Yüksek Sosyete etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Yüksek Sosyete etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

12.08.2016

Yüksek Sosyete 8. Bölüm. Ece'den itiraf "Kendimi Kaybettim"

Geçen bölüm sonunda Mert Ece'nin sokağına lamba diktirtmiş; Ece de bundan etkilenip asistanı öpmüştü. Şuan izleyeceğiniz video o sahnenin devamı.. Mer kız öpmeye devam ederken Ece onu durdurur. Mert ne olduğunu anlayamaz. Kız "Yapamam ben" diyince çocuk kızı kendine doğru çekip "Ece"diyor. Kız naz yapıyor sanıyor. Ama kız ısrarlı "Yok. Yapmamalıydık. Böyle bir şey hiç olmadı tamam mı? Yani unutalım bun. Ben kendimi kaybettim. Kusura bakma" Kız bunları söylerken Mert'in yüzündeki hayal kırıklığı ve kızı anlamaya çalışmaları görülmeye değerdi. Sonra onu bırakıp giden kızın arkasından seslenir ama kız çoktan koşarak yukarı evine çıkmıştır.

İçeri girincede "Ne yaptın Ece sen ya. Niye öptün çocuğu?" diyip elini dudaklarına götürür. Kendini kaptırdığını fark edince de "Ay unut unut. Olmadı böyle birşey" diye kendine tekrarlayıp durur.


11.08.2016

Yüksek Sosyete 8. bölüm özet. Cansu ve Kerem'in arasındaki tek engel: Mert Çalhan

Cansu ve Kerem beraber geçirecekleri 'tek bir gece' için hazırdırlar. Kızın da isteği üzere onu sessiz sakin bir yere yani Derince'ye götürür. Kız oraya da kurduğu hayale de bayılır. Sonra deniz kenarında bir balıkçı kulubesinde sabahlarlar. Balıkçı isimlerini sorduğunda daha önce anlaştıkları gibi "Mert ve Cansu" demezler. Kız adına Aslı diyince balıkçı da şaka ile o zaman sende Kerem'sin herhalde"der. Kerem için bu bir işarettir.  İkili artık birbirlerinin hislerini bilecek ama önlerindeki engeller yüzünden eskisi gibi davranacaklardır.

Ece ise Mert'i öpmesinin ardından geri vites yapar ve "Herşeyi unutalım; arkadaş kalalım" der. Mert kıza sabaha kadar zaman verir. "iyice düşün taşın. Eger hayır dersen hiçbir şey eskisi gibi olmayacak" der. Mert; kızın kapısının önünden gitmez ve arabada yatar. Sabah araba ile kızın otobüsünün önünü keser ve cevabını sorar. Kız istemediğini söyleyince iş yerinde karşılaştıklarında selam vermez hatta kızın gözünün önünde başkasıyla ilgilenir. Kız kıskançlıktan geberir.

Süreyya metres Işıl'ın düğüne gelmesinin acısını kocasından çıkartır ve adamı evden kovar. Işıl da düğünden kovulmasının hıncını Metin'den çıkartır. Eger bebeği nüfusuna almazsa bir daha ne kendisinin ne de kızlarının yüzünü göremeyeceğini söyleyerek evinden atar. Adam geceyi otelde geçirir.

Cansu'nun abisi kozmetik skandalı olayında ablasından bulduğu yalancı şahidi geri çekmesini ister ama kız "Neden bahsettiğini bilmiyorum" diyince o da elindeki kozu oynar. Kasasında sakladığı bu yanlış kozmetiğe onay veren kişinin ablası olduğunu gösteren belgeleri imzasız şekilde ablasına yollar. Abla deliye döner. İki kardeş restleşirler.

Bedia sultan avukat Levent'i arar ve kahvaltıya çağırır. Süreyya ile ilgili gelişmeleri öğrenip "Süreyya'nın hayatı çok karışık. Onun kafasını karıştırma" diye ikaz eder. Derneğe gidip Levent'in projesine kaynak sağlıycak bir bağış yapar. Süreyya da Levent'le konuşmak için onu derneğe çağırır. Aralarındaki çekime yakalanmamak için Süreyya yine mesafeli konumuna geri döner.


Mert o gün kurul toplantısı olduğunu unutmuştur. Yorgunluk ve kafa karışıklığıyla zaten Kerem'in hazırladığı sunumu bile yapamaz. Zaten sürekli babaannesi onu aramaktadır. Ne yapacağını bilemeyerek parka kaçar. Kerem Mert'in kurula girmediğini öğrenince onunla konuşmaya parka gider. Babaanne de torununun dün akşam düğüne gitmediğini bugünse kurula katılmadığını öğrenince fenalaşır. Onun yardıma Ece koşar. Restauranta oturtur ve iki tatlı üzerinden Kerem ve Mert arasında seçim yapamamasını anlatır. Kadın ona Mert gibiolarak anlattığı tatlıyı yemesini tavsiye eder.

Ece Mert ile ilgili kendisini kötü hissettiği için Cansu'ya şartlı bir sarılma yapar. İki arkadaşın arasındaki buzlar erimektedir.

İki erkek dertleşirken Mert Ece'nin kendisini öptüğünü söyleyince mutluluktan havalara uçar. Kız işe aralarında sadece "Mert Çalhan" olduğu yalanı olduğunu düşünüp gerçeği Cansu'ya söylemek için restauranta koşturur. Mert de "Oğlum delirdin mi? Yakıcaksın ikimizi de" diye kışturur. Ve tam Kerem gerçeği söyleyecekken Mert dikkatsizce onlara doğru adım atınca ona araba çarpar.

8.08.2016

Yüksek Sosyete 7. Bölüm. Cansu ve Kerem Aşkı Başladı

Kerem Cansu'dan o geceyi beraber geçirmelerini istemişti. Tek bir gece. Cansu olmaz diyip çocuğun yanından ayrıldı ve Koran ailesinin yanına gitti.  Aile valeden arabalarını getirmesini bekliyordur. Ablası Cansu'ya "İnşallah iyi bir ailenin oğludur" diye konuyu açar ve ikilinin başbaşayken habersizce çekilen fotografını verir. Cansu fotografa bakar. Resimde ne kadar mutlu ve huzurlu olduğunu fark eder. Olması gereken yerin orası olduğunu anlar ve "Sizinle gelmiyorum ben. Benim başka bir yerde olmam gerek" diyerek çekip gider. Abisi annesini durdurur ve Cansu'nun arkasından gülerek bakar.

Cansu koşarak otoparktan arabasını alan Kerem'e gider. "Gitme. Dur" diye seslenir; çocuk şaşkındır. "Bize bak demiştin ya. Baktım" der ve resimlerini gösterip "Ben varım" der. Kerem de gülümser. Gözler buluşur. Çocuk kızın yanına gelir. Cansu "Bu gece bizim olsun" Kerem de sevinçle onu onaylar. Böylece Cansu ve Kerem aşkı başlamış olur


7.08.2016

Yüksek Sosyete 7. Bölüm. Asistan Mert; sonunda Ece'yi Tavladı

Mert sokak düğünü sırasında Ece'nin anlattığı annesinin onu bırakıp gittiğiyle ilgili hikayeden hemen sonra birilerini aramış "Bir saat içinde vereceğim adrese bir sokak lambası diktirmenizi istiyorum" demişti. Düğün çıkışı eve yaklaştıklarında "Dur ışık yapıyım da düşme" dediğinde Mert kızdan gözlerini kapatmasını ister. Kız şaşırır çünkü sokak zaten karanlıktır. Çocuk eliyle gözlerini kapatır ve kolundan tutup lambanın oraya getirir. Kız şaşkındır. "Sen benim için mi yaptırttın? Nasıl?" Mert çok güzel bir konuşma yapar "Bak Ece ben anneni getiremem sana. Onun ışığıyla aydınlatamam belki hayatını ama sokak lambasıyla yolunu aydınlatırsam o gün güzel bir gündür benim için" Kız haliyle etkilenir bir lambaya bir Mert'e bakar. Sonra Mert'i dudaklarından öper


4.08.2016

Yüksek Sosyete 7. bölüm özet. Cansu Kerem'le Ece Mert ile yakınlaşıyor


Cansu o geceyi Ece'nin terasında geçirdikten sonra yılmayarak işyerine de geri döner ve her fırsatta ona kendisini affettirmeye çalışır. Kerem de istifasını geri aldığı çok mutlu olmuştur. Avukat Levent bu sefer de yiğenini oradakilere yardımcı olsun diye derneğe getirir. Sohbeti ile kadınların gözdesi olur. Süreyya yaptığı araştırma ile Levent'in çok zengin bir ailenin olduğunu öğrenir.

Bu bölüme yükset sosyeteden birinin tek çocuğunun düğünü damgasını vurdu. Süreyya eşine haber yolladı ve "Eger kalmıyacaksa eşyalarını alsın. Ama bu gece düğüne gelsin ve yanımda durup mutlu aile tablosu çizsin" der. Kızı Cansu'yu da "Düğüne katılacaksın. Sana bir kısmet buldum" diye ültimatonla çağırır.

Mert'in babaannesi de oğlunu illaki bu düğüne gideceksin. İşle ilgili biriyle muhakkak konuşman lazım diye zorlar. Ama aslında o kişinin kızıyla tanışmasını istemektedir.

Cansu o gece düğünde olacağından Ece'nin neşelendirilmesi ve ilgilenilmesi görevini Mert'e verir. Mert de Kerem'i yerine gitmesi için ikna eder. Mert akşam Ece'nin evine "Bu bir müdahale ziyaretidir." diye bir pankartla gider.

Cansu'nun ablası dava için yalancı şahidi bulmuştur. Bu olay abisinin de kulağına gider. Abisi bunun sahtekarlık olduğunu düşünmektedir. Babası ise bu duruma  sevinir. hatta kızıyla iftihar eder. Metres Işıl baba kızın konuşmasını duyup düğüne gitmeye karar verir. Düğünün girişinde Cansu onunla karşılaşır ve annesi lehine güzel bir konuşma yapar. Ancak annesi onu yanlış anlar ve önce metresi oradan attırtır; sonra Cansu'ya nefretini kusar.

Sonunda 7. bölümde annesinin neden Cansu'dan nefret ettiğini öğrendik. Megerse onun doğumu sırasında Süreyya'nın rahmini almışlar ve bu yüzden kocası onu aldatmaya başlamış. Kadın da kendini kötü hissettiği için anne babasını aramış ve onların kötü havada uçak kazası yapmasına neden olmuştur. Bu konuşmanın ardından Cansu'yu zorla tanışması için ayarlanılan çocuğun yanına yollar.

Cansu Kerem ile düğünde karşılaşır. "Ek iş olarak burada çalışıyorum" diyen yalan söyler. Kürşat isimli çocuk Cansu'yla ıssız bir yerde kıza biraz ısrarcı tavırlar sergileyince zaten onları izleyen Kerem çocuğa yumruk atar. Sonra ıssız bir yerde başbaşa kalırlar. Bu arada avukat Levent Süreyya'yı ağlarken görür ve "Gözyaşların bile parıl parıl" diye iltifat eder. Sonrasında orkestraya Sezen Aksu'nun 'Sen Ağlma' şarkısını çaldırır. Aralarında bir bağ kurulur

Mert de Ece'yi evden çıkartır. Kızın evinin önü çok karanlıktır ve kızın tüm uğraşlarına ragmen kimse oraya sokak lambası koymamıştır. Yolda giderken bir kız alma alayına denk gelirler. Yaşlıca bir teyze Ece'yi gelinin çocukluk arkadaşı Nurten zanneder. Sandığın üzerine oturtup bahşiş aldırtır. Kız düğüne gitmeye karar verir. Beraber oynarlar hatta teyzeler evli oldukları yalanı söylerler. Sonra dans müziğinde dans ederler. Aralarındaki yakınlaşma başlamıştır. Takı merasiminde Mert oldukça yüklü bir para takar. Kızın annesi gelip oan teşekkür eder. Sonra Ece annesinin kaybolduğunu anlatır.

Mert kıza kıyamaz ve birini arayarak Ece'nin evinin önüne sokak lambası diktirtir. Kız bunu görünce çok duygulanır ve Mert'i dudağından öper.

Düğün fotografçısı Kerem ve Cansu'nun fotografını çekmiştir. Abla bunu görüp alır. Önce kendi telefonundan resmini çektikten sonra Cansu'ya imalı bir şekilde verir. O ana kadar Kerem'in "Bu gece bizim olsun. Ayrılmıyalım" diye ısrarlarını geri çevirmiş olan Cansu; resmi görünce ailesiyle eve gitmekten vazgeçer. Resimde çok mutlu olduğu Kerem'in yanına gider ve "Tamam kabul ediyorum. Bu gece bizim olsun" der


30.07.2016

Yüksek Sosyete 6. Bölüm. Sen Ne Yaptın Bana Ece?

Yüksek Sosyete'nin bu bölümünde Ece Cansu ve Kerem arasındakileri anlamış; Mert ile içmeye gitmişti. Mert araba kullanacağı için içmemişti. Ama Ece bayağı sarhoş :) Hatta arabadan inicem inmiycem diye tartışırken çocuğun gömleğinin düğmesini koparır.

Mert kızı evine bırakır. Ona "Sana kahve yapıyım mı?" diye sorar. Mert'in bu jesti üzerine kız da ona 10 üzerinden 7 verir. Mert buna bile sevinir. Eşyaların yerini hiç bilmediği ve daha önce hiç yapmadığı kahveyi kıza yapar. Kız hala Mert bey sayıklamaktadır. Kız uyudu diye gidecekken kız onu oturtur. Ve puanını 8 e yükseltir. Sonra çocuğun yüzüne bakıp puanı 9 yapar. Sonra eğlencelisin de diyerek 10 tam puan verir. "On kalbime kon" der. Mert "Kim kimin kalbine kondu acaba? 10 dedi lan. Bildiğin 10 dedi. Ece bak ben ilk defa birine kahve yapıyorum biliyor musun? İsteyerek yani. Bana ne oldu ben bilmiyorum. Sen ne yaptın bana böyle?" falan der. Sonra kız sızdığı imin onu bırakır gider.

29.07.2016

Yüksek Sosyete 6. bölüm özet. Ece; Cansu'yu affedebilecek mi?

Ece; Cansu ve Kerem'in konuşmalarını duyunca ağlayarak evden çıkar ve Mert'ten kendisini götürmesini ister. Çocuk onu uzaklaştırır. Dertleşirler. Ece içer. Sonrasında eğlenirler ve Mert onu evine bırakır. Hayatında ilk defa kahve yapar. Kız da ona iltifat eder ama sabah tabi ki bunu hatırlamaz.

Mert telefonunu kızın evinde unutur. Cansu ve Kerem de telefon çekmeyen bu yerde mahsur kalmışlardır. Birbirlerini kandırma üzerine bir oyuna başlarlar ama farkında olmadan kendilerini; kendileriyle ilgili gerçekleri birbirlerine itiraf ederken bulurlar. Ancak ikisi de aslında gerçek olan bu itiraflara kandırmaca olarak bakar. Ece ile ilgili suçluluk duyan Cansu dayanamaz ve yolda yürümeye başlarlar. En sonunda Mert gelip onları alır. Cansu'yu Ece'ye bırakırlar ama Ece sarhoş olmasına rağmen Cansu'ya canını acıtan şeyler söyler. Cansu da mecburen eve döner.

Üç gencin ailesi de onlar için endişelenmiştir. Süreyya endişelendiğini belli etmez. Bu arada Süreyya kocasının metresi ile ayrılmadığını öğrenip arabayı da ona verdiğini görünce morali çok bozuk olarak eve gelir. Orada bulunan Mert'in babaannesi ile dertleşirler. Yaşlı kadın ona kocasını boşamasını ve hakkı olan yetki ve paraları almasını tavsiye eder. Ama Süreyya bilmediği iş dünyasına girmek ve hayatında bu kadar köklü bir değişim yapacak cesaretinin olmadığını söyler.
,
Yaşlı kadın pes etmez ve Levent isminde kadın davalarına bakan yakışıklı bir avukatı arar. Onun üzerindeki hatırını kullanarak Süreyya'yı kadınlar için bir projeye ikna edip o arada da ona hayatı ile ilgili cesaret vermesi için yardımını ister. Kadının ricasını kıramayan Levent; Süreyya'nın bütün "Hayır"larına karşın onu ikna etmek için çabalar.

Şirkete gülleri geri vermek için giden Süreyya orada kocasının peşinden şirketteki bir belgeye imza atması için peşinde olduğunu öğrenince çok üzülür. Oğlu ile üzüntü dağıtmak için dışarı eğlenmeye gider. Kızı ise şirketin mağdur bıraktığı kişilere tazminat ödememesi için elinden geleni yapmakta hatta babasının metresi ile olan evine gidip babasına yaklaşmaya çalışmaktadır.

Cansu şirkette Ece ile konuşamayınca istifa etmeye karar verir. Bu kararı başta Kerem olmak üzere herkesi üzer. Hatta parası olmadığı için kendisine acıyan Ece onu affetmese de gitmemesini ister. Mert; Ece'nin peşini bırakmayıp ona bu zor günlerinde destek olmaktadır. Kerem de Cansu'ya "Madem Ece senin tek arkadaşın ve onu kaybetmek istemiyorsun; o zaman onun için savaş" der. Cansu bundan etkilenir ve Ece'nin evine gidip kıza "Senden asla vazgeçmiycem. Kalbini kazanmak ve kendimi affettirmek için savaşıcam" der. Bölüm böylece biter.


23.07.2016

Yüksek Sosyete 5. bölüm özet. Uzaklaşmak istedikçe yakınlaşan çift Cansu- Kerem

Süreyya kızına attığı mesajla Cansu'nun eve döneceğinden emindir. Cansu eve gelir ama anahtarları geri vermek için gelir. Annesi bunun bedelini ödetmeyi planlamaktadır. Evden çıkışta Kerem ona mesaj atar ve parka çağırır. Ona kız arkadaşından ayrıldığını ve kalbinde başka biri olduğunu söyler.
Cansu oradan kaçar. Ece'nin yanına gelir. Nane limon kaynatıp konuşurlar.

Kerem babasına Şirin'den ayrıldığını söylerken annesi onları duyar ve oğluna çok kızar.

Süreyya'nın kocası onu geri kazanmak ama daha çok şirkette bir kararı imzalaması için eve hatta derneğine güller, gül yaprakları serer. Kadın kabul etmez. Sabah ise ilk iş olarak kızının bütün kredi kartlarını ve hesaplarını kapattırır. Ece ev sahibine yakalanınca "Öğrenciyiz biz. Kuzenim bana 1 haftalığına misafir geldi" falan diye yalan söyler. Epey bir uğraştıktan sonra kızları

Mert sabaha karşı eve gelirken babaannesine yakalanınca "Tam da işe gidiyordum. Sana da kahvaltı hazırladım" diye kıvırır. Babaannesinin Kerem'e övgü dolu sözlerinden rahatsız olunca Kerem'in kanına girip "Sen ben Cansu Ece bu haftasonu göl evine kaçıyoruz. Ben ortamı da kızları da ayarlıycam" diye ısrar eder.

Cansu'nun Kerem'den uzak durmasının nedenini Mert söyler. Kerem kızın bu karakterli davranışından daha çok etkilenir. Cansu ev için alacağı bir gardrobu alamayınca annesinin kartlarını kapattırdığını anlar. İkinci el başka bir şeyler alarak durumu kurtarırlar. Piknik için et alamsı gerekince cep telefonunu satıp daha ucuzunu alır.

Süreyya'nın oğlu Can şirkette ters gider kozmetik mağdurları davasında tazminatları ödemek taraftarıdır. Metin karısının gönlünü kazanmak için evlenme teklif ettiği restauranta götürür. Fakat restaurant yıllar önce kapanmıştır ama adam karısı için açtırtmış ve organizasyon yapmıştır. Süreyya tam etkilenmiş iken kapıda reddettiği araba ile Işıl'ı görünce daha da sinirlenerek oradan ayrılır.

Ece muhteşem bir piknikçi çantaları yapar. İki erkek onları sabah evden alır. Ece sofrayı hazırlayınca salata Cansu'ya mangal Kerem'e kalır. Mert ile Ece ise evi dolaşırlar. Ece yanlışlıkla elini keser. Kan görmeye dayanamayan Mert yine de ona ilk yardım yapar. Yemekte "Doğruluk mu cesaret mi?" oynarlar. Sorular ve cevaplar havada uçuşur. Havuzda oynanan deve güreşi sırasında Cansu boğulma tehlikesi atlatır. O an Kerem ile Cansu'nun yakınlaşma anıdır. Olayda bir tuhaflık sezse de Ece konunun üzerine gitmez ama dönüş için hazırlanırken keyfi de kaçmıştır.

Yukarıda unuttuğu bir şeyi almak için odaya tekrar girdiğinde Cansu ile Kerem'i konuşurken aşk itirafları yaparken bulur ve ağlayarak evden çıkar. Tam o çıkarken Cansu ise Kerem'e " Biz diye bir şey asla olmıycak. Bir daha bana böyle şeyler lütfen söyleme" demektedir. Ama Ece bunları duymaz ve ağlayarak  Mert'ten kendisini eve götürmesini ister. Kerem ve Cansu telefon çekmeyen bu yerde yanlız kalmışlardır.



14.07.2016

Yüksek Sosyete 4. bölüm özet. Kerem Şirin'den; Cansu ise evinden ayrıldı

Cansu; Ece'den gelen mesajla hemen Kerem'i parkta bırakıp gider. Giderken de "Bence sizde fazla kalmayın burada. Evleneceğiniz kızı bekletmeyin" der. Kerem ne olduğunu öce anlamasa da Mert'in Ece'ye Şirin'den bahsettiğini anlar. Mert ile dertleşirler. Mert ona "İki kızı da idare et. İkisine de şans tanı sonra yüreğinin tamam dediğiyle evlenirsin" der. Bu Kerem'in kafasına yatar ve Şirin'e bir şans vermeye karar verir. Sabah her şeyi ayarlayıp Şirin'i Garipçe'ye götürür. Fakat kız densiz densiz laflar eder ama sonrasında da yaptığını farkedip çocuğun annesine gidip ağlanır. "Hep o iş yerindeki kız kafasını karıştırıyor" der. Bu sefer kadın Kerem'in iş yerine gider. Kerem ve Mert'i  yanlış tanıdıkları için asistanın ilgilendiği kız Ece olduğu için ona kaynanalık yapar.

Bedia Çalhan da torununun işlettiği mağazanın raporlarına inanamaz ve gözleriyle görmek için kılık değiştirip mağazaya baskına gider. Ece ona Mert beyi öve öve bitiremez. İki kadın da Olivia'ya aynı anda gelir Mert ve Kerem çeşitli taklalar atarak olayı savuştururlar.

Cansu'nun ailesi hala metresden çocuk olayını atlatamamıştır. Karısı artık rüşvet istemiyorum diyerek daha önce aldığı takıları da o an kendisine aldığı son model arabayı da kocasına geri verir. O da gidip arabayı metresine verir.

Cansu'nun babası; abisine kozmetik bölümünü de devreder. Ancak daha öncesinde kozmetikte üretilen mallarda defo varmış. Bazı kullanıcılarda cilt problemleri yaratmış ama babanın durumdan malesef haberi vardır.

Cansu iş yerindeki Ece ile aynı evde kalmak istemektedir. Babası ile konuşur. "Şirkette hissem olmamasını kabul ederim ama Ece de kalmak şartıyla" der. Babası kabul eder, abisi de destek çıkar ama annesi olaya karşıdır. Ece'ye gitmiş olan Cansu'ya mesaj atar. "Eger eve dönmezsen seni mirastan da mahrum ederim" diye tehdit eder.

Kerem; Şirin ile konuşur ve onunla evlenemeyeceğini söyler. Kız lafı uzatıp "İş yerindeki kız yüzünden mi?" diyince "Evet" der. Şirin ağlıyarak çıkıp gider.



8.07.2016

Yüksek Sosyete 3. Bölüm. Cansu ve Kerem parkta 'Kimse Dokunmasın Bize'

Kerem ve Cansu iş yemeği çıkışında parkı gördüklerinde salıncakta sallanmak isterler. Cansu salıncağa oturur ve kızı sallamaya başlar. "Aslında hikaye şöyle; Herkes sevdiğinin kahramanı olmak ister. Herşey sevgiyle alakalı. İnsan sevdiğini arar herzaman. Yollarda, sokaklarda, evlerde, heryerde." Kerem; Cansu'ya soruyor "Nereye uçuyoruz" Cansu cevap olarak "Çok uzaklara; kimsenin bizi tanımadığı yerlere." Kerem gülerek "Emredersin kaptan" diyor.

Kerem de yan salıncağa oturuyor ve kıza bakıyor. Kerem iç ses "Cesaret akıl sustuğunda konuşmaya başlıyormuş. Şimdiye kadar hiç duymamışım sesini" Cansu iç ses "Durdurun dünyayı inecek var. Sus kalbim biri seni durdursun. Biri bu büyüyü bozsun."  Kerem "Kimse dokunmasın bize. Kimse bu büyüyü bozmasın" derken Cansu'ya Ece'den mesaj geliyor. "Mert'in sevgilisi varmış. Evleniyormuş"  Cansu şok olur. Büyü bozulmuştur. O ana kadar Kalben'in "Sadece" parçası çalıyorken aniden müzik kesilir. Cansu'nun yüzünün değişmesini Kerem de fark eder.



Kalben Sadece şarkı sözleri
Yatak boş,
Oda boş,
Ev boş.
Duvarlara vuran ışık
Yüzümde karanlık.
Yine mi sen,
Bayram günü gibi gelen?
Kaçamadım,
Külleri hala sıcak.
Kalbimi durdurup kaybolan bir tuzak
Oluyor
Her sokak.
Hiçbir şey istemedim,
Ne yatak ne oda
Ne de ev
Sen de birak her şeyi
Sadece beni sev.
Dizlerinde dizlerim
Boynunda ellerim
Boğulur gibi yeniden
Her gece her gece
Doğalım mı sevgilim
Doğalım mı sevgilim
Doğalım mı sevgilim
Azalırken azalırken
Kapılar ardında
Kaçtığım zamanlar
Boşvermiştim aslında
Yıkılırken kumdan kalelerim
Birer birer karşında
Zırhı paslanmış bir kahramn gibiyim
Hiçbir şey istemedim,
Ne yatak ne oda
Ne de…
Sen de bırak her şeyi
Sadece beni sev.
Dizlerinde dizlerim
Boynunda ellerim
Boğulur gibi yeniden
Her gece her gece
Doğalım mı sevgilim
Doğalım mı sevgilim
Doğalım mı sevgilim

3.07.2016

Yüksek Sosyete 3. Bölüm. Cansu'dan "Kime Diyorum"

İş yerinde düzenlenen yemekte Ece ayağa kalkıp "Arkadaşlar Cansu bir şarkı söyliycek şimdi.Hadi alkış. Benim için lütfen" diyip kızı kolundan tutup sahneye çıkarıyor Çalan parça Sertap Erener'in seslendirdiği "Kime Diyorum" parçası. Kerem gözlerini dikip Cansu'yu keyifle izliyor. Hatta bazı bölümlerde mahçup oluyor veya gülüyor. Ece bariz bir şekilde Kerem'e bakıyor ama Kerem sadece küçük bir hareketle onu geçiştiriyor. Mert de sürekli Ece'ye bakmaktadır. Ece sonunda Kerem'in yanına gidip "Ya Mert bey ne kadar iyi akıl ettim dimi? Ne kadar güzel bir gece oldu. Yalnız benim birazdan çıkmam gerek. Ya evim çok uzak, sokakta da lamba yok. Nasıl karanlık, nasıl korkunç." diyince Kerem "Ben seni bırakırdım ama bu tarafta bir işim var. sana taksi çağırayım ama istersen" diyince Ece "Taksi mi? Eksik olmayın sağolun. Şirketin önünden kendim taksiye binerim" diye hafif laf dokunduruyor. Kerem hiç oralı değil. "Tamam ozaman. İyi geceler." diyince Ece bayağı bozuluyor. O sırada Cansu da şarkıyı bitiriyor. Alkış kıyamet. Ece moralinin bozuk olmasını anlatıyor Cansu'ya ve çıkıyor. Mert arkasından bakıyor ve o da kalkıyor



Sertab Erener - Kime Diyorum

Niyetim yoktu sana bakmaya
Mecalim yoktu aşık olmaya
Hem biraz mahcup hem çapkın bariz
Bakmasan öyle vermezdim taviz

Bir bakışta yaktın erittin cümle tövbeleri
Bir gülüşte sildin o eski yaramın izlerini
Kendime bir daha şans diliyorum
Mutluluk istiyor aşk istiyorum

Bak aşk diyorum yanaş diyorum
Kime diyorum

Yüksek Sosyete 3. Bölüm. Mert Ece için söylüyor.. 'Seviyorum, Seviyor musun?'

Gece iş yerinde yapılan yemekte karaoke de var. Onun düzeneği kuruluyor. Ece bir süredir ortada olmayan Cansu'ya "Ne oldu ne dedi Mert bey?" diye soruyor. Cansu geveliyor "Birşey demedi. mutfak temizlenicekmiş de. İş yaptırdı yine. Cezam devam ediyor hala" Ece de inanıyor ve "Boşver ya. Geri döndün ya. Boşver" diyor. O sırada kıvırcık eleman "An itibariyle karaoke sistemimiz halka açılmıştır" diye anons yapıyor. "İlan-ı aşk etmek isteyenler, şöhret basamaklarını teker teker çıkmak isteyenler, yada yalnızca eğlenmek isteyenler." Mert Kerem'in yüzünün düşük lduğunu fark edip mikrafonu alıp sahneye çıkıyor. Şener Şen'in bir filminde kızı babası Münir Özkul'dan sahnede istediği bir Yeşilçam klasiği vardı. Ona gönderme yapıyor. Vecihi karakterinin seslendirdiği yıllar önce İskender Doğan'ın seslendirdiği "Kan ve Gül" parçası çalmaya başlar. Mert parçayı çok eğlenceli bir şekilde ve Ece'nin gözlerine bakarak söyler. Ece de sürekli hayır şeklinde hareketler yapar. Valla ben çok eğlendim :)



Kan ve gül,gülle diken aşkım ve sen 
Birbirine dönük sırt sen ve ben 
Bilmem anlatabiliyor muyum? 
Seviyorum,seviyor musun? 
Ağlıyorum,gülüyor musun? 
Özlüyorum,gidiyor musun? 
Sevdikçe,itiyor musun? 
Peki öyle olsun... 
Sarılıp öpen,ağlayıp gülen 
Sonra kaçıp giden 
Fırtınayla sakin gece,bir bilmece 
Bilmem anlatabiliyor muyum?

1.07.2016

Yüksek Sosyete 3. bölüm özet. Cansu Kerem'in sevgilisi olduğunu öğrenir

Geçen bölüm Cansu müşteriden özür dilemeyince Kerem onu işten kovmak zorunda kalır. İkisi de bu olay için üzgün olsa da yapılabilecek bir şey yoktur. Cansu eşyalarını toplarken internetten babasının gayrimeşru bir bebeği olduğunu öğrenin. Apar topar eve gider

Annesi elinde bebekle dernek toplantısını basan kadına şaşkınlıktan bir şey söyleyemez. Kerem'in annesi akşam yemeğine Şirin'i çağırıp sürpriz yapar. Babaannesi Mert'i "Şuan tam babanın holding başına geçtiği yaştasın. Bu başarı yetmez. Başkan olabilmen için daha çalışman lazım. O zaman bu dosyaları okuyup bütçe ve plan yapacaksın" diye direktif verir. O da soluğu Keremler de alıp ondan yardım ister. Mert de Şirin'i görüp şaşırır.

Cansu'nun annesi Süreyya odasına kapanır ve sadece kızıyla konuşup ona uğursuzlukla suçlar. Abisi ile dertleşir. Olivia da tezgahtar olarak çalıştığını ama bir sonradan görme yüzünden kovulduğunu söyler. Abisi kadını arayıp şikayetinden vazgeçmesini sağlar. Kadın da ertesi gün kızı işe geri alın demek için şirkete gelir. Kerem Cansu'yu arar ve işine geri döner. O gittiğinden beri üzgün olan Ece de mutlu olur. Kerem'e gider ve "şirket kurtuldu diye kutlama yemeği yesek mi" der. O da bütün şirketin katılacağı bir yemek düzenletir.

Süreyya o gün yapılacak müzayede için kendini toplayıp evden çıkar. Kadının bir planı vardır. Metres olan Işıl'a bu cemiyetin ona ait olmadığını ispatlamak.. Cansu kendisini işe aldırttığı için abisine teşekkür eder. Abisi ilk defa onun için birşey yapmıştır. Ece ona Kerem'e nasıl aşık olduğunu anlatır.

Dernek başkanı Işıl'ı arayıp davete çağırır. Ondan önce gelen Süreyya güzel bir konuşma yapar ve Iıl'ı kabul etmemelerini ister. Haberi basına sızdıran kadından ise Işıl'a bir vazoyu kendisinin çk istediği haberini fısıldamasını ister. Kadın gerçekten de ne oraya uygun giyinmiştir ne de müayedenin nasıl yapıldığını ne de antikanın ne kadar ettiğini bilmektedir.

Müzayede başladığında Süreyya ile kıyasıya ama komik bir arttırıma girer. Süreyya arttırımı kasten bırakır ve 140bin gibi bir fiyata 20 binlk vazoyu aldırtır. İş yerindeki yemek çok eğlenceli geçer. Kerem Cansu'ya, Mert Ece'ye, Ece Kerem'e bakmaktadır :) yemek çıkışı Kerem Cansu ile ilgilenip eve bırakmak ister. Cansu ise sadece parka kadar yürümesine razı olur. Çünkü arkadaşı Ece'nin aşık olduğu Kerem'e yakın davranmak istememektedir. Gece boyunca ona yakın davranmadığı için üzgün olan Ece'yi avutma görevi gönüllü olan Mert'e kalır. Mert ona "Bir erkek senin gibi bir kıza ilgi göstermiyorsa kesin hayatında başka biri vardır." der. Ve ona Kerem'in nişanlı olduğunu yakında evleneceğini söyler.

Bu haber parkta neşeyle sallanan ve gözlerini birbirlerinden ayıramayan aşıkların arasına bomba gibi düşer. Ece Mert zannetti Kerem'in sevgilisi olduğunu ve yakında evleneceğini mesaj olarak Cansu'ya atar. Mesajı okuyan Cansu şok olmuştur.


29.06.2016

Yüksek Sosyete 1. Bölüm. Cansu ve Kerem'in tanıştığı an.

Cansu kendi uğursuzluğu yüzünde restaurant kapandı zannederken Ece ona hayatının aşkını anlatmaktaymış. "Bir omuzları var. İki kişi sığarız yeminle." diyince Cansu kızın restauranttan bahsetmediğini anlıyor. Ece ona Kerem'in nasıl orayı kapatmaktan kurtardığını ballandıra ballandıra anlatıyor. Kerem'i kıza tarifini yazmam lazım "Boyu 2 metre, dudakları 2 kiraz, gözleri mercan, burnu lokum lokum. Yani böyle çikolata parçacıklı kurabiye gibi. Ya yank değil iki büyük marşmelov koymuşlar yanaklarına" Cansu da merak ediyor Ece onu elinden tutup çekeleyerek götürüyor. Sote bir yerden Kerem'i görmeye çalışıyorlar. Cansu onu görünce şaşırır ve elbetteki tanır. "Ben tanıyorum bunu. Mert Çalhan. Çalhanların tek varisi. Buranın sahibi." Ece "Hadi gidip teşekkür edelim" diye kızı çekiştiriyor. Kızda Kiralık aşktaki elma olayına gönderme yaparcasına yerlere elmaları döküyor ve biri çocuun ayağının dibine kadar geliyor. Kerem eğilip elmayı alıyor ve karşısında Cansu'yu görüp öylece dalıp gidiyor. Ece; Cansu'yu tanıştırıyor. Kerem elma olan elini uzatınca gülüşüyorlar.

26.06.2016

Yüksek Sosyete 2. Bölüm. Kerem Cansu'yu işten kovuyor.

Cansu içinden konuşuyor "Bir işaret istiyorum artık. Kim bizim aşığımız kim bizim celladımız" Bu sözleri söylerken kafasını çeviriyor ve Kerem ile gözgöze geliyor. Kerem de onu son bir kez daha müşteriden özür dilemeye ikna etmek için gelmekteydi. O da içinden "Ben ne birinin celladı olabilirim ne aşığı. Tek birşey olmama izin var bu hikayede aşkın celladı"

Cansu alaycı bir şekilde "Buraya kadar niye zahmet ettiniz Mert bey." Kerem bıkkın bıkkın "Konuşmamız lazım. Özür bekleyen müşterimiz yukarıda ofisimde" Cansu "O bizim müşterimiz falan değil. O buraya arkadaşlarına hava atmaya gelen sonradan görmemiz." Kerem uyarmaya çalışarak "Cansu bu iş ciddi. mahkemeye kadar yolu var" Cansu gülmeye başlar. "Yani utanmasanız diz çöküp yalvaracaksınız bana özür dileyeyim diye"

Kerem bu sefer başka koldan şansını deniyor "Ya senin bakman gereken bir ailen, vermen gereken bir kiran; ne biliyim ödenecek bir faturan falan yok mu? Bunları düşünsene hiç olmazsa" Cansu merakla "Niye sizi ilgilendiriyor bu mesele? Özür dilerim dilemem. Mahkemelik olurum olmam size ne? Hayır yani ne çıkarınız var beni burda tutmaktan?" Kerem bıkkın soruyor "Cansu son kez soruyorum. özür diliyor musun dilemiyor musun?" Cansu diklenerek inatla "Dilemiyorum" dediğinde Kerem "Çok üzgünüm" dediğinde Cansu hala durumun vehametinin farkında olmayarak "Niye? Size boyun eğmedim diye mi?"  Kerem başını iki yana sallayarak "ııı Seni bir daha burda göremiycem diye" dediğinde ancak Cansu durumu algılıyabiliyor "Nasıl yani? Kovuldum mu?" diyor Kerem başıyla onaylıyor ve "Malesef" diyor. Kız ile uzun bir bakışmaları oluyor ve bölüm bitiyor.

25.06.2016

Yüksek Sosyete 2. bölüm özet. Kerem Cansu'yu işten mi kovuyor

Şirin ile gittiği cafede elektrikler gidince Kerem içeri girip mum bulur ve orada Cansu ile karşı karşıya kalır. Ufak çaplı bir yangın çıkarırlar. Sonrasında ortalığı toparlamak için Şirin'i yollar. Beraber iyi zaman geçirirler. Cansu; Ece'yi arar ve ona uğrar.

Mert eve döndüğünde alkışlarla karşılanır. Bedia sultan ona hoşgeldin yemeği ve Olivia'daki başarısı için yemek düzenlerler. Kerem'i bu işi nasıl başardın diye sıkıştırırlar. O da Kerem'i arar ve "Gel sorulara cevap ver" der. Kerem mecburen gelir. Ancak masaya Kerem'in annesi servis yapınca çocuk biraz bozulur. Hele bir de misafirlerden biri annesini azarlıyınca masadan kalkar.

Süreyya kendisine gelen resmi kocasına gösterir. "Herşeyi sineye çektim. Bir çocuk eksikti" der. "Bebeği de annesini de göndereceksin" dese de kocası "Ela benim çocuğum" der. "Çocuğu kabul edicem ama birkaç hafta metresinle hiç konuşmıycaksın. Ne yüz yüze ne telefonla" diye şart koşar. Metres olan kadınla buluşur ve kocasının ona para yolladığını söyler.

Cansu ertesi gün masada "Yüksek lisansa başvurdum. Gelip gitmesi kolay olur. Ben kendi evime çıkmak istiyorum" der. Annesi kesin bir dille kabul etmez. Mert de Kerem'e "Eger benim yerimi alacaksan ona göre kıyafet ve araba kullanmalısın" der. Alışverişe çıkarlar. Aynı alışverişi Cansu da yapar ama o ucuz kıyafetler alıp normal görünme çabasındadır. Arkadaşı Ece kıyafetlerini gördüğünde "2. el kıyafet bu" diye yalan söyler. Kerem'in işe spor araba ile gelmesi Cansu'nun sinirine dokunmuştur.

Mert ise Ece'ye takılmıştır. Ece onu tersledikçe o da hırs yapmaktadır. Kerem kamyondan mal indirmede kolları sıvıyarak kıza yarıdm eder. Cansu bı iki Kerem arasında kalmıştır. Hangisine inanacağını şaşırmıştır. Markete gelen bir sonradan görme kadın Cansu'ya kabalık yapar, hakaret eder ve en son vurmak üzereyken ayağı kayıp kendi kendine düşer. Fakat Ece ve Cansu'dan şikayetçidir. Kerem karakola gelip kadınla konuşur. Kadın eger özür dilerlerse şikayetini geri alacaktır. Fakat Cansu "Ben suçlu değilim. Özür dilemem" der.

