.2017

Kayıtdışı 5. bölümde Melek Anne ve adamları Ekrem'in tuzağına düştü

Fox’ta Pazartesi akşamları merakla izlediğimiz Kayıtdışı dizisinin 5. bölümü yine çok sürükleyiciydi. Geçen bölümde Ali Kemal tam Ekrem’in kasasını açıyordu, odaya biri girdi. Yeni bölümde bu kişinin Zeynep olduğunu öğrendik. Bir şey olmadı tabii, kitaplara bakıyormuş gibi yaptı Ali Kemal ve ekibiyle birlikte oradan sağ salim, hiçbir şey anlaşılmadan çıkmayı başardı.

O arada kasanın içindekilere kaba taslak bakmayı başarabilmişti. Orhan diye bir adamla ilgili notlar ilgisini çekti. Bu ismi Melek Anneye iletti. Araştırmalar sonunda damın akıl hastanesinde olduğunu öğrendiler. Çavuş’u hasta kılığında oraya soktular, o da aradıkları adamı buldu. Hastaneden çıkarıp Ali Kemal’in yanına götürdüler adamı. Sabri’yi tanıyor adam. Sen yeni temizlikçi misin? diye sordu Ali Kemal’e.
Bu arada Esra aldatıldığından şüphe etmeye başladı tekrar. Huzuru kaçmış bir şekilde ipuçlarını bir araya getirmeye çalışıyor. Diğer yandan İnci'ye hırsızlık iftirasını attıran, bu tuzağı kuran kişinin Tuba yani kendi kızları olduğunu ortaya çıkardı ve Esra'ya da bunu söyledi Ali Kemal. Ama diğerlerine henüz söylemediler. Adnan bir düredir uğraştığı şeyde başarılı oldu, Ali Kemal'in kızkardeşi Sevda'yı kendisine aşık etti. Zavallı kıza kötülük yapmaya fırsatı olmaz, Ali Kemal bunu öğrenir umarız.


Ekrem’in yaptığı yeni iş, sözde yardım olarak götürülecek aslında tarihi geçmiş ilaçların içinde silah teslimatı. Ve bununla ilgili konuşdurken yanlış bilgiler verdi, yani peşinde kim varsa onlara tuzak kurdu. Bu kişi Melek Anne’ydi. Dinlendiğini bildiği için, onların duyacağı şekilde başka bir yerin adresini verdi. Ama asıl sevkiyat yeri Zeynep’in çalıştığı yerdi. Zeynep de zaten bir şeylerden şüpheleniyordu, yardım diye tarihi geçmiş ilaçları yollayacak olmalarından korkuyordu. Aslında bunu Ali Kemal’e de söyledi ama, o bu işten uzak durmasını tavsiye etti kıza.

Zeynep, tabii ki bu tavsiyeye uymadı, gece gitti ve kamyonetin içinde ilaçların altındaki silahları gördü. Kamyonet hareket edince de arayıp Ali Kemal’den yardım istedi. Yanındaki adamla birlikte yola çıktı ali Kemal. Nerede olduğunu tespit edip takip etti Zeynep’i. Kamyonun arkasından ses duyunca inip baktı adamlardan biri ve Zeynep’i yakaladı. Ama neyse ki Ali Kemal tam zamanında gelmişti. Adamları etkisiz hale getirdi. Zeynep silahlardan bahsedince de Ekrem’in tuzak kurduğunu anladı ve Melek Anne’ye haber verdi. Ama iş işten geçmişti. Ekrem’in adamları ateşe başladı, Melek Anne’nin adamları vuruldu.

O sırada Zeynep de arabaya doğru gelmişti, Orhan kızı görünce şaşırdı, “Yasemin Hanım, sizi öldü demişlerdi, yaşıyorsunuz. Ama nasıl bu kadar genç kaldınız” dedi. Zeynep de “Annemi nereden tanıyorsunuz” dedi şaşırarak.Zeynep bu adamın kızı olmasın sakın.
Bu arada Nejat da zor durumda; yardım ettiği çocuğun üvey babası gelip tehdit etmişti, karımdan uzak dur diye. Nejat’ı tekrar evin yakınında görünce anlamıştık bela olacağını. Akşam arkadaşlarıyla birlikte yolunu kesip fena dövdüler Nejat’ı.

10.10.2017

Kayıtdışı 4. bölüm, odaya kim girdi, Ali Kemal yakalandı mı?

Fox’un heyecan ve aksiyon dolu dizisi Kayıtdışı’nın 4. bölümünde de heyecanın dozu düşmedi. Geçen bölüm merak uyandıran bir şekilde bitmişti; Ali KemalÇavuş’u vurmuştu. Gerçekten vurdu mu, bir oyun mu bu diye düşündük durduk bir hafta boyunca. Tabii ki, vurmamış Ali Kemal, oyun düzenlemişler, çelik yelek, kan torbaları falan. Ama ya vurduysa diye düşünmekten alıkoyamadık kendimizi. Çok duygusaldı o sahneler, nasıl telaş içinde kaçırdı Çavuş’u.

Ali Kemal, “Sevdiklerime benim yüzümden bir zarar gelirse” diye endişe etmeye başladı ciddi ciddi. Çavuş’un hayatıyla sınanmak çok sarstı onu. Askerden arkadaşıymış, hatta bir çatışmada ölümden kurtarmış çavuşu.

Ekrem’le ortağının güvenini kazandıktan sonra sıra onlara verdiği elmasları geri almaya geldi. Adam çantasında elmaslar ve yanında koruma ordusuyla otele geldi. Elmasları alma görevi İdil ve Arda’nındı. İdil, cazibesini kullanarak odaya girdi, adamı kandırdı, sonra da garson kılığındaki Arda ile birlikte elmasları çaldılar. Yerine de sahte elmas koydukları için adam anlayamadı çalındıklarını; telefonunu, saatini çaldıklarını zannetti.

Bu arada Ekrem çok büyük bir işe girdi, bunun için büyük bir kaos ortamı gerekiyordu, yavaş yavaş bunu yapmaya başladılar; bombalamalar, saldırı ihbarları gibi.
Ekrem emir vermişti Adnan’a, odamın güvenliğini kontrol ettir diye. Odada dinleme cihazı bulundu. Adnan fikir verdi, inleyenleri kandırmak için cihazı orada bıraktılar.

Melek Anne, Ali Kemal’e bir an önce Ekrem’in odasındaki kasayı açması için baskı yapıyor. Ekremlerin yıllardır düzenlediği bir yardım gecesi yapılacak. Ali Kemal, kasayı açma işini o gece yapmayı planladı. Ama çok zor bir iş.
Bu arada Zeynep’in abisinin işlerinden haberi olmadığını, masum olduğunu anlattı, onu kendisine aşık etme işini bırakmak istediğini söyledi Melek Anne’ye. “Aşk meşk işleri bana göre değil. “Zeynep’in günahına girmek istemiyorum” dedi. Ama bunu kabul etmedi, ”Devam etmen lazım” dedi kadın. Zeynep ise çok hoşlanıyor Ali Kemal’den. Bizimki de yavaş yavaş ilgi duymaya başlıyor galiba kıza. Çok güzel, tatlı, doğal ve iyi niyetli bir kız çünkü, sevilir…

Ali Kemal’in kızı Tuba, kötü bir kız; Teyzesi İnci’nin kızını, eski sevgilisi Burak’tan kıskandığı için, kuzenine tuzak kurdu ve okulda hırsız damgası vurdurdu kıza. Ece bile inanmadı kızına. Çok üzülünce İnci’nin hastalığı nüksetti ve bayıldı, geceyi hastanede geçirdiler. Suat ise kızına kurulan tuzağın peşine düştü ve yanlış ipucu sonucu, Burak’ı haksız yere hırpaladı.
Beklediğimiz gibi, Arda ile İdil arasında bir yakınlaşma başlıyor yavaş yavaş.

Adnan da Ali Kemal’e düşmanlığından dolayı, kız kardeşine yaklaştı gizlice. Sevda’nın işiyle, uğraştığı bir davayla ilgili yardım etti ona, kızın güvenini kazandı.

Yardım gecesi, Ali Kemal davetli olarak girdi eve, Arda da garson olarak. Ama Adnan Arda ile ilgili ipucu buldu, Polis köstebeği Feridun sayesinde. Arda yapamayınca, Çavuş girdi içeriye, elektrikleri kapattı. Ali Kemal karanlıktan faydalanarak odaya girdi ve kasayı açtı. Tam o sırada odaya yaklaşan ayak sesleri duydu, silahını hazırladı ve beklemeye başladı. Bir hafta boyunca merak edeceğiz şimdi; odaya giren kim ve Ali Kemal bu zor durumdan nasıl kurtulacak?

3.10.2017

Kayıtdışı 3. bölüm fena bitti, Çavuş öldü mü?

Fox’un yeni dizisi Kayıtdışı, geçen bölümde çok heyecanlı bir yerde bitmişti. Adnan, elinde kamera görüntüsüyle gelmişti, Ali Kemal de bu durumdan kurtulmak için alternatif planları geçiriyordu kafasından. Üçüncü bölüm buradan başladı. Geçen kısacık süre içinde, kafasından seçenekleri geçiren Ali Kemal, sonunda ekibine güvenmekten başka çaresi olmadığını kabul etti. Ve güveninde de haklı çıktı. Flashbellekten çizgi film çıktı. Arda,Adnan’a çarparak cebindeki flash bellekleri değiştirmiş. Adnan çıkışta Ali Kemal’in yolunu kesti, görüntüleri izlediğini söyledi ve onu tehdit etti.

Arda ile İdil’i kaçırdılar ve işkence ettiler, kim için çalışıyorsun, nasıl bir çetesiniz? Diye sordular. Adnan yaptırıyor sandık hepimiz. Ancak sonradan gördük ki, Arda’nın güvenilirliğini ölçmek için kurdukları bir oyunmuş. Sonuna doğru Arda, dudak okuma bilgisi sayesinde anlamış durumu; o da onlara oyun oynadı.
Bu arada Esra, Ali Kemal’in söylediği yalanları yakalayıp onun kendisini aldattığı sonucunu çıkardı. Gidip Melek Anneyle de konuştu bu durumu. Melek Anne hala görünüşte yetimhane müdürü olarak çalışıyor.

Esra’nın kız kardeşi Ece, sosyeteye karışmak için hem kendini rezil ediyor hem de sevdiklerini kırıyor. Ece’nin polis olan kocası Suat, karısının bu halinden çok rahatsız ama ona çok aşık; sonunda sevdiği kadını memnun etmek için kötü yollara sapacak gibi görünüyor. Üstelik Adnan için iş yapan polis çocuk da iş arkadaşı. Çocuk onu da bu işlere sokacak herhalde.
Ekrem, kaybolan kuryeyi ve elmasları bulması için Ali Kemal’i sıkıştırıyor. Çünkü elmas işindeki yabancı ortağı Ekrem’i fena sıkıştırıyor.

Ali Kemal bir yandan da Zeynep’le yakınlaşmak için ufak ufak adımlar atıyor; kız ondan etkilenmeye başladı bile çoktan. Zeynep, abisinin gizlice onun için ayarladığı işe başladı, ama pek ısınamadı oraya.
Bu arada Nejat, Tıfılın ve annesinin iyi durumda olmadıklarını gördü ve iyice huzursuz oldu. Bir akşam ateşler içinde yanan çocuk gelip Nejat’a sığındı. Nejat hemen abisine haber verdi, o da Zeynep’i yolladı çocuğa bakması için. Zeynep çocuğa yardım ederken Ali Kemal ve kardeşlerinin sırrını, yetimhane çocukları olduklarını da öğrendi. Al Kemal, bunu Zeynep’e söylediği için Nejat’a kızar bence.
Adnan da Ali Kemal’e karşı kullanabilmek için Sevda’yı kullanmaya çalışacak gibi. Çok soğuk ve acımasız bir adam, her şey beklenir ondan.

Ali Kemal, Ekrem’in güven ve takdirini kazanmak için yapması gerekeni yapıyor. Elmasları Ekrem’e götürmek üzere alıyor Melek Anneden. Ekrem kuryeyi tanımadığı için, yerine bir başkasının geçebileceğini düşünüyor ve bu işe Çavuş’u seçiyor. Fransızca birkaç kelime öğrenmesi de gerekiyor Çavuş’un. O sahneler çok komik… Birlikte gidiyorlar Ekrem’im evine. Ekrem, ortağı ve Adnan oradalar. Kuryeyi, elmasları elden çıkarmaya çalışırken ele geçirdiklerini söylüyor, elmasları teslim ediyor. Ve sıra ihanet eden kuryenin vurulmasına geliyor. “Ben yaparım” diyor Ali Kemal. Birlikte bahçeye çıkıyorlar, Ekremler balkondan izliyorlar olayı. Çavuş önce inanamıyor buna, “Vurmayacaksın değil mi?” diyor. “Sus” diyor Ali Kemal. Sana bir can borcum vardı, helal olsun diyor Çavuş. Ve Ali Kemal içi kan ağlayarak vuruyor onu. Evet, Çavuş’a iki el ateş ediyor Ali Kemal. Şaşkınlık içinde kalıyoruz. Bile bile ölüme mi götürdü yani adamını? Yerine başka birini getiremez miydi? Büyük bir ihtimalle,bu işin içinde bir iş var; öyle olmalı. Çavuş öldü mü gerçekten, yoksa zekice bir plan sayesinde kurtulacaklar mı bu durumdan? Haftaya izleyip göreceğiz.

