Comments

{getPosts} $results={3} $type={comments}

12.09.2017

Dolunay 11. bölümde Nazlı hayalindeki restaurata kavuşuyor

Geçen bölüm sonunda Ferit; Nazlı'yı teknesine çağırıp onu kendisine bağlayan sözleşmeyi yırtar. Eğer yanında kalmak istiyorsa kalabileceğini; gitmek istiyorsa gidebileceğini söyler. Nazlı şaşkın bir şekilde adamın elini sıkıp uzaklaşır.

Daha sonra japonca hocasını arayıp artık işinin olmadığını restautrantı açabileceğini söyler. Bu haber Asuman'ı okulunda araştıran Ferit'in adamı duyup Ferit'e söyler. Ferit oraya gider ve kızla konuşur. Kendisine söylemediği için kızar ve küser. Kızlar kutlama yapmak için Nazlı'nın gittiği lokantaya giderler. Orada Ferit ile karşılaşırlar. Ferit Nazlı'ya soğuk davranır.

Nazlı bankadan alacağı kredi için bir yetkili ile konuşur ama 300 bin krediyi kıza veremeyeceklerini söylerler. Nazlı'nın hayalleri yıkılır. İkbal hanım Nazlı'yı çıkış işlemleri için şirkete çağırır. Nazlı orada bay Nakatami ile karşılaşır. O gün yapacakları toplantı için Türkçe bilmeyen karısı ile takılması için Nazlı'yı da çağırır. Ferit; Nazlı adına konuşunca Nazlı toplantıya gelebileceğini söyler. Ancak toplantının Sapanca'da olduğunu öğrenince bocalar ama inattan kabul eder.

Demet de Hakan da Deniz'i Nazlı ile ilgili cesaretlendirirken Alya; bu duruma oldukça sinirlenmektedir. Nazlı'nın Ferit'e aşık olduğunu görmelerine rağmen adama cesaret vermelerini kötü niyet olarak algılamaktadır ki haklıdır da. Hakan gerçekten de Nazlı ve Ferit'in beraber olmasını bu durumun Deniz'i üzüp sinirlenmesini ve iki adamın aralarının açılmasını amaçlamaktadır

Deniz ise eve kapanıp müzisyen arkadaşları ile yazdığı şarkıyı bestelemektedir. Telefonları da kapatırlar. Demet ona haber vermek istese de bu yüzden veremez. Sabah şirkete Hakan gelir ve Demet'ten şirket vekaletini alıp kendi planlarını yürürlüğe koyar. Halkla ilişkiler departmanından bir sürü kişiyi aynı anda işten çıkarır. Ferit bu duruma kızsa da elinden bir şey gelmez

Nazlı ve Ferit'in odaları resepsiyon da karışır. İkisi de aynı odaya girer. İkili bilardo oynar. İddiaya girerler. Nazlı iddia karşılığında Ferit'ten otelde piyano çalmasını isterken Ferit de ondan otel mutfağında kendisine omlet yapmasını ister ve kızdan kendisine artık bey dememesini ister.

Nazlı babası ile telefonda konuşup restaurant hayalinden bahseder. Olay iptal olunca da Asuman babasına durumu anlatır ve adam evini ipotek ettirip kızına gerek duyduğu 300 bini getirir. İmzalar atılır. Nazlı restauranta ortak olur. Bu sevincini Deniz ile paylaşır. O da evde bir kutlama yapmaları için ısrar eder. Deniz bestelediği parçayı söyler

Gün içinde Hakan Alya'ya Nazlı'nın Ferit'ten gizlediği sırrı söyler. Alya Nazlı'yı korumak yerine sırrını söyleyip yaşamlarından ilelebet çıkarmayı şeçer. Deniz'e Bulut'un velayetini kaybetmelerine neden olan belgeyi verenin Asuman olduğunu ve Nazlı'nın da herşeyi bilip üzerini örttüğünü söyler.

Nazlı ve japonca hocası eski ortaklarla konuşurken diğer ortak da hissesini devrettiği söyler. İçeriye yeni ortak olarak Ferit girer. Muhtemelen Ferit; Nazlı'yı artık göremeyeceği için ortak bir alan yaratmaya çalışıyor. Ayrca gün içinde kıza yardım etmeye geldiğinde Nazlı onu patron benim diye terslediği için kızmış da olabilir. Bakalım bu sırrı Deniz; Ferit'e söyleyecek mi?

Kanal D’nin yeni dizisi ‘Tutsak’ 19 Eylül Salı akşamı başlıyor


Kanal D’nin yeni dizisi Tutsak’ın yayın tarihi belli oldu. Başrollerini Pamir Pekin, Gülper Özdemir ve Caner Şahin’in paylaştığı, yönetmenliğini Serhan Şahin’in üstlendiği dizi, 19 Eylül Salı akşamı izleyiciyle buluşacak. En son Kara Yazı dizisinde izlediğimiz Gülper Özdemir’in canlandırdığı Elif karakterinin çevresinde gelişen hikaye çerçevesinde yaşanan olayların anlatıldığı dizi, dram, sırlar, entrikalar, iyi ve kötünün savaşı gibi öğeleri ele alacak.

Tanıtım fragmanları ile ilgi çeken yeni dizi Tutsak'ın, Salı akşamları yaşanan reyting mücadelesinde nasıl bir performans sergileyeceğini merak ediyor, şimdiden başarılar diliyoruz…

Kırgın Çiçekler yeni sezona 18 Eylül'de yeni oyuncular ile başlıyor

ATV'nin Pazartesi akşamları ekrana gelen ve çok izlenen dizisi Kırgın Çiçekler, üçüncü sezonu ile ekrana gelecek. Yapımcılığını NTC Medya Mehmet Yiğit ALP'in üstlendiği, yönetmenliğini Serkan Birinci'nin yaptığı, Özgür Çevik, İpek Karapınar, Biran Damla Yılmaz, Gökçe Akyıldız, Çağla Irmak, Aleyna Solaker, Hazar Motan, Mehmet Aykaç, Arif Diren, Sacide Taşaner, Zeynep Irgat gibi isimlerden oluşan geniş oyuncu kadrosuyla dikkat çeken diziye üç önemli isim daha katıldı.

Dram, aşk,entrika ve heyecanın her bölümde artarak devam edeceği dizide Hayat Şarkısı dizisinin Hüseyin'i Tayanç Ayaydın, Ejder rolüyle izleyicinin karşısında olacak. Diğer sürpriz oyuncu ise  Burak Tozkaparan. Komiser Ali rolüne can verecek olan genç oyuncuyu, Star TV'nin büyük yankı uyandıran dizisi Paramparça'da Ozan rolüyle tanımıştık.
Güzel oyuncu Hazal Benli ise Komiser Ali'nin yardımcısı karakterini canlandırıyor.

Kırgın Çiçekler, üçüncü sezonuyla 18 Eylül Pazartesi akşamı ATV ekranlarında izleyiciyle buluşuyor.



11.09.2017

İsimsizler 14. bölüm; yeni sezonda yeni hikayesi ve yenilenen konusuyla

Geçen sezon sonunda silah arkadaşlarını tek tek hain pusularda kaybeden Fatih; Dayı ile beraber Fuat'ı da alıp Ankara'ya gitmeye çalışmaktaydı. Savcı ve Sinan ise onların gideceğini haber alıp helikopterlerine düzenek yerleştirip arızalanmasına sebep olmuştu. Sonrasında zaten nerede düşeceklerini bildikleri için oraya bir cellat ekibi yollayıp Fatih ve Dayı'yı öldürtecekti.

Bu sezon başladığında öldürmek için gelenleri başka birilerinin öldürdüğünü çok da uğraş vererek onları resmen ölü gibi gösterdiklerini öğreniyoruz. Fatih ve Dayı yaralı bir halde kendilerine gelirler. İkisi de diğeri için endişelidir. Sordukları sorulara cevap alamazlar. Kurmay lakaplı birisi onları bir yerde tutup hem iyileşmelerini hem de dirençlerinin kırılmasını beklemektedir.

Kudret ismindeki yeni kötü adamımız büyük bir organizasyonun tepesindeki kişidir ve ülkeyi bölmeyi amaçlamaktadır. Virankaya da diğerlerinin ölümünden de Fatih ve Hasan'ın öldürülmeye çalışılmasından da sorumludur.

Tutuldukları yere baskın yerler. Pek çok adam ölürken kendi yetenekleri sayesinde Dayı ve Fatih kurtulur. Kurmay, Handan ve Tufan isimli kilerle tanışırlar. Onlardan kendilerine katılmasını isterler. Kor Yakup ismindeki kabadayı karakter de bu organizasyonun parçasıdır. Fatih önce bu tanımadığı kişilere katılmak istemese de sonrasında katılmaya karar verir.

Fatih defin belgesini görmediği Murat ile ilgili sorular sorar ve adamın yaşadığını öğrenir. Savcı Zeki yurt dışına kaçtığı için Murat'ın Kürşat'ın peşinde olduğunu tahmin ederler ve gerçekten de Murat'ı bulup Kürşat'ı da öldürürler. Fatih, Dayı ve Murat tekrar bir araya gelmiştir. Murat o fabrikadan çıkmış kendisini bulan köylülerin Suriye'de bir doktora götürmesi sonucu da kurtulmuştur.

Kudret üstü olan birisiyle buluşur. Adam Kudret'ten içlerindeki haini bulmasını ve bir rafineri sahibinden rafinerisini almasını isterler. Adam kabul etmeyince yatında sarhoşken yanındaki kadını öldürüp suçu üzerine atmakla tehdit ederler. Adam kabul eder ve rafineriyi satmaya razı olur.

Kudret bu sefer de aslında kendisi ile düşman olmayan Kor Yakup'u öldürmesi için Yakup'un bir adamını kandırır. Yakup'un arabasına koyulan bomba adamın en sevdiği elemanının ölümüne neden olur. İçlerindeki hain ise Kudret'in adını verirken Yakup'un yıllardır herkesten sakladığı kızını da artık bildiğini söyler. Yakup haini öldürür.

Kurmayın ekibindeki Handan ise Kudret'in şirketinde bilişim uzmanı olarak çalışmaktaymış. Kudret güvendiği bu kızın bir sorunu çözmesi için kızın belgelere ulaşım yetkisini arttır. Sonrasında verdiği yetki kartı ile Handan'ın girdiği hesapları görünce kız deşifre olur. Kurmay onu kaçması için uyarır. Sonrasında Fatih, Dayı, Murat ve Tufan ile Handan'ı sıkışıp kaldığı holding binasından çıkarmak için yola çıkar. Ancak sayıları yeterli olmadığından eskiye dayalı bir husumeti olan Kor Yakup'tan yardım ister. Fatihler ve Kor Yakup'un adamları holding önünde karşılaşır. Tarafların kim olduğu belli olmadığından gerginlik yaşanırken yukarıdan arabanın üzerine birisi düşer. Fatih'in ağzından "Handan" kelimesi çıkar. Ama kızın başrol olduğunu düşünürsek herhalde o değildir diyebiliyoruz



Seven Ne Yapmaz 1. bölümde Nazlı ve Ozan'ın hikayesi başlıyor

Yakışıklı, çapkın, uçarı rollerinin vazgeçilmez ismi Yusuf Çim bu kez de aynı isimli holdingin tek oğlu Ozan Ekinsoy olarak karşımıza çıkıyor. Babasının maddi sıkıntısından hatta tefecilerden aldığı paralardan haberi olmayan Ozan;çapkınlığı ile japonlarla yapılacak bir işi baltalar. Babası da çok kızarak kendisinin bile yıllardır konuşmadığı köydeki kız kardeşinin yanına yollar.

Ozan gittiği köyde resmen boğulur. Alışık olmadığı bu ortamda araba kazası yapar ve köyde anne babasız büyüyen halası tarafından büyütülen Nazlı ile tanışır. Kızın saflığı ama güçlü duruşu Ozan'ı etkiler ve kıza aşık olur. Nazlı da bu ağzı laf yapan çapkın çocuğa aşık olur. Ozan'a yüz vermek istemese de uzmanlık alanı kızları tavlamak olan Ozan; kızın ağzından girip burnundan çıkıp kıza yaklaşır.

Bir gün kızın odasına girip ona hediye kolye vermek isterken bir komşuya yakalanırlar. Nazlı'nın üzerinde duştan çıktığı için bir tek havlu vardır. Dedikoducu kadın kızı bütün köye rezil edince hala duruma el koyar. Ozan'ın babası Orhan'ı arayıp kızla evlendirmek zorunda olduğunu söyler. Ohan bey karısının haberinin olmaması şartıyla bu evliliğe tamam der.

Orhan bey iflas etmiş durumdadır ve tefecilerin kendisine bir şey yapmasından endişe ederek yurt dışına kaçar. Ailesine sadece bir özür mektubu bırakır. Şaşıran anne oğlu Ozan'ı arar. Ozan'ın da o gece köyde çalgılı halaylı düğünü vardır. Zaten evlenmeyi istemeyen Ozan; Nazlı'nın yanına girmeden annesiyle konuşup, annesinin isteği üzerine kimseye durumu açıklamadan arka kapıdan kaçar. Nazlı damadın ortadan kaybolması ile çok üzülse de köyün gözünde de kötü duruma düşer.

Ozan da İstanbul da babasının tanıdıklarıyla konuşup durumu kurtarmaya çalışmaktadır. Arada Nazlı'ya yazık ettiğini de düşünmeden edemez. Nazlı ise Ozan'ın gelmesi ve kaçması ile alt üst olan dünyasında bedbaht kalakalır. Sonrasında Ozan'la konuşmalarından hatırladığı bir mekanda kocasını bulmak için İstanbul'a gider. Ozan ise ailesini kurtarmak için eski beraber olduğu kızlardan biri olan Selma ile buluşup ortaklık kurmayı planlamaktadır.

Nazlı arayıp bulduğu mekanda kocasını başka bir kadınla içki içip gülerken görür. Dışarda konuşan Nazlı Ozan'a öfkesini haykırırken aşkını da söyler. Nazlı çocuğa silah çeker. Ozan kızın önünde diz çöküp ne yaparsan razıyım der. Kız önce ateş edemese de sonrasında tetiğe basar.

Meryem Dizisi 6. bölümde Meryem Oktay'la ilgili neler öğreniyor?

Savaş geçen bölüm sonunda Turan beyin evine gitmiş Oktay ile ilgili bildiklerini söyler. Oktay da adamın Meryem'i kaçırdığı ve evini yaktığını söyler. Turan beyin kafası karışmışken Sargunlara baskın yapıldığı haberi gelir. Savaş'ı ekipler gelip alır. Oktay yalanlar söyleyip Savaş'ın söylediği gerçekleri savuştururken Sargunlarla alakalı bilgileri olduğunu söyleyip davaya dahil olur.

Meryem aynı gece arkadaşının evine geldiğinde kocası kadını dövmektedir. Meryem duruma müdahale eder. Ödenmediği için elektrik de kesilince Meryem kolyesini geri almak için biriktirdiği parayı verir.

Yurdal ise Derin'in resim galerisinde saklanmaktadır. Derin'in ve babasının haberi olmadan Yurdal; Derin'in amcası ile kızın resimlerini alıp satarak kara para aklamaktadırlar. Oktay; Yurdal'ı kurtarmak için belgelere bakarak Onu kurtarmak için çareler arar.

Savaş nezarette Burcu komiserden yaralı olup baygın olduğu eve Derin'in savcı Oktay ile geldiğini öğrenip şaşırır. Savaş sorguda Oktay'a Oktay'ı şikayet eder. Görevini kötüye kullandığını ve avukat sevgilisiyle davaya istediği gibi yön verdiğini söyler. Bu konuşmayı Oktay'ın üstü baş savcı izler ve Oktay'a fırça atar.

Meryem'in arkadaşı Selma; Gülümser annenin yanında işe başlar. Kadının kocası kadını takip edip Gülümser anneyi onları çalıştırmaması için tehdit eder ama kadın pabuç bırakmaz. Akşam adam yanına başkalarını da alıp eve baskın yapar. Kadınlar zor durumdayken Savaş gelip onları kurtarır

Oktay Derin'in atölyesine gidip Turhan'ın evinden aldığı bilgilerin içeriğinden bahseder. Para transferini destekleyecek bir ilişki bulurlarsa kurtulabileceklerini söyler. Bu arada Savaş da Derin'e gider. Oktay'la ağaç eve beraber geldiklerini bildiğini ve nedenini sorar. Derin güzel bir yalan uydurur

Meryem'i mahallesinden arkadaşı Elif arar ve Sargun'un dükkana bir şey yaptırdığını söyler. O da avukatı Beliz'i arayıp Savaş'ın fırını yasal bir şekilde aldığını öğrenir. Banka hacze geldiğinde fırın tezgah buzdolabı olmadığı için dükkanın satıldığını öğrenince afallar. Mahalledeki arkadaşını arayıp bunlara ne olduğunu sorduğunda Oktay'ın annesinin aldığını öğrenir.

Oktay'ın annesi günlerdir eve gelmeyen oğlunun Meryem'de kaldığını düşündüğü için onu pastahanede ziyaret eder. Daha önce de Arif babanın tedavi gördüğü yere gidip oğlunun hastane için para verdiğini anlar. Meryem'e Oktay'la ilgili hesap sorarken O da fırındaki eşyaları alması ile ilgili kadını sıkıştırır. Anne Oktay'ın olanları bilmediğini söyler. Bu konuşmaları Gülümser anne görüp resimlerini çeker.

Bu arada Savaş; Derin'in atölyesinde babasının saklandığını düşündüğü için orayı gözetletmektedir. Gerçekten de üvey annesi oraya gelince onu takibe başlar. Babasının bulunduğu hastaneye gidince Savaş oraya Oktay'ın para için geleceğini tahmin edip mahsustan Meryem'i çağırtır. Oktay para dolu çantayı alır. Meryem de gelir. Meryem; Oktay'a fırındaki eşyaları annesinin aldığını bilip bilmediğini sorarken Savaş gelip Oktay'ın elindeki çantadaki parayı Meryem'in görmesini sağlar

Meryem son kez fırını ve evini görmek için oraya gider. Orada Savaş'la karşılaşır. Savaş fırını yıkmıyor; yeniden yaptırırdığını söyler.

Oktay yeni bir oyun kurar. Yurdal'ın cebine flash diski koyup yakalatır. Sonra da Meryem'e bununla övünüp kafasını karıştırır. Yurdal'ın cebine koyduğu diskin Turan'ın bilgisayarından kopyalandığı ve sanki onun bu bilgiyi sızdırdığını kurgulamıştır. Oktay da ona verilen parayı Turan'ın evine bıraktırır. Yurdal sorguda Turan'a yıllardır rüşvet verdiğini geçen gece oğlu Savaş'la para yolladığını ve onunda kendisine flash diski verdiğini söyler. Evine baskın yaparlar. Para dolu çantayı bulurlar

Turan gitmeden önce Meryem ile yemek yerken kıza Oktay'ın kredi çekmediğini ve şaibeli biri olduğunu söyleyip ayrılmasını ister. O sırada polisler gelip Turan'ı alır. Oktay bulduğu çözümü Yurdal'a  anlatır. Bu çözüme göre Savaş ve Derin yıllar önce nişanlılarmış gibi gösterilecek; para transferi akrabalık olduğu için meşru olacakmış. Ancak hemen Derin ile Savaş'ın evlenmesi gerekmekteymiş. Savaş eğer Derin ile evlenmezse babası hapse girecekmiş.



Çocuklar Duymasın 7. bölümde Meltem Haluk'un iş yerine gidiyor

Emine'nin gözündeki morluk aileyi ve etraftakileri ayağa kaldırır. Kadın kapıya çarptığını söylese de herkes Hüseyin'in vurduğunu zannedip tepki veriri. Ertesi gün Emine'nin doğum günüymüş. Ona sürpriz kutlama yaparlar. Haluk'un para verdiği Hüseyin karısına en çok istediği şeyi yani bulaşık makinesini alır. Kadın çok sevinir.

Birbirlerinin iş yerlerine gitmelerinin birbirlerini tanımalarına yardımcı olacağını düşünen Meltem; ertesi gün Haluk'un iş yerine ve şantiyeye gitmeye karar verir. Haluk elbette karşı çıkar. Ancak Meltem ısrarlıdır. Sonuçta meltem gayet uyumlu davranarak işçilerle oturup menemen yer.

Haluk'tan birisi kadınları anlayan yumuşak dilli bir reklamcı bulmasını ister. O da Tuna'yı önerir. Akşam adamı evine çağırır ama Tuna o gün Gönül tarafından çocukların üzerinde otoritesi olmadığı yönünde azar işitmiştir. O akşam çocuklara ve etrafa karşı hiç olmadığı kadar katı ve sinirli davranır. Reklamcı arayan adam hiç işten bahsetmeden çıkıp gider. Tuna sonrasında çok üzülür.

Mary için düzenlenen yemeğe İrem de gelince ortalık karışır. Ancak iki tarafta aynı anda sevgilisinin olduğunu söyleyince olaylar normalleşir. Tatil yerindeki ev yine ikisinin olarak kalır

Bu arada hamile olduğunu zanneden Meltem'in sırrını saklamaya çalışan Gönül hamile zannedilir. komik anlar yaşanır. Bu arada Haluk sürekli Meltem'e tatile gidip bir çocuk yapmalarını isteyip durur. Ustalık eseri yapacaklarmış :)


Savaşçı 11. bölüm neler izledik, yeni sezonun ilk bölümünde Albay Kopuz kurtuldu mu?