Süreyya oğlu ile konuşur. "Evdekiler bunu bilmesin. Bunun duyulmasına katlanamam" der. Süreyya'nın kocası Metin; karısına sözverdiği gibi Işıl'ın telefonlarına çıkmayınca Işıl çok kızar ve aldığı çeki yırtıp şirkete gider. Orada konuşamayınca müşterileri ile gittiği restauranta gider. Daha sonra dernek toplantısında Süreyya'yı rezil eder.

Kavga çıkaran müşteri mağazaya gelir ve "Eger o kız benden özür dilemezse bu markete dava açarım" der. Kerem son bir kez daha gidip Cansu ile konuşur. Özür dilemesi için neredeyse yalvarır. Kız inat edip özür dilemeyince mecburen kıza kendisini işten çıkardığını söyler.


18.06.2016

Yüksek Sosyete 1. bölüm özet. Cansu ve Kerem tanışıyor

Kerem zengin bir aile olan Çalhanların yanında çalışan bir çiftin oğludur. Hem ailedendir hem değildir. Hem çocuklarına kardeştir hem de onun yancısıdır. Bu durumdan artık sıkılmıştır. Garipçe diye bir yerde toprak alıp orada bahçıvanlık yapan babasından öğrendiklerini üretme planları vardır.

Cansu; Koran ailesinin en küçük ferdidir. Ve nedense annesi tarafından sevilmemekte hatta uğursuz kabul edilmektedir.

Çalhanların oğlu o gün Amerika'dan dönmektedir. Kızın annesi ve çocuğun babaannnesi tarafından Cansu ile bir buluşma ayarlanır. Kız da çocuk da bu buluşmayı istememektedir. Mert; kızla buluşmayı istemediği için Kerem'e "Sen buluşmaya git ve münasip bir dille benim buluşmak istemedimi söyle" der. Kerem de ona planlarını ve işi bırakmak istediğini anlatır.

Cansu; Mert'in kendisini beğenmemesi için yolda gördüğü bir çiçekçi kızın kıyafetlerini giyer. Kerem otoparkta kızın kıyafet değişimi görür ve hoşuna gider. Kerem cafeye gider oturur. Ama garson kız ilgisiz ve ukaladır. Ona biraz sert çıkar. Tam garsona görevini hatırlattığı anda Cansu onu görür ve ukala bir zengin çocuğu ile buluşacağını düşünüp vazgeçer. Kerem; Mert'i arayıp "kız gelmedi" der. Mert de babaannesine "Bekledim gelmedi" der. Kadın çok sinirlenir.

Cansu ordan çıkıp gittiği bir cafede ki falcı ona Kerem'i tarif eder. "Onu bulmak için önce mutlu olacağın yeri bulmalısın sonra o seni bulucak. O yeri ise işaretleri takip ederek bulabilirsin" der. Kız orda burda dolaşırken sürekli önüne bir doğal ürünler satan marketin eleman aradığına dair ilanı çıkar. Kız oraya gider ve işe alınır.

Cansu'nun annesi Süreyya; güzellik merkezinde kocasının metresi ile çıkar. Çok kızan kadın eve döndüğünde kocasına "Ya o ya ben. Yoksa boşanırım" der. Kocası da "Herşeyi bırakıp gidersen olur." der. Kadın bozulsa da bunları bırakıp gidecek değildir.


Mert okuldan döndüğünde şirketin başına geçeceğini sanmaktadır. Ama babaannesi "doğal ürünler satan marketi düzelt, çalışanlarının gözünde saygınlık kazan, sonra şirketin başına geç" der. Mert bu market için de Kerem'den yardım ister. "Bir git bak; düzeltilecek şeyleri söyle" der.

Cansu markette Ece isminde bir kızla tanışır. Kız ona yardım eder, iyi davranır. Tam o sırada markete Sağlık Bakanlığından teftişe gelirler. Yetkili kişi konuya vakıf değildir. Müdür yoktur. Depo ve mutfak kötü haldedir. Tam o sırada içeri giren Kerem herşeyi halleder ve marketi kapanmaktan kurtarır. Elemanlar kendisine minnet ve saygı duymaktadır.

Bu sırada Cansu ve Kerem tanışır. İlk görüşte aşık olurlar. Cansu arkadaşına onun Çalhanların tek varisi Mert olduğunu söyler. Haber kulaktan kulağa yayılır. Bu haberi mağazaya giren Mert de duyar. İşi bırakmadan önce Kerem'den 1 aylığına yerine geçmesini mağazayı düzeltmesini ister. Karşılığında o alacağı toprak için para verecektir. Kerem kabul eder.

Mert'in babaannesi Bediha hanım vakıf toplantısında Cansu'nun annesini biraz küçük düşürür çünkü kızı torunu ile buluşmaya gelmemiştir. Kadın bunun acısını Süreyya'dan çıkarır. Süreyya eve döndüğünde kızını tokatlar ve kavga ederler. Kız evi terk etmek niyetindedir. Cafede arkadaş olduğu Ece'yi arar ve ev bulmak istediğini söyler.

Süreyya'ya metres olan kadın bir video gönderir. Kocasının çocuğunun görüntülerini yollar. Kadın şok olmuştur. Kerem'in annesi oğlunun Şirin diye bir öğretmen ile buluşmasını ve evlenmesini istemektedir. Kerem kızla buluşmaya gider. Tam o sırada elektrikler kesilir. Kerem mum almaya gittiğinde Cansu ile karşılaşır. Onun inandığı bir lafa göre "Eger biri kaderin ise 3 kere karşına çıkarmış bir günde".. Otopark, market ve bu cafede karşılaşmaları Kerem'in aklına bu fikrin düşmesine sebep olmuş olur.