Comments

{getPosts} $results={3} $type={comments}

10.07.2016

Güneşin Kızları 35. Bölüm. Savaş Nazlı'sına söylüyor. 'Küçüğüm'

Ali ve Selin evli oldukları haberi yüzünden ailelerinden kaçmışlardı. Sevgililer gününde oteldedirler. Ali ve Selin dans ederlerken o an için araları limoni olan Nazlı; Savaş'la dans etmemektedir. Savaş da biraz Ali'ye özenerek ikilinin dans müziği olan Sezen Aksu'nun 'Küçüğüm' parçasını piyanist eşliğinde söylemeye başlar.  Selin de şaşırır "Aaa resmