Comments

{getPosts} $results={3} $type={comments}

17.07.2016

Tatlı İntikam Pelin Sinan'a söylüyor. 'Her Şey Bitmedi Bitemez'

Pelin'in evinde kareoke sistemi kurulmuş. Tolga Pelin'e kendini affettirmeye çalışıyor. Ve kızın en sevdiği şarkı olan Rana Alagöz'ün yıllar önce seslendirdiği "Her Şey Bitmedi Bitemez" parçasını söylemeye başlamıştı. Tam o sırada Pelin'den borç istemeye zar zor ikna olmuş Sinan girer. Kız şarkıyı söylerken geri döndüğünde Sinan ile karşılaşır ve parçayı çocuğun gözlerine bakarak söyleyip biirir. Alkışlardan sonra Pelin Sinan'a doğru gider



yıllar gibi geçti günler 
çok sevmişim seni eğer 
neden ayrıldık bilmiyorum 
nolur geri gel artık yeter 

unutmak zor geçenleri 
sevgi dolu o saatleri 
çıldırırdım belki sevinçten 
birgün bana dönsen geri 

herşey bitmedi bitemez 
aşkımız kalmasın yarım 
mutlu günler geri gelsin 
nolur hiç ayrılmayalım *2 

sevmeseydim keşke seni 
kahretmezdim günlerimi 
ama aşkta gurur olmaz derler 
yalvarırım affet beni 

unutmak zor geçenleri 
sevgi dolu o saatleri 
çıldırırdım belki sevinçten 
birgün bana dönsen geri 

herşey bitmedi bitemez 
aşkımız kalmasın yarım 
mutlu günler geri gelsin 
nolur hiç ayrılmayalım *2 

No: 309 dizis 6. Bölüm. Onur bir kez daha Lale’yi kıskanıp, kurtarıyor

Onur ve Lale Ağva da tatildeyken Onur sipariş vermek için uzaklaşmıştı. Lale'yi bir genç görüp tanır ve seslenir. lale pek memnun olmasa da selam verir ve yanına gider. Çocuk nun birkaç yıl çıktığı ve evlenme teklif edeceğini düşündüğü eski sevilisidir. Fakat çocuk ondan ayrılmış başka bir kızla
 2 ay çıkıp ona evlenme teklif etmiştir. Lale'yi sürekli küçük görmekteymiş ve Lale bu duruma bozulmaktaymış. Bu konuyu sarhoş oldukları gün Onur'a anlatmış. Onur sipariş için gittiği yerden dönüşte çocuğu görür ve adından o çocuk olduğunu anlayıp konuşmalarını bir süre dinler. Çocuk Lale'ye "Hala annenle mi çalışıyorsun? Kariyerinde çok ilerlemişsin :) Ben çok büyük bir hukuk firmasına girdim. Hatta Türkiye'nin en büyüğü. Özel hayatında ne var ne yok. Hala bekarsın galiba" falan diye konuşup kızı yine küçümsemektedir

Onur daha fazla tahammül edemez ve Lale'nin yanına gider. Çocuk onu görünce şaşırır ve ciddileşir. Megerse Ersin denen çocuk Onur'un çalıştığı danışmanlık firmasında avukat olarak çalışıyormuş. Onur bey ile de hep tanışmak istiyormuş. Lal'ye döner ve "Sen nereden tanıyorsun Onur beyi Lale?" diye sorar. Kızın cevap vermesine fırsat vermeden Onur Lale'nin elini tutuyor ve "Lale benim nişanlım" diyor. Çocuk çok fena şaşırıyor. Onur çocuğu görmezden geliyor pek ilgilenmiyor ve kıza göz kırpıyor. Lale de mutlu

Aşk Laftan Anlamaz 4.Bölüm Sonu. Hayat ve Murat birbirini kıskanıyor, kıskandırıyor

Cenk yalan söyleyerek Hayat'ı gölün kıyısına getirir. Murat da Hayat'ı merak ederek onları aramaya çıkar. Hayat Cenk'e ters davranır. Saçına dokunmak istediğinde elini itip "Mesafeyi korursak sevinirim" diye çemkirir. Cenk "Çok sertsin sen. Çok da tatlısın" Hayat dönmek istese de çocuk önüne çıkar. Çocuk onu ikna etmek için epey dil döker ve şans ister. Kızın istemeyeceğini anlayınca göle doğru bakıp "Hayat. O ne oradaki ya" diye o tarafa bakmasını sağladığında kızı belinden tutup kendine doğru çeker. Tam o sırada Murat onları o vaziyette görür ve bozulur. O gittiğinde ise Hayat çocuğa tokatı yapıştırıp "Sen beni ne sanıyorsun?" diye bağırmaktadır. Sinirle oradan ayrılır.

Murat partiye döner.Didem hemen yanına gidip "Sana odanı göstereyim istersen. Gecenin sonuna kadar kalmak zorunda değilsin" der. Tam o esnada Hayat içeri girer. Murat ile bakışırlar. Murat biraz önce gördüğü manzaranın etkisiyle intikam amaçlı Didem'in elini tutup "Göster hadi" der ve onu çeker. Didem bile olaya şaşırmıştır. Murat giderken Hayat'a bakış fırlatır. Hayat ise gözlerinde o hayal kırıklığı arkalarından hareket edip bakmaya devam eder. İkili beraber odaya girerler. Hayat ise bir yere dayanarak ağlamaklı kalakalır


Tatlı İntikam 6. Bölüm. Sinan ve Pelin mısır patlatıyor. Ayla Çelik - Bağdat

Pelin Sinan'ın evinde mutfakta kapağı olmayan bir tencerede mısır patlatıyor. Kiralık Aşk'ın ilk bölümlerinde Defne Sinan'a onun evinde yine böyle kapaksın mısır patlatmıştı hatırlarsanız. Pelin tek tek patlayanları durdurmaya çalışıyor ama kapağı kapatmak gerektiğini düşünemiyor. Sinan'a sesleniyor. Eline aldığı tasla onları yakalamaya çalışıyor. Mutfağa gelen Sinan manzarayı görünce gülmeye başlıyor. "Napıyorsun Pelin?" diye sorunca Pelin "Mısırları tutmaya çalışıyorum görmüyor musun?" Sinan cool bir tavırla aldığı kapağı kapatıyor ve "Kapağını kapatmayı denedin mi?"  diyince Pelin durup ne diyeceğini düşünüyor ve çok da biliyormus gibi "Kapağını kapatınca çok da gevrek olmuyor mısırlar ben sevmiyorum" diyor. Sinan "Doğru söyle kapağı görmedin dimi?" Pelin de gülerek "Aman tamam be görmedim" diyerek gülmeye başlıyor. "Ama böyle çok daha eğlenceli oluyor kabul et" Sinan "Güel. O zaman senin yaptığın gibi yapalım" diyip kapağı açıyor. plin "Hayır hayır Sinan dese de ikisi de ellerine aldıkları kupa ve taslarla mısırları yakalamaya çalışıyorlar. Mısırların değdiği yerleri yanıyor. Bu sırada Ayla Çelik'in "Bağdat" şarkısı çalıyor arkada. Çok da eğleniyorlar.

Film seyretmek için gerekenleri sehpaya taşıyorlar. Yumuşak peluş bir battaniyeyi dizlerine koyup seyretmeye başlıyorlar


Ayda Çelik - Bağdat şarkı sözleri
Yine seni sevmekten başka
Hiçbir şey yapmadım bugün
Eni konu çaldı telefonlarım
Boşver bakmadım bugün

Ne gazete okudum ne de bi haber
Derdi yasakladım bugün
Kaç öpücük olmuş inanamazsın
Aşkı hesapladım bugün
Dün geceyle tam 3 ay 1 gün

Ben dünyanın en büyük aşığı olabilirim
Ben koynunda 100 sene 1000 sene durabilirim
Ben Leyla’ı Mecnun’u Ferhat’ı Aslı’yı
Kerem’i bilmem ama
Bağdat’ı iki gözüm kapalı bulabilirim


Çilek Kokusu 23. Bölüm. Burak; Aslı'ya 'Karım Olur Musun?' diye soruyor


Aslı havaalanı yolunda bir taksinin içinde. Hemen arkasında Burak ona yetişmeye çalışıyor. Taksiyle yanına geliyor; camdan kafasını çıkarıp sesleniyor. Taksici kıza soruyor "Tanıyor musun abla durayım mı?" Aslı "Hiç tanımıyorum. Devam et" Burak olanca sevimliliğiyle bağırıyor. "Aslı seni seviyorum" Aslı da camını açıp "Ya ne yapıyorsun sen? Bırak peşimi? Bitti diyorum bırak peşimi" diyor. Burak kızgın "Aslı" diyor. Kız cevap olarak kafasını içeri sokup camı kapatıyor. Burak taksiciye "Kes abi kes kes kes" Taksinin önünü kesiyorlar. Aslı iniyor "Ne var? Ne istiyorsun?" Burak cevap veriyor "Ne istediğimi biliyorsun. Sadece seni istiyorum" Aslı çemkiriyor "Burak. Uçağı kaçırıcam" dediğinde Burak "Aslı. Ölürümde seni o uçağa bindirmem. Anla beni. Sana olan sevgimin büyüklüğünü anla artık. Bunu ailem bile anladı. Ve artık ilişkimize onay veriyorlar. Bir daha asla yalan yok" Kız sonunda susunca Burak gülümseyerek cebinden yüzük kutusunu çıkarıyor ve diz çökerek "Sen benim başıma gelen en güzel en tatlı en huysuz en inatçı şeysin. Sen benim diğer yarımsın. Hayatımın anlamısın. Aşkımsın. Aslı Koçer karım olur musun?" Aslı'nın gözleri dolar sonra "Evet. Evet" diyerek çocuğun boynuna sarılır. 


16.07.2016

Kanıt Ateş üstünde 1. bölüm özet. Kaan ve Rüzgar'ın kardeş olmadıkları ortaya çıkar

Kaan ve Rüzgar yetimhanede büyümüş iki kardeşler. Kaan geçmişlerini anlatır. Babası Ekrem amca diye bahsettiği birinin yanında çalışıyormuş. Bir gece adamın karısı Esma teyze ile babası çocukları da alıp kaçmaya kalkmışlar. Çocuklardan biri Ömer olan baba ile kalmış.

Büyüdüklerinde Kaan komiser olmuş küçük kardeşi Rüzgar ise polisiye romanlar yazan biridir. Bir gün büroya Amerika'dan gönderilen bir bayan komiser gelir. Tolga, Arif, Melis, Nazlı'den oluşan bir ekipleri vardır. Gelen anonsla Kaan biraz da show yaparak duruma müdahale eder. Onun bu kural tanımaz halleri Asya'yı gıcık etmiştir. İkisi de ön yargıları ile diğeri ile çalışmak istemez

Asya şehit olmuş babası gibi polis olmayı seçmiştir. Küçük bir kız kardeşi ve okulu bırakmış yaramaz işlere bulaşmış Ozan isimli bir erkek kardeşi vardır.

Rüzgar bir küs bir barışık sevgilisi Bilge ile buluşmak için teknesine gider. Bir daha da telefonunu açmaz. Ertesi gün Sarıyer limanında Rüzgar'ın teknesinde bir ceset bulunur. Olay yerine giden Kaan; adamın Rüzgar olmadığını görünce sevinir. Kardeşine ulaşmak için evine gider ve Asya ile tanışır. Muhsin isimli kişinin öldürüldüğünü öğrenir. Kimsesiz biridir ve Rüzgar'ın teknesi ile ilgilenmektedir. Rüzgar'ı merkeze götürürler. Sevgilisi çocuğa sinirli olduğundan geceyi onunla geçirmediğini söyleyince nezarete atılır.

Soruşturma kapsamında teknede bulunan bir fiş ile bir gece önce bir bara gidildiğini öğrenerek oraya giderler. Barmen Muhsin'i ve Rüzgar'ı teşhis eder. Rüzgar'ın anlattığına göre Muhsin bir eskort kıa tutulmuş; ona açılmak için o bara gitmiş. Rüzgar da onu yalnız bırakmamak için onun yanındaymış. Orada bulunan ve kaçmaya çalışan birini tutuklarlar ama bir delil olmadığı için serbest bırakırlar. Rüzgar karanlıktan korktuğu için abisi de onun yanına gider.

Teknede alınan DNAlar karşılaştırıldığında Kaan ile Rüzgar'ın kardeş olmadıkları ortaya çıkar. Baş komiser Kaan'a söylediğinde o zaten bildiğini söyler. Rüzgar ise durumu bilmemektedir.

Ozan yaramaz tiplere borçludur. Adamlar onu tehdit etmektedirler. Ablası da Amerika'dan geldiği gibi onu kontrol altında tutmaya çalışmaktadır. Adamlar onu kıstırdığında ablasını arar. Kaan ile gelip onu kurtarırlar ve bir süre Kaan da kalmasına karar verirler.

Yapılan soruşturmada escort kızı bir iş adamının dövdürdüğü ortaya çıkar. Muhsin de o kıza yardım etmiş. İş adamıyla görüşmeye giderler. Kaan oradan bir resim çalar. Bilge 1 gece sonra ortaya çıkıp Rüzgar ile olduğunu söyler. Temize çıkan Rüzgar dışarı çıkarken Bilge'yi yanlış ifade vermekten nezarete attırtır.

Yapılan araştırma sonucunda ve escort kızı sıkıştırdıklarında olay çözülür. Escort bu iş adamına gitmiş. Çantasının üzerine döktüğü bir şeyi silerken içindeki paraları gören kıza sarhoş olan iş adamı dayak atar. Kız kaçarak kamaraya saklanır ve Muhsin'i arar. Rüzgar'ın teknesi ile gelen Muhsin'i işadamının adamları dövüp denize atarlar. Çıkmaya çalışan adamın eline basıp elini kırarlar. Yapılan sorgulamada suçlarını itiraf ederler. Olay böylece sonuçlanır.

Ölmek üzere olan Ekrem bey oğlu Ömer'e annesi ve şöförle ilgili olan gerçekleri itiraf eder. Oğlundan kardeşini bulmasını; Dna ile araştırmasını eger kardeşi değilse icabına bakmasını kardeşiyse sahip çıkmasını vasiyet eder.

Tatlı İntikam 5. Bölüm. Tavuk kovalarken öpüşüyorlar. Yalın - Herşey Sensin

Pelin ve Sinan'ın arabası çamura saplanmış onlarda mecburen yeni evli bir karı kocanın evinde geceyi geçirmişlerdi. Sabah kadının elindeki tavuğu sevmek isteyen Pelin daha eline alır almaz tavuğu kaçırır. İkili tavuğun peşinden koşmaya başlarlar. Tabi ki hemen yakalayamazlar. En son dahiyane bir fikirle hayvanı ortalarına alıp birbirlerine bakarlar ve Sinan eliyle 1 - 2 - 3 yapar ve ikisi aynı anda saldırır. Yine başarısız olurlar ama yüzleri birbirine o kadar yakın olunca gözler buluşur ve uzun uzun bakışırlar. Tam kalkmaya davrandıklarında ise kazayla dudakları birbirine değer. Kazayla öpüşürler. Sonrasında da bakışmayı sürdürürler.



Koydum sevinçlerimi önüme 
Baktım hepsi sensin 
Yazdığım şiirlerin her hecesi 
Üzüldüğüm tüm filmler 

Yıpranmamış hayatlar 
Büyük hüzünler bekler 
Her işte bir hayır 
Bu işte hepsi sensin 

Şimdi senden vaz mı geçmeli? 
Masal olup yola devam mı etmeli? 
Ben kalpten sorumlu, aşka sorunluydum 
Anladım herşey sensin

Rengarenk dizisi 2. bölüm özet. Can; Renk Duygun'u hatırlamıyor

Karşıyaka basket maçında kameralara yakalanan Renk'in gerçek kimliğini öğrenen Can çok fena trip atar. Magazinci Fırat'da maçtadır ve ikilinin peşine düşer. Aras da maça gitmek ister ama menejer "Saadet şuan gitme bir yalan bulalım Renk geldiğinde onu ikna etmen lazım" der.

Can bu kaçma kovalamaca sırasında sürekli Renk'e yüklense de sonlara doğru onu anlar. Ancak ilk eşiyle yaşadıkları yüzünden yalana karşı olan kesin tavrı ile bir daha görüşmeyeceğiz der. Renk otele döner ama filmi bıraktığını söyler. Can kız kardeşi ve arkadaşları ile telefonda konuşup onlara da yüklenirken bir araba çarpar. Hastaneye kaldırılır. Kendine ilk geldiğinde ingilizce konuşur sonra kendine geldiğinde Renk'i değil Zeynep öğretmeni hatırlar.

Can'ın annesi Refika eşiyle; bütün gün Can'ın evini temizler. Oğlunun kaza haberini aldıklarında hastaneye koşarlar. Arkadaşları Can ile konuşurken veda eder gibi konuştuğunu söylediği için çocuğun intihar ettiğini düşünürler. Can uyandığında Zeynep'i sorduğunda Can'ın kız kardeşi Derin; Renk'i arar. Can'ın kaza yaptığını söyler. Kız senarist ve yardımcı yönetmen kız ile beraber hastaneye koşar.

Yapımcı zeki ve oyuncu Pars da aynı hastanededir. Renk; Can'a yalan söylemek istemez ama doğruyu da söyleyemez. Derin yardımcı yönetmene Pars'ı sorar. O da bayağı kötüler ama cafeterya da onunla çarpışırak tanışırlar. Can hastaneden çıkıcam diye tutturur. Renk ile tam çıkarlarken bir taraflarında yapımcı bir taraflarında magazinci Fırat öylece kalakalırlar. Renk; Can'a fark ettirmeden oradan nasıl kaçacağını bilemez bir halde durur.

15.07.2016

Seviyor Sevmiyor 4. Bölüm özet. Yiğit Deniz'in puzzle'ını düşürüyor

Geçen bölüm Yiğit şirkete yakın bir cafe de Pırıl ile karşılaşmıştı. Oraya gelen Deniz durumu görünce ortalıktan kaybolur. Yiğit'i arayıp patronun çağırdığını söyleyerek kurtulur

Yiğit şirkette yapılan çalışmaların hiçbirini beğenmez. Tuna'nın daha rahat bir ortamda çalışsak diye yaptığı öneriyi de tersler. Akşam spor salonunda İrem ile karşılaşır. Babası ile konuştuğu için irem'in keyfi yoktur. Berber yürüyüşe çıkarlar dertleşirler sonrasında basket oynarlar.

Yiğit 20.yıl sayısının kapağını ünlü fotoğrafçı Cengiz Tarhan'a çektirtmek için randevu alır. Tuna'nın azizliği sayesinde Yiğit'i havaalanına götürme işi Deniz'e kalır. Yolda defalarca kez nereye gideceksiniz diye sormasına rağmen Yiğit'ten cevap alamayınca Sabiha Gökçene gider. Sonra kestirme ve boş diye girdiği yolda trafik olunca gene Yiğit'in acımasız eleştirilerine hedef olur. Randevuya 55 dakika geç gider. Fotoğrafçı onun tarzını duymuştur ve ona tavırlı davranır. Deniz içeriye girip konuşmaya dahil olur. Adam onu komik bulur ve olayı kabul eder.

Yiğit ona kızar ve epey ağır konuşur. "Sana acıyorum falan" der. Deniz de ona "Asıl ben size acıyorum" diye karşılık verir. Deniz akşam Tuna ile beraber köfte yemeye gider. Hindistandan gelen bozuk bir çayı içince sarhoş gibi olur. Yiğit'i arayıp epey bir saçmalar. Aslında kim olduğunu tam söyleyecekken sadece "Pis herif" demekle yetinir.

Ertesi gün Yiğit bu olayı yüzüne vurmaz. Zaten birgün önce de o Deniz'e haksız yere yüklendiğinin farkındadır. Çünkü konsatre olduğunda kızın hangi havaalanı dediğini duymamıştır. Yiğit şerefine bir pati düzenlenir ama Yiğit katılmaz. İçtiği bir hap yüzünden asansörlerin orada bayılır. Tuna onu sırtında taşır ve Deniz'in yardımıyla kaldığı otel odasına bırakırlar. Deniz buzdolabında sudan başka birşey olmadığını görüp çocuk için üzülür. Çıkışta Tuna'nın kendine yaptığı bir şakaya kızar. Çocuk kardeşime benzettiğim için diye açıklama yapar ama Deniz ona "Git kardeşine yap ozaman o şakayı" der. O zaman öğrenir ki Tuna'nın kardeşi 6 yaşındayken ölmüş

Deniz telefonunu odada bıraktığını fark eder. Kart odada olduğundan kapının şifresini Yiğit'in bilebileceği bir tarih girerek bulur. İçeri girdiğinde yarım olan puzzle tablosunu görür. Yiğit'in ona seslenmesi ile panik olan Deniz tabloyu düşürür.

Aşk Laftan Anlamaz 4. bölüm özet. Murat Hayat'ı kıskanıp Didem ile odaya çıkıyor

Hayat tam "Ben düşündüğüm kişi değilim" diye olayı anlatacakken gerçek Suna onu arar ve "Çabuk eve gel. Didem burda" der. Didem'e de "Ben Hayat'ın kuzeniyim isimlerimiz aynı" der. Hayat Murat'tan ayrılmak için babasının rahatsızlandığı yalanını söyler. Didem; Hayat'tan özür dilemeye geldiğini söyler. Hayat da evden bir an önce gitsin diye kabul eder.

Didem evden çıkınca Cenk diye birini arar ve onunla buluşur. Murat eve geldiğinde Doruk ile karşılaşır ve ondan Hayat'ın babasının değil hasta evde bile olmadığını öğrenir. Kafası karışır çünkü Hayat yalan söylemiştir. Hayat ise eve geldiğinde Fadik teyzesi onu fena fırçalar.

Ertesi gün Sarte Tekstil; Didem herkese fazla iyi davrandığı bir güne uyanır. Herkes çok şaşkındır. Cenk isimli manken çocuğu Hayat'ı tavlaması ve ayağının altından çekmesi için yardım ister. Bu arada Hayat'ın yalanını öğrenen Murat kıza kötü davranmaya başlar. Tuval tarzını beğenmediği Hayat'a Doruk, Didem ve Cenk'in önünde elbiseler giydirip birinde karar kılar. Toplantı sırasında Murat'ın babası; Hayat'a babasıyla akşam beraber olduğunu bilip bilmediğini sorar. Toplantı sırasında abisi Doruk'a bir consept işinde beraber çalışmayı teklif eder.

Hayat işte Murat ile konuşamayınca evine gider. Yemeği hazırlamaya yardım ederken üst tarafı çıplak olan Murat'la çarpışır ve ondan etkilenir. Yemek sırasında Hayat yalanını Didem'in gelişine bağlar ama Murat yine de yalanı kabul etmeyeceğini belli eder ve hakarete varan laflar eder. Hayat ağlayarak gider. Kızlara olanları ve duygularını anlatır.

Ertesi gün Doruk abisi gelmeden bir sözleşmeyi imzalamak için şirkete gelir. Annesi ise abisi ile arasını bozmak için sözleşmede eksiklik bulur. Toplantıdan hemen önce Murat'ın haberdar olmasını ve Doruk'un yönettiği toplantıyı basmasını sağlar. Murat biraz sert bir müdahale yapınca Doruk sinirlenir ve abisi ile tartışırlar. Toplantıdan hışımla çıkan Doruk'u Hayat yalnız bırakmaz ve dertleşirler. Hayat ne söylerse söylesin Doruk yumuşamaz.

Tuval de akşam Murat'ı dinlemek için evine gider. Murat'ın dikkati dağılması için ertesi gün için çekim için program yapar. Annesi Doruk'u gaza getirmeye çalışır ama sabah babaannesi onu biraz yumuşatır. Ertesi sabah çekim için uzak bir yere giderler. Kardeşiyle yaptığı kavgaya duyduğu üzüntüden Murat'ın gastridi tutmuştur. Hayat ona yaptığı sandivici ve ilacı verir. Bu konuda biraz inatlaşsalarda ağrıları yüzünden Murat kabul etmek zorunda kalır.

Şöför Kerem; İpek'in kimlik bilgilerinden muhasebeci arkadaşının yardımıyla iş yerini bulur ve önünde bekler. Arabasını çektirtip tamir ettirtir. Ertesi gün Aslı ile gittiği Avm'nin önünde bu seferde güvenlikteki kadının yardımıyla yine onu bulur. Bütün gün onların yanında dolaşır. Seyyar çekirdekçi bile İpek'i Kerem'in yavuklusu olarak tanımaktadır.

Çekim için gidilen yerde Didem doğum günü kutlaması için herkesi ikna eder. Hayat da Doruk'u arayarak "Abin de kötü gel" dese de Doruk kabul etmez. Murat da onu aramakta fakat açmadığı için huzursuzlanmaktadır. Tam gidecekken Hayat onu kalmaya ve Didem'in planladığı oyuna katılmaya ikna eder. İp uçlarını takip edip bir anahtarı bulacaklar. Bulunan anahtarın açacağı sandıkta ise bir ödül vardır. Ekip için Murat ile beraber olmayı planlasa da kura çekimi sırasında Murat'a Hayat çıkar. İpuçlarını biri o biri o bilir. Ağaçtaki zarfı alma konusunda yine bir düşme ve yine bir başrol tarafından yakalanma sahnesi oluşur.

Doruk sürpriz yapıp oraya gelir. İki kardeş barışırlar. Üçüncü ipucunu yani anahtarı Doruk bulur. Ödül 2 kişilik tatildir. Akşamki parti sırasında Cenk bir plan yapar ve Hayat'a Murat'ın onu ormanlık alanda kendisini beklediği yalanını söyler. Dışarısı karanlık olduğu için ona eşlik eder ama Hayat yalan söylediğini öğrenince Cenk'e kızar. Didem de Murat'a Cenk ve Hayat bütün gece kesiştikten sonra beraber dışarı çıktılar der. Murat peşlerinden gider. Cenk Hayat'a yaklaşıp aniden kıza sarılır. Tam o sırada Murat onları görür yanlış anlar eve döner. Hayat da çocuğa bağırıp tokatı yapıştırdıktan sonra eve döner ama Murat Hayat'a kızdığı için Didem'in elinden tutup kızın gözleri önünde onunla yukarı çıkar.







14.07.2016

Yüksek Sosyete 4. bölüm özet. Kerem Şirin'den; Cansu ise evinden ayrıldı

Cansu; Ece'den gelen mesajla hemen Kerem'i parkta bırakıp gider. Giderken de "Bence sizde fazla kalmayın burada. Evleneceğiniz kızı bekletmeyin" der. Kerem ne olduğunu öce anlamasa da Mert'in Ece'ye Şirin'den bahsettiğini anlar. Mert ile dertleşirler. Mert ona "İki kızı da idare et. İkisine de şans tanı sonra yüreğinin tamam dediğiyle evlenirsin" der. Bu Kerem'in kafasına yatar ve Şirin'e bir şans vermeye karar verir. Sabah her şeyi ayarlayıp Şirin'i Garipçe'ye götürür. Fakat kız densiz densiz laflar eder ama sonrasında da yaptığını farkedip çocuğun annesine gidip ağlanır. "Hep o iş yerindeki kız kafasını karıştırıyor" der. Bu sefer kadın Kerem'in iş yerine gider. Kerem ve Mert'i  yanlış tanıdıkları için asistanın ilgilendiği kız Ece olduğu için ona kaynanalık yapar.

Bedia Çalhan da torununun işlettiği mağazanın raporlarına inanamaz ve gözleriyle görmek için kılık değiştirip mağazaya baskına gider. Ece ona Mert beyi öve öve bitiremez. İki kadın da Olivia'ya aynı anda gelir Mert ve Kerem çeşitli taklalar atarak olayı savuştururlar.

Cansu'nun ailesi hala metresden çocuk olayını atlatamamıştır. Karısı artık rüşvet istemiyorum diyerek daha önce aldığı takıları da o an kendisine aldığı son model arabayı da kocasına geri verir. O da gidip arabayı metresine verir.

Cansu'nun babası; abisine kozmetik bölümünü de devreder. Ancak daha öncesinde kozmetikte üretilen mallarda defo varmış. Bazı kullanıcılarda cilt problemleri yaratmış ama babanın durumdan malesef haberi vardır.

Cansu iş yerindeki Ece ile aynı evde kalmak istemektedir. Babası ile konuşur. "Şirkette hissem olmamasını kabul ederim ama Ece de kalmak şartıyla" der. Babası kabul eder, abisi de destek çıkar ama annesi olaya karşıdır. Ece'ye gitmiş olan Cansu'ya mesaj atar. "Eger eve dönmezsen seni mirastan da mahrum ederim" diye tehdit eder.

Kerem; Şirin ile konuşur ve onunla evlenemeyeceğini söyler. Kız lafı uzatıp "İş yerindeki kız yüzünden mi?" diyince "Evet" der. Şirin ağlıyarak çıkıp gider.



No: 309 Dizisi 6. Bölüm. Lale tekrar yüzüğü taktığı an bebek de tekme attı

Lale ve Onur Ağva da. Muhteşem manzara ve doğa ile iç içe bu muhteşem mekanda tatil yapmayı sürdürmekteler.. Lale deniz kıyısında deli gibi yemek yiyor ve Onur'un da denizden çıkıp yemek yemesi için işaret diliyle ısrar ediyor. Onur ve baklavaları denizden çıkıyor. Lale bu arada boğulacak gibi hamburgeri yemeyi sürdürüyor. Onur ona katıla katıla gülüyor ve ağzını siliyor. İkilimiz bir salın üzerinde halatı çekerek eğleniyorlar. Nehirde tekne ile geziyorlar. Onur önce kızın sonra kendisinin fotografını çekiyor. Teknenin dümenini Onur Lale'ye de veriyor. Kız ilk başta yapamasa da çocuk ona öğretiyor ve tek başına yapabiliyor.
 Sonra muhteşem bir koyda konuşmaya başlarlar. Manzaranın güzelliği, bu tatili annelerine borçlu olmalarını konuşurlarken Lale "Artık dönelim mi?" der. Onur "İstersen bu gece de kalalım hatta bir iki gün daha kalalım" der. Lale"Gidelim bence" diyip kalkmak için davranır. Onur onu durdurur ve cebinden çıkardığı yüzüğü Lale'ye "Bir daha öyle birşey yapşamıycaksın. Sana söz veriyorum" diyerek parmağını takar. Tam o sırada bebek kımıldar ve Lale'de bunu Onur'a söyler. Onur da heyecanlanır ve eliyle kafasını kızın karnına dayar. Sonra kalktığında kızla yüzyüze gelirler gözler birleşir. İkisi de gözlerini kapatır ve öpüşmek için birbirlerine yaklaşırlar. Tam bu esnada Pelinsu falan gelmez inşallah