Fox’un geçen sezonun sonuna doğru başlayan ve büyük bir ilgi gören dizisi Savaşçı, 10. bölümüyle sezon finali yapmıştı. Özel kuvvetler temalı sevilen dizi, yeni sezonun ilk bölümüyle ekrana geldi. Başrollerini Berk Oktay, Yıldız Çağrı Atiksoy ve Murat Serezli’nin paylaştığı, onlara geniş bir oyuncu kadrosunun eşlik ettiği dizide heyecan ve aksiyon kaldığı yerden devam ediyor. Geçen sezonun finalinde sınır tugayından üs bölgesine gitmekte olan Albay İbrahim KopuzYüzbaşı Kağan ve Başçavuş Bayram’ın da içinde bulunduğu özel kuvvetlere ait helikopter vurulmuştu, yere çakılıyordu.
İ
kinci sezonun ilk bölümü buradan başlıyor… Helikopterin yere çakıldığı haberi büyük bir üzüntü ve paniğe neden oldu. Bu dehşet verici haberden en çok etkilenen ise Kılıç Timi oluyor… Kağan yüzbaşı kendine geliyor ve uyanık olan ama şoktaki askere emir veriyor, diğerlerini koru diye, çünkü tehlike bitmiş gibi görünmüyor. Bayram Başçavuş,  Albay Kopuz, hepsi hayatta… Bayramın aklını başına getirmek biraz zor oluyor ama sonunda düzeliyor…
Helikopterin enkazı çok zor bir yerde bulunuyor. Haber karargaha ulaşıyor. General, helikopterin enkazına ulaşılması için emir veriyor, arama kurtarma için tüm hazırlıklar hemen yapılmaya başlanıyor.

Başçavuş Bayram’ın hamile karısı Hatice ve Kağan Yüzbaşı’nın annesi gözyaşlarına boğuluyorlar haberi televizyondan duyunca. Kötü haberi alınca fenalaşan kadınlar hastanedeler, Kağan yüzbaşının tıp öğrencisi olan kız kardeşi Yıldız da hem annesine, hem de Hatice’ye göz kulak olmaya çalışıyor.

Teröristler geliyorlar ve Albay İbrahim Kopuz’un nerede olduğunu soruyorlar. Kağan Yüzbaşı, diğer askeri, Albayı saklamakla görevlendirmişti. Teröristler cevap vermeyen yüzbaşıyı tam vuracakken imdada Kılıç timi yetişiyor. Kurtarıyorlar Kağan yüzbaşıyı. Büyük bir çatışma başlıyor… Teröristler Kılıç timiyle baş edemeyince çekiliyorlar.
Helikopterin bulunduğu haberi büyük sevinç yaratıyor. Herkes hastaneye geliyor. Aslı da koşa koşa geliyor Kağan’ı görmek için.

Teröristlerin başı, Albay Kopuz’u elinden kaçırdığı için çok öfkelidir. Önce işi becermeyen adamını öldürüyor Sonra helikopterin yerini jandarmaya haber veren genç çobanı köyün meydanına getirtiyor ve herkesin gözü önünde infaz ediyor. Çok üzücü bir sahne bu. Jandarmanın numarası kaç diye soruyor çobana. “156” diye cevap veriyor çocukcağız. Tabancayı çekiyor ve “1 diyerek ”bir el ateş ediyor. Yere yıkılıyor çocuk. Sonra “Beş” diyerek beş el ateş daha ediyor. Sonra “Altı” diyerek devam ediyor ateş etmeye. “Neymiş, 1, 5, 6, jandarmanın numarası. 12 kurşun eder. Artık hiçbiriniz unutmazsınız jandarmanın numarasını diyerek tehdit ediyor köylüleri…

General, Albay Kopuz’un hala tehlikede olduğunu ifade ediyor. Saldırı çok büyük çaplıymış, 100 kişiden fazlaymış teröristler. Tekrar deneyeceklerini düşünüyor. Ve Yüzbaşı Kağan’a Albay Kopuz’u koruma görevi veriyor…

Albay Kopuz ile Yüzbaşı Kağan bu konu ile ilgili konuşuyorlar. Albay, uzun zamandır kapsamlı bir plan üzerinde çalıştığını, teröristlerin asıl hedefinin bu planı yok etmek olduğunu, böylelikle ömürlerini biraz daha uzatacaklarını düşündüklerini anlatıyor Kağan’a. Durum çok ciddi yani.

Gerçekten de teröristler boş durmuyorlar. Helikopter saldırısında önemli rol oynayan Rojda’yı hastaneye yolluyorlar Albay Kopuz’u öldürsün diye. Hemşire kılığında giriyor hastaneye. Yüzbaşı Kağan, Rojda’yı durduruyor ve sorular soruyor. O sırada yıldız kadının tabancasını görüyor ve uyarıyor abisini. Yüzbaşı ve yanındakiler yakalamaya çalışıyorlar kaçan Rojda’yı. Kadın odaya doğru koşup ateş ediyor ve kaçıyor. Kağan oraya doğru koşuyor ve gördüğü manzarayla donup kalıyor. Albay Kopuz mu vuruldu acaba, yoksa başka biri mi? Bunu yeni bölümde öğreneceğiz…

9.09.2017

Ver Elini Aşk 1. bölümü ile çok sevildi, bakalım ilk bölümde neler olmuştu?

Kanal D’nin yeni dizisi Ver Elini Aşk, ilk bölümüyle çok ilgi gördü. Başrollerini Karagül ve Hayat Bazen Tatlıdır dizisinden tanıdığımız Sevda Erginci, sevilen oyuncu Ali İl ve usta oyuncu Köksal Engür’ün paylaştığı dizide, birbirlerinden çok çok farklı iki gencin, Kaan ve Ayperi’nin tesadüfler sonucu bir araya gelişini ve bu çatışma dolu ilişkinin aşka dönüşmesinin hikayesini eğlenceli bir şekilde izleyeceğiz.
Kaan, Amerika’da doktora yaparken yaşadığı tek gecelik bir ilişkiden doğan minik kızı Su Ellen ile kızıyla birlikte İstanbul’a dönmüştür. Hem bebekten, hem de torununun Türkiye’ye döndüğünden haberi olmayan dede Emin Ağa, onu evlendirmek için Antep’e çağırır. Onu Asım Onbaşı’nın küçük torunu Sultan yani Ayperi ile evlendirecektir. Fakat, Kaan bunu ciddiye bile almıyor. Bu sırada, dedesinin Kaan’ı evlendirmek istediği köylü kızı Ayperi de ablasını bulmak için İstanbul’a geliyor.
Ne tesadüftür ki, Ayperi Kaan’ın çalıştığı menkul kıymetler şirketinde temizlikçi olarak çalışıyor. Bir gün Kaan bebeği iş yerine götürmek zorunda kalıyor, çünkü bebeğin dadısı kaçmıştır ve çocuğa bakacak kimse de yoktur. Arkadaşı ile ofiste patron ile köşe kapmaca oynuyorlar ama bebeğin ortaya çıkması uzun zaman almıyor. Fakat Ayperi, patronun sesini duyduğu bebeğin kendisine ait olduğunu söylüyor ve işten atılıyor. Bu huysuz tatlı kızcağız bakması gereken bir bebeği olduğu için, Kaan’ın kovulmasına gönlü razı olmamıştır.
Kaan, Ayperi’ye bebeğine dadı olmasını teklif ediyor. “Bu koskoca şehirde, bu şehir camışı ile buzağı yapayalnız kaldılar. Dadımız olmayı kabul et” diyor…Ayperi onun için “şehir camışı” demişti çünkü… Teklifi önce reddeden Ayperi, kabul etmek zorunda kalıyor. Eve geliyorlar, ve macera başlıyor. Ayperi evde kendi sistemini oturtmaya çalışıyor, Kaan ise ona direniyor.

Bu arada, Kaan ve Ayperi’nin kaderinin, yıllar önce iki dede tarafından birlikte yazıldığını öğreniyoruz. Emin Ağa, “Bizim yazımız Kıbrıs Savaşı’nda birlikte yazıldı, Asım Onbaşı bana atılan kurşunun önüne geçip hayatımı kurtardı; ben de torunumu onun torunuyla evlendirip borcumu ödeyeceğim” diyor. Ne olursa olsun, bu evlilik olacaktır dedeye göre.
Kaan çapkın kankisi Mesut ile her zamanki gibi gece alemlerine akıyor. Ayperi de bebekle evde yalnız. Telefon çalıyor, sürekli Kaan’ın sevgilileri arıyorlar, Ayperi de sinirlenip telefonun sesini kısıyor.
Ağa ise, uçağa bindiği gibi İstanbul’a doğru hareket ediyor, Ayperi’yi ve ablasını bulmak için. Kız kardeşi bunu hemen Kaan’a haber vermeye çalışıyor, abisini arıyor. Ama telefonun sesi kısık olduğu için duymuyorlar; zaten Kaan gece geç geldiği için uyuyor, sonra kalkıp aceleyle işe gidiyor ve cevapsız aramaları görmüyor bile. Uçaktan inen dede Kaan’ın çalıştığı şirkete geliyor, ama Kaan’ı değil Sultan’ı yani Ayperi’yi aramaya.

Kaan’ın arkadaşı Mesut ile dede, şirketin önünde karşılaşıyorlar. Mesut, “Kaaan’ın İstanbul’da olduğunu mu öğrendin?” diyor dehşet ile. Böylece Emin dede de Kaan’ın sekiz aydır İstanbul’da olduğunu öğrenmiş oluyor. Sonra da bebeği öğreniyor tabii. Antep’ten kız kardeşi ve teyze de bir sonraki uçağa biniyor ve Kaan’ı uyarmak için doğruca şirkete geliyorlar. Kaan dedesinin geldiğini ve her şeyi öğrendiğini duyunca dehşete düşüyor ve hemen eve koşuyor. Ama dede ondan önce geliyor. Kaan da açık kapıdan içeri giriyor, dedesini görüyor ve “Karıcığım” diye koluna giriyor Ayperi’nin. Anlaşılan kendisini evlenmiş gibi gösterip dedesinin onu zorla evlendirmesinden kurtulmaya çalışacak.

8.09.2017

Kalp Atışı 10. bölümde neler yaşandı. Bahar kurtulabilecek mi?

Geçen bölüm sonunda hastanenin çatısındaki keskin nişancı Hakan önce bir polisi vurmuş; arkasından da ambulanstaki yaralı çocukları çıkarmaya çalışan doktorların üzerine ateş açmıştı. Bahar adamın açtığı bu ateşte yaralandı. Eylül bu bölüm çatıdaki polisi kurtarmaya çalışırken adama yakalanır ve silahını düşürmesine sebep olup adamla dövüşür. Adam tam Eylül'ün boğazını sıkıp öldürecekken kafasındaki sesi dinleyip kızı bırakır.