26.09.2017

Kayıtdışı 2. bölüm heyecan içinde bitti, Ali Kemal'e ne olacak?

Fox’un yeni dizisi Kayıtdışı, 2. bölümüyle de heyecan doluydu. Geçen bölümün sonunda olağandışı şeyler hissetmişti Ali Kemal. Yeni bölümde oradan devam ettik. Ali Kemal’in adresini Sabri’nin sekreterinden alan Zeynep, onu takip ediyordu, kaza yaptı. Ali Kemal her şeyi kontrol altına aldı, Zeynep için ambulans çağırdı, İdil’e kazayla ilgili kamera görüntülerinin silinmesi görevini verdi. Neyse kiZeynep’in önemli bir şeyi yoktu, ertesi gün kendisini ziyarete gelen Sabri’ye, olayın Ali Kemal’le ilgili olduğunu söylemeyeceğine söz verdi.
Dijital kamera kayıtlarının uzaktan silinmesi, mümkün oluyormuş demek ki, bilmiyordum. Manuel kayıtları da bizzat Çavuş gidip sildi. Oldukça ilgi çekiciydi o kısım…

Diğer yandan Melek Hanım, Ekrem’in yurt dışından gelen kuryesini elinden kaçırıyor, ama gerçek kuryeyi Ali Kemal yakalayıp paket edip Melek Annesine hediye ediyor.

Ekrem’in iş yaptığı yabancılarla toplantıda söylediği sözler ne kadar manidar; “Ben parası olanın yanındayım, ya da parası olan benim yanımda. Savaşları başlatan da sonlandıran da paradır…”
Çavuş, sokaktaki kameranın kasediyle uğraşırken Adnan geldi, inceledi, bir şeylerden şüphelendi. Ertesi gün de gidip onunla iş yapan bir polise kamera görüntülerini sordu. Polis, emniyette araştırdı, saatte atlama olduğunu, görüntülerin silinmiş olabileceğini öğrendi.
Nejat, sokakta bulduğu çocukla ilgileniyor, ailesini hem arıyor, hem de bulmak istemiyor gibi. Çocukla alışverişe gitti, orada kıyafet bakarken kendi küçüklüğünü, yetimhane günlerinden bir anısını hatırladı. O sırada çocuk kayboldu.

Ekrem, kuryenin ele geçirilişiyle deliye döndü, çünkü elmaslar gitti. Sorumlu tuttukları bir adamı öldürdüler caniler. Melek Anne ise çok mutlu, sonunda Ekrem’e hep açmak istediği yarayı açmış oldu. Yola çıkan iki kuryenin de yakalanmasıyla Ekrem, büyük bir terslik olduğunu anladı, çok tedirgin oldu. Araştırmaya başladı, düşmanımız kim diye.
Nejat için büyük bir travma oldu çocuğun kayboluşu, daha doğrusu çocukluk travmasını hatırlattı.. Hemen abisini çağırdı, kız kardeşini çağırdı. Annesinin onları terk edip gittiği günü hatırladı.

"Kaybetmek büyütür insanı. Kaybetmekten değil, vazgeçmekten korkmalı insan…"
Bu kadar korkma, dedi abisi. Korkuyorum tabii, bizim gibi mi olsun? Dedi Nejat. Bizim gibi olsun, ne olacak, sevmeyi bilsin, sevilmeyi bilsin” dedi Ali Kemal.
Yeni bir iş geldi Ekrem’e, Suriye ve Irak’a ilaç satışıyla ilgili bir konuda aracılık edecek ve komisyonunu alacak. Onlara olarak kız kardeşini işe almalarını şart koştu.

