Star TV'nin Cuma akşamları ekrana gelen sevilen dizisi
İstanbullu Gelin 52. bölümde yine oldukça önemli gelişmeler oldu. Geçen bölümün sonunda
Osman'la nikah masasına oturan
Burcu "Hayır istemiyorum" diyerek herkesi şaşırtmıştı. Yeni bölüm de orada başladı. Burcu kalkıp gitti, herkes şaşkın, Osman perişan.
Burcu,
Osman'ın kendisini sevdiğini, ama aşık olmadığını, bu yüzden de nikah öncesi bir tereddüt yaşayıp sonradan geldiğini anladığı, bildiği için son anda vazgeçmiş evlemekten. Kendini kandırmaktan vazgeçmiş bir anlamda. Bunu, Osman'a da söyledi; "Seni çok sevdim, çok seviyorum, ama iki kişilik sevemem" dedi. Doğru karara ne denir. Üzücü ama doğru. Sevgi zorlayarak olan bir şey değil ki.
Burcu'nun annesi
Siren de bunu iyi biliyor, çünkü kendisi de zamanında
Garip tarafından hak ettiği gibi, istediği gibi sevilmemiş. Bu açıdan, kızına karşı çok anlayışlı ve destekleyici davranabiliyor.
Tabii, kız ve erkek tarafları arasında gerginlik kaçınılmazdı ve oldu da. Siren ile Esma Hanım, anneler olarak birbirleriyle dalaştılar. İşin kötüsü, Esma ile Garip'in arası da bozulacak gibi oldu. Bu esnada devreye hiç beklenmeyecek bir kişi girdi, İpek. Esma Hanım'ın gözüne tekrar girmek veya kendsini düzeltmek arzusuyla, hangisi olursa olsun, iyi birşey yaptı, kırk yıllık aşıklara birbirlerini dinleme fırsatı verdi. İpek'in söylediklerinden etkilenen Garip, Osman'ın evine gitti, hem Osman'la hem Esma'yla konuşmak için. İyi de bir konuşma oldu.
Bu arada, Boran Jet'in ilk seferleri için bütün hazırlıklar tamamlandı.
Faruk, Fikret'e onunla guru duyduğunu söyledi. Bu, abisinin gölgesinde ezildiğini hisseden kardeş için çok önemliydi. Tabii bu arada Boranlar, yaklaşan tehlikenin farkında değiller.
Süreyya ise Gözde'nin şirketi ile çalışılmasına duyduğu öfke yüzünden hem kendisini hem Faruk'u hırpaladı. Bu arada olan en güzel şey, Senem teyze ve Akif'in bebeklerinin doğumuydu. Cihan koydular adını, Süreyya'nın babasının adı. Duygusal anlardı.
Adem'in terapi süreci ve iç hesaplaşması devam ediyor. Güven ve iyimserlik konusunda büyük sorun yaşayan Adem, Boranlarla da bir adım ileri bir adım geri ilişkisini sürdürüyordu, onlara karşı eskisi kadar kötü şeyler hissetmiyordu, ama yine de korkunç planını uygulamaya koymaktan vazgeçmedi. Terapinin de kendisine verdiği içgörü sayesinde annesiyle hastanede yaptığı konuşmanın ardından asla tahmin edemeyeceği bir olay geldi. Reyhan, arkasında ademe yazılmış bir mektup bırakarak intihar etti. Bozuk pskilolojisinin etkisiyle yıllarca biriktirdiği kin ve öfkesini kustuğu satırları yazdıktan sonra, zaten hayatını düzeltme çabası içinde kıvranan oğlunu, taşıyamayacağı bir yükün altında bırakarak gitti.
Aradan üç hafta geçi, Boran Jet uçuşlara başladı, herşey yolunda gidiyor. Bir akşam aile oturma odasında toplanmış yemeğin hazırlanmasını beklerken sohbet ediyordu. Evin kahyası Nurgül tedirgin bir şekilde
Fikret'i çağırdı.
Faruk ile kardeşi bahçeye çıktıklarında kapıda polisleri gördüler. Fikret hakkında tutuklama kararı çıkarılmış. Çünkü Boran Jet'in Londra seferinde uçakta saklanmış uyuşturucu bulunmuştu.