Ali Asaf ve Oğuz ise acilde Bahar'ı kurtarmaya çalışsa da genel cerraha ulaşması gerekmektedir. Ancak özel harekatçı polisler hastanedeki tüm kapıları kitlemiş; asansörleri durdurmuşlardır. Selim'e de diğerlerine de ulaşamazlar. Eylül ne yapsa da çatıdaki yaralı polisin kanamasını durduramaz. Polisin telsizinden anons edip hastaneye gelen diğer polislere ulaşır. Ancak herkes katlarda mahsur kaldığından ulaşamazlar. Keskin nişancı Hakan aşağı doğru inerken Sinan'ın sevgilisini öldürürken Bahar ve çatıdaki polis de ölür. Herkes Bahar için çok üzülür

Ali Asaf babası ile nişancıyı tedavi için teslim olmaya ikna eder ama polislerden biri Hakan'ı görüp ateş eder. Ali Asaf başından yara alan adamı ameliyat etmek ister ama başta Sinan olmak üzere pek çok kişi bunu istemez. Ali Asaf ameliyatta Hakan'ın beyninde bir tümör görüp temizler. Hakan ameliyattan sonra uyandığında hiç bir şey hatırlamamaktadır. Tüm öfkesinin ve kafasındaki seslerin sebebi meğer ise bu urmuş

Sinan bu Hakan isimli kişiyi hastaneye ilk geldiğinde muayene etmediği ve tetkik yapmadığı için Eylül'ü suçlar. İşin kötüsü Eylül de kendisini suçlamaktadır. Ali Asaf'ın söyledikleri onu teselli etmez. Cenazede Faruk ve Sinan sürekli arkadaşı için ağlayan Eylül'e nefret dolu bakışlar atarlar. Cenaze sonunda Sinan Eylül'e sarılarak Ali Asaf'ın babaannesinin raporların değiştirten adamın oğlu olduğunu fısıldar. Eylül donup kalakalır.


Ateşböceği'nin 10. bölümünde Aslı ve Barış yine ajanlık peşinde

Geçen bölüm sonunda iki çift Veli beyin çiftliğinde karşılaşmış; bir takım oyunlarla adamın elindeki senetleri almayı başarmışlardı. Aslı ise Barış'a kızgınlığından kaçtıkları arabadan inmişti. Yolda Veli ve adamıyla karşılaşsalar da bir şekilde onu atlatırlar. Üzülen ve sinirleri boşalan kıza sarılıp teselli eden ve af dileyen Barış'ın hali Aslı'yı derinden etkiler.

Eve gittiğinde ailesine senetleri kurtardığını söylese de mahallede evlerini Veli'ye satan kişiler vardır ve onların haklarını da arama olayını Aslı üstlenir. Veli ise mahalleye yolladığı adamlarla oradakilerin huzurunu kaçırmaya çalışmaktadır.

Barış'ın yeni planı Aslı'yı adliyeye sokup avukatlık mesleğine ısındırmaktır ve bu planı başarıya ulaşır. Aslı ise ailesi ile arada kaldığını düşündüğü Barış'ı ailesinin baskısından kurtarmak için aralarında hiç bir şey yokmuş gibi davranmaya başlar. Emrah'ı mahallede gören Aslı; Barış'ın istememesine rağmen onunla konuşur ve Hüseyin isminde birisinin adına ulaşır.

Aslı ve Barış; Hüseyin ismindeki kişiyi gideceği bir yardım balosuna kadar takip eder. Aslı çok gösterişli bir elbise ile Barış'ın kolunda içeri girer. Ajanlık konusunda birbirleriyle yarışıp komik sahneler oluştururlar. Büyük teyzesi da İlayda'dan kendisine baloda eşlik etmesini ister. Aslı veBarış da tam o sırada Hüseyin'in üzerine dinleme cihazı yerleştirme ile uğraşmaktadırlar. Cihazı yerleştirip kimseye görünmeden çıkmaya çalışırken Veli ve Emrah'a yakalanmamak için duvara dayanıp öpüşme numarası yaparlar. Veli onları görmez ama büyük teyzeyle İlayda'ya yakalanırlar. Kadın "Kendine bu şöförümü layık görüyorsun" diyince Aslı oradan uzaklaşmak için hamle yapar. Barış kızı kolundan tutup durdurur

Yan rollerde Hakan; İlayda ile beraber yedikleri yemek sonrasında sarhoş olan kızı odasına götürüp yatırır. Cahide teyzesi yenen yemeği ve bir kızın Hakan'ın odasında olduğunu fark eder. Kız ile tanışmak ister ama elbette İlayda çıplak ayakla bile olsa evden kaçıp şirkete gelir. Barış dahil herkesin dikkatini çeker. Hakan da imaj değişikliği yaparak saçlarını kestirip takım elbise giyer.

Teo ise Gül ile olan ilişkisini abisinin görme korkusu ile yaşamak istemeyerek Barbaros'a cafede herkesin içinde açıklar. Barbaros çıldırsa da aile onu sakinleştirmeye çalışır. Gül ise Teo'ya ve ilişkisine sahip çıkarak herkesi şaşırtır.

6.09.2017

Dokuzuncu Bölümüyle Final Yapan İki Yalancı da Serkan ve Duygu mutlu sona ulaştı

Hırsızlık olayını haber alan Belezoğlu ailesi Serkan'ın evinden apar topar çıkarlar. Naci ve Cenk evden aldıkları kutuda Maya'nın yazdığı notu bulurlar. "Bana bir daha bir fiske bile vuramayacaksın Alp. Hayatımda sana ve hastalıklı sevgine yer yok" yazmaktadır

Serkan Duygu'nun neden Alp'e döndüğünü ve aralarındaki tedirginliği anlamaya çalışır. Duygu ona sadece "Bekle Serkan" der ve gider. Burcu ile oturup erkekleri kendinden soğutmak için neler yapmak gerekir araştırması yaparlar. Alp'i kendinden soğutmak için uğraşır. Ama Alp tüm bunları başarıyla savuşturur. Alp'in annesi oğlu için endişelenip tedaviye başlaması için konuşur ama Alp pek yanaşmak istemez.