Bu arada, Arda alacaklılarından dayak yedi. Ve Ali Kemal’e gitti. Sırların sır olarak kalamsı bizi işimiz, insanların kapalı kalmasını istediği şeylerin üzerini kapatırız” dedi. Arda’nın deyimiyle havalı havalı anlattı. Sabri için çalıştıklarını anlattı. Diğerleri de öyle biliyorlar herhalde, asıl devlet için, İstihbarat için çalıştıklarını ya da daha doğrusu bir istihbarat ajanı olan Ali Kemal için çalıştıklarını hiç biri bilmiyor…

Ali Kemal’in doğum günüydü. Onu sevenler oradaydılar. Ekrem de Adnan ile br hediye yolladı, altın bir silah.
Zeynep’in çöplerini araştırma görevi verdiler Arda’ya. Zeynep de bunu fark etti ev Sabri’ye gitti. Sabri de bunu araştırmasını istedi Ali Kemal’den. O kabul etmedi.
Nejat üzgün, çünkü annesi gelip aldı çocuğu, adı Ali’ymiş. Nejat’a da çok kötü davrandı kadın.

Ali Kemal çok doğru bir şey söyledi; “Nejat, canım kardeşim, sen o çocuğu yaşadığı hayattan kurtarmaya çalışarak kendi çocukluğunu silemezsin. Onları yaşadık biz. Ne güzel söyledi…
Babalarının mezarını ziyarete gelmişlerdi üçü. Kız kardeşleri “Ben hatırlamıyorum bile, siz hatırlıyorsunuz onu” dedi. Allah’ın insanlara verdiği en büyük nimetlerden biri de unutmak. İyi ki unutuyoruz. Yoksa dünya cehenneme dönerdi.” dedi Ali Kemal.

EkremAli Kemal’e, kaybolan ikinci kuryeyi, asıl kuryeyi bulma görevi verdi. Diğer yanda Adnan’ın adamı olan polis, arabada kamera olduğunu söyledi ve görüntüleri verdi. O da elindekiyle birlikte geldi Ekrem’in yanına. Göstereceği şeyin Ali Kemal’i de ilgilendirdiğini söyledi. O sırada zaman durdu ve Ali Kemal, kurtulmak için yapması gerekenleri kafasında kurguladı, tasarladı. İkinci tasarıyı kurgu değil de gerçek gibi gösterdiler. Ve bölüm burada bitti. Ama ben hiç sanmıyorum bunun gerçek olduğunu. Heyecan yapalım diye öyle gösterdiler. İdil ve Çavuş, araç kamerasının silmediklerini fark edince telaşla koşmuşlardı. Herhalde bir şeyler yaptılar o sırada. Ne yapalım, bekleyip merakımızı yeni bölümde gidereceğiz.

19.09.2017

Kayıtdışı 1. bölüm özet, konu ve karakterler



Erkan Petekkaya’nın canlandırdığı Kemal, devlet için, gizli servis için çalışan ama resmiyette herkesin sigortacı diye bildiği biri. Ajanlık işi de biraz karışık; dış bağlantıları olan bir suç örgütünü çökertmekle görevli bir ajan olan Kemal, bunun için de yedi yıldır, o örgüt için çalışan bir adamın, Sabri’nin en iyi adamı olarak çalışıyor. Görünüşte ünlü bir erkek terzisi olan, aslında karanlık dünyanın bir parçası olan Sabri’yi de birçok diziden tanıdığımız deneyimli oyuncu Ali Düşenkalkarcanlandırıyor.

Tam adı ile Ali Kemal Ateş, babasının ölümünden sonra iki kardeşiyle birlikte yetimhanede kalırken, oranın yöneticisi Melek Anne tarafından devlet hizmeti için seçilerek istihbarat ajanı olmuş.  Ali Kemal ve kardeşlerinin kaldığı yetimhanenin yöneticisi Melek Anne aslında devlet içinde gizli bir teşkilat için çalışıyor. “Bu devletin senin gibi gençlere ihtiyacı var, devletin için çalışmayı düşünür müsün? Ama önce öfkeni yenmeyi öğrenmelisin” diyor. Ve bu işlere böyle başlıyor Kemal. Melek Anne’yi usta oyuncu Nur Sürer canlandırıyor.
Kemal’in iki elemanı var; bunlardan ilki, Müge Boz’un canlandırdığı İdil; tam bir bilgisayar kurdu, teknoloji canavarı, Kemal’in arama, dinleme, kayıt silme ve benzeri bütün işlerini hallediyor. Diğeri de Kadim Yaşar’ın canlandırdığı Çavuş; güçlü, dürüst ve korkusuz bir adam, Kemal’in aksiyon isteyen bütün işlerinde güvenebildiği biri.