Buray İstersen Şarkı Sözleri
İzini Kaybettiğim Duygulara,
Bir Gülüşle Kavuşmakmış Aşk
Sana Anlatılan Her Masala,
Bile Bile Aldanmakmış Aşk
Ansızın Umutsuzluk Yelken Açıp Uzaklaşınca Ufuktan,
Anlıyorsun Bak..
Sonbaharda Yapraklar Sararırken,
Sende Yeşile Bürünür Aşk..
İstersen Yak,Savur,Dağıt,Beni Yarala,
Al Bütün Varım Yoğum Senindir.
Ben Yazdım Seni, Diğer Yarıma…
İstersen Yık, Acıt, Kanat, Beni Parçala,
Ölsem De Kıyan Senin Elindir,
Sen Dokun Ziyan Olmaz Bana…
İzini Kaybettiğim Duygulara,
Bir Gülüşle kavuşmak mış Aşk
Sana Anlatılan Her Masala,
Bile Bile aldanmak mış Aşk
Ansızın Umutsuzluk Yelken Açıp Uzaklaşınca Ufuktan,
Anlıyorsun Bak…
Sonbaharda Yapraklar Sararırken,
Sende Yeşile Bürünür Aşk..
Dalgaları Durulur Sular Gibi,
Hasretin Çarpar Yüreğime.
Saçlarını Savurur Rüzgar Gibi,
Ay Gibi Parlar Geceme…
İstersen Yak, Savur, Dağıt, Beni Yarala,
Al Bütün Varım Yoğum Senindir.
Ben Yazdım Seni, Diğer Yarıma…
İstersen Yık, Acıt, Kanat, Beni Parçala,
Ölsem De Kıyan Senin Elindir,
Sen Dokun Ziyan Olmaz Bana…
Sen İste Dağları,
Sen İste Yolları Aşayım.
Geç Kalma Yaz Beni Diğer Yarına…
Sen İste Dağları,
Sen İste Yolları Aşayım Of.
Sen Dokun Ziyan Olmaz Bana…

Aşk Laftan Anlamaz 4.Bölüm. Hayat'ın Murat'tan etkilendiği an

Murat kendini eve atmak için sabırsızlanırken bahçede kendisini bekleyen Hayat'ı görür. Murat "Ne işin var burda?" diye sorar haliyle. Hayat "Konuşmamız lazım. Beni dinlemeniz gerekiyor." der.  Murat "Tamam seni dinliyorum" diyince Hayat birden ne söyleyeceğini unutur. Murat da"Benim sporumu yapıp duşumu almamı sonra akşam yemeğimi hazırlayıp yiycem. Akşam yemeğinden sonra konuşuruz" der ve ilerler. Hayat mutsuz kafasını öne eğer. Murat geri döner ve "Süreci hızlandırmak istersen yemeği sen yapabilirsin" der. Hayat çocuğun mutfağına buzdolabına bakar. Ama pek tanıdık birşey yoktur. Sonra pencereden aşağıda havuzda yüzen Murat'ı seyreder. Ondan gözlerini alamaz. Sonra mutfağa gidip salata sebzelerine eziyet etmeye başlar. Mutfakta bir şey arayıp bulamaz ve elleri iki yana açık kendi kendine mırıldanarak koridora çıkar. Tam o sırada merdivenlerden hızlıca yukarı çıkan Muratla çarpışır. Buraya kadar bir şey yok tabi ama söylemeyi unuttum. Murat'ın üst tarafı çıplak. Belinde ise sadece bir havlu sarılı :)

Kızın elleri Murat'ın çıplak gögsüne dokunur. Hayat şaşırır etkilenmiş bir vaziyette bocalar. Murat da onu seyretmektedir. hayat sonunda soracağını sorar ve geri geri gidip kaçarak mutfağa gider. Murat arkasından güler. Sonra mutfağa gelip ona sebzeleri doğramayı gösterir. Hayat sebzelere değil Murat'a bakmaktadır o başka. Sonra bahçeye kurdukları masaya tabakları taşırlar.