Pelin ise Duygu ve Alp'in yeniden birlikte olduğunu öğrenince tekrar ikilinin beraber fotoğraflarını gündeme getirir. Meğerse bir kopyalarını bilgisayarına yedeklemişmiş. Duygu Pelin'in evindeki bilgisayara ulaşıp resimleri silmeyi amaçlar. Serkan ilk başlarda istemese de kıza yardım etmek için gelir. Resimleri silerler ama evden çıkamadan Pelin gelir. Pelin ise Alp'i arayarak Duygu ile ilgili gerçekleri göstereceğini söyleyerek eve çağırmıştır. Alp resimleri tabi ki göremez. Pelin'e kızarak uzaklaşır. Duygu ve Serkan ise zorlukla kaçarlar.

Burcu ise sıkılarak Naci'yi arar. Cenk'in de onu unuttuğunu söyleyip kızı sinirlendirir. Naci onu akşam bir mekana götürmek ister. Böylece Maya'nın not kağıtlarının arasındaki mekanı araştırabilecektir. Gittikleri mekan kısa bir süre önce el değiştirip pavyon; türkü bar gibi bir yere dönüşmüştür. Cenk; Naci'yi takip ederek oraya gelir ve kavga ederlerken polis baskın yapar.

Pelin bir arkadaşına Duygu'nun resmini gösterip Veli Velioğlu'nun kızı olduğunu söyler. Ancak kız Veli beyin kızını tanımaktadır ve onu çağırıp resimdekini tanıyıp tanımadığını sorar. Veli beyin kızı Duygu'yu tanımadığını söyleyince Pelin; Duygu'yu arayıp çağırıp konuşur sonrada kızı mahallesine kadar takip eder. Sonra da Alp'e not gönderip kızın evinin adresine çağırır. Duygu kapıyı açtığında çok şaşırır ve Duygu'ya kızıp kızı tartaklamaya başlar. Serkan duruma müdahale eder. Duygu'ya herşeyi bildiğini söylerken kendisi ile de doğruyu söyler. Burcu da Duygu da bir hafta sonra sevdikleri erkeğe gidip onları bu halleriyle kabul ettiklerini söylerler. Ve dizi Serkan ile Duygu'nun evlenip bisiklet bindiği sahne ile biter



Dolunay 10. bölümde neler oldu. Ferit'ten Nazlı'ya sözleşme dayatması

Geçen bölüm sonunda Nazlı; Ferit'ten uzaklaşmak için onun evindeki işinden istifa etmişti. Deniz bu duruma içten içe sevinir ve Nazlı'nın onunla çalışacağını düşünür ancak Nazlı'nın böyle bir düşüncesi yoktur. Japonca kursundaki hocası Nazlı'nın istifa ettiğini öğrenince bir arkadaşının bir restauranttaki hissesini beraber satın alabileceklerini düşünür. Nazlı'nın kredi alması gerekecektir.

Ferit ise Nazlı'nın neden istifa ettiğini bulmaya çalışırken Engin "Nazlı senden; senin bilmeni istemediği bir şeyi saklıyor olabilir mi?" der. Nazlı'dan veya ailesinin normal insanlar olduğunu düşünürken Asuman'ı karakoldan aldıkları zamanı hatırlar ve kız araştırmaya başlar. Asuman'ın hırsızlık yaptığını öğrenip Nazlı ile yüzleşir.

Ferit Nazlı'yı yanında tutabilmek için işe girerken imzaladığı sözleşmedeki tazminat şartını ortaya atar. Bu sözleşmeye göre eger çalışan işi bırakırsa 100 bin lira tazminat ödeyecektir. Ferit bu arada kazandığı zamanda kızın neden kendisinden kaçtığını öğrenmeyi amaçlamaktadır.

Bu sözleşme dayatması Nazlı'yı çok kızdırır ve kendisini işten attırmak için uğraşırken Deniz de içten içe Ferit'e bu sözleşme yüzünden kızmaktadır. Demet'in şirkette Zeynep'ten boşalan 'Halkla İlişkiler' pozisyonunu ister. Ferit'ten red cevabı alınca Deniz ile konuşup onu ikna eder. Deniz Ferit'e de duyduğu hınç ile kendisinin onun gölgesinde olmadığını ispatlamak için şirketteki  oylamada Demet lehine oy kullanır. Ferit kendisini sırtından vurulmuş hissederek Deniz ile konuşup ona nasihat etmeye çalışır ama Deniz onu herkesin hayatını yönetmeye kalmakla suçlar.

Ferit bölüm sonunda Nazlı'yı teknesine çağırıp bizim "Dönerse senindir; dönmezse hiç senin olmamıştır" lafımızın daha değişiğini söyleyerek sözleşmeyi yırtar. Nazlı'ya da "Artık özgürsün. Ne yapmak istiyorsan; kiminle çalışmak istiyorsan yapabilirsin" der. Bakalım Nazlı kiminle olmayı ne iş yapmayı seçecek. Denzi'in mekanında çalışmayı mı, japonca kursundaki hocasıyla ortak yer açmayı mı yoksa aşık olduğu Ferit'in yanına dönmeyi mi seçecek?

Yan rollerde Engin ve Fatoş sonunda sevgili olmaya karar verirlerken Deniz üstü kapalı olarak Alya'ya mekanda çalışmaya devam etmesi için ısrar eder. Asuman ve Demet arasındaki çekişme de devam etmekte; aralarındaki güç dengesi ve şantaj sürekli dengeyi bozmaktadır.