Kemal’in çökertmekle görevli olduğu örgütün başındaki Ekrem’i usta oyuncu Uğur Polat canlandırıyor; onun sağ kolu Adnan adındaki hukuk mezunu üç dil bilen hırslı genç adam rolünde ise Tugay Mercan var. Adnan için hayatta önemli iki şey var, para ve Zeynep. Ekrem’in üzerine titrediği kız kardeşi Zeynep karakterine oyuncu Songül Öden hayat veriyor. İdealist bir doktor olan Zeynep, sınır tanımayan Doktorlar’a katılmış ve Afganistan’da çalışıyor.
Dizinin açılışında “Baba, koruyan, kollayandır. Benim hikayem onu kaybettiğim gün başladı. Ve intikamımı almadan asla durmayacağım” diyor Kemal. Babasını, kolunda yılan dövmesi olan bir adam öldürmüş, Kemal’in gördüğü flashbackten bunu anlıyoruz. Kemal’in erkek kardeşi Nejat’ı ise İsmail Hacıoğlu canlandırıyor. Saz satan bir dükkan işleten asosyal biri Nejat. Türkü söylüyor, “Cahildim Dünyanın Rengine Kandım” türküsünün girişini de çok güzel seslendirdi.

Nejat; abisini dağlarda çöllerde görüyor rüyasında. Çağırıyor, “Dikkat et” diye uyarıyor. Kız kardeşleri Sevda da çıkageliyor. Onu canlandıran oyuncu Kübra KipSevda avukat olmuş, ilk davasını almış, boşanma davası. Kemal; gururlanıyor kardeşlerine bakarak; “İyi ki benim kardeşlerimsiniz” diyor kardeşlerine sarılarak.

Kemal’in karısının adı EsraDolunay Soysert canlandırıyor iyi ve güzel bir kadın olan, kocasına da çok aşık olan Esra’yı. Ece de Esra’nın karısının kız kardeşi. Zenginlik, lüks meraklısı; ablası gibi rahat bir hayat sürmek istiyor. Bunun için, kocasını ikna ediyor ve Adana’dan İstanbul’a taşınıyorlar. Kocasından gizli olarak ablasından maddi destek alıyor sürekli. Kocasının küçük dünyasını beğenmiyor, daha fazlasını istiyor.
Esra’nın kocası Suat’ı ise Serdar Orçin canlandırıyor. Tipik bir memur olan Suat, kendi halinde, biraz fazla tedbirli, biraz da takıntılı ve karısını sürekli eleştiren bir adam.
Kemal ve Esra’nın kızları Tuba, elinden telefon düşmeyen, medya fenomeni olma yolunda ilerleyen bir tip. Tuba’yı genç oyuncu İpek Filiz Yazıcı canlandırıyor.Tuba’nın kuzeni yani Ece ve Suat’ın kızları İnci, kuzeninden çok farklı; biraz içe kapanık ve erkeksi.

Zeynep, Afganistan’da çalıştığı yerde kaçırılıyor. Sabri Kemal’i arıyor ve “Hemen Afganistan’a gitmen lazım” diyor. Hemen peşinden de Nur Sürer arayıp çağırıyor.
Kemal anlatıyor “Anne” dediği Melek Hanım’a. “Öğlen Nejat aradı anne, onun öngörüleri çıkar biliyorsun, dağlarda, çöllerde görmüş beni “sakın gitme” dedi. Akşamda Sabri aradı bu işi verdi” diye. “İstihbarat bu görevi senin almanı istiyor diyor Melek Hanım da. “Tamam aldım görevi, ama ne yapmam lazım” diye soruyor Kemal. Ekrem’in tek zayıf noktasının kız kardeşi Zeynep olduğunu, kızı kendisine aşık etmesi gerektiğini söylüyor Melek Hanım.
Şaşırıyor Kemal; “Beni Esra ile sen tanıştırıp evlendirdin, şimdi başka bir kadına git mi diyorsun?” diye soruyor. “Ekrem’in bütün varlığı kardeşi, onu ele geçirmemiz için kardeşini kendine aşık etmen lazım başka yolu yok” diyor kadın kararlı bir şekilde.

“Evlilikte asla sır olmaz” diyor Esra kız kardeşine. Kardeşinin, masrafları ve okul taksitlerini kocasından saklamasını doğru bulmuyor. Oysa kendi kocasının işi yalan…
Kemal’in kızı Tuba’ya takılan çocuk, kuzeni İnci’den dayak yiyor. Okuldaki hademe galiba, Kemal’e haber veriyor. O da çocuğun babasını ismini istiyor, işi halletmek üzere. Çocuğun babasının aklını başına getirmek için de kendi yöntemlerini kullanıyor.

Kemal'in kardeşi Nejat'ın dükkanına küçük bir çocuk sığınmış. Nejat, kim olduğunu bilmediği bu çocuğu götürüp karakola teslim edeceği sırada kendi çocukluğu, abisiin onları yetimhanede bırakıp oradan ayrıldığı zamanki üzüntüsünü hatırlayıp vazgeçiyor. kızkardeşini çağırıp durumu anlatıyor. Ne yapacaklar acaba? Çocuğun koruyucu ailesi falan mı olacaklar? İzleyip göreceğiz.

Kemal Afganistan’a giderken Ekrem’in adamı Adnan da onunla gidiyor. “Oralar size göre olmayabilir, ben hallederim” diyor Kemal. Herkes işini yapsın” diyor Adnan; Kemal’i rakip olarak gördüğü ve çok kıskandığı belli.
İsmail diye biri karşılıyor onları Afganistan’da. “Türkçen iyiymiş”diyor Kemal. “Burada Türkler çok popüler” diyor İsmail. Türkler her yerde popüler diye cevap veriyor Kemal.

EkremKemal’in bu işi becerip beceremeyeceğini soruyor Sabri’ye. Ali Kemal’in sağlam referanslı olduğunu, yedi yıldır kendisiyle çalıştığını söylüyor. “Verdiğiniz her işi temizledi” diyerek teminat veriyor ona Sabri.

Kemal, Adnan’ı ekarte edip gidip Zeynep’i kurtarıyor. Nasıl yaptığını sonradan görüyoruz biz. Kaçıran adamları tanıyormuş. ”Siz nasıl iş yapıyorsunuz Halit. Elini kolunu sallayan buraya girebiliyor mu?” diye çıkışıyor adamlara. Teşkilatın parmağı var yani bu işte; Kemal’in Ekrem’le sonunda tanışıp ona yakın olması için, onun güvenini kazanması ve aynı zamanda Zeynep ile tanışıp onu kendine aşık etmesi için böyle bir plan kurulmuş anlaşılan.

Ekrem, kurtarılıp İstanbul’a getirilen kız kardeşine fırça çekiyor. Zeynep ise hiç boyun eğecek gibi görünmüyor; “Benim hayatıma artık saygı duy” diyor abisine. Kız kardeşini kurtaran Kemal’le de tanışıyor Ekrem; “Bu yaptığını hiç unutmayacağım” diyor. Sonradan da Adnan’a Kemal’i araştırmasını söylüyor; “Her şeyini öğren” diyor.

Kemal haber veriyor Melek Anne’ye, “Sonunda Ekrem’le tanıştım diye.” Dinleme cihazını da yerleştirmiş eve. “Ama başkaları da dinliyor” diyor. Buna hiç şaşırmıyor Melek Hanım; cihazı merkeze yolla, bakalım kim dinliyormuş diyor.

Burak Yamantürk’ün canlandırdığı Arda, yakışıklılığını kullanarak özellikle kadınları dolandırarak günübirlik yaşayan biri. Aldıkları bir işin içinde karşılarına çıkan Arda, onlara zorluk çıkarıyor. Çavuş, Arda’ya bir türlü ulaşamıyor. Kemal, “Arkasından gitme o zaman, önünü kes” diye taktik veriyor Çavuş’a.
Arda’yı yakalıyorlar sonunda, zengin kadınları dolandıran zeki ve yakışıklı bir adam. Böyle bir zekadan faydalanmak istiyor Kemal; “Adam gibi bir işin olsun istiyorsan, yarın buraya gel” diyor. Arda da ekibe katılacak herhalde.

Ekrem’in ilgilendiği yeni iş, bir madenle ilgili. Ele geçen bilgilere göre rezervler üzerinde bir oynama varmış, öyle diyor Melek hanım, nerden geldiği belli olmayan bir elması o madenden çıkmış gibi gösterecekler” diye anlatıyor Kemal’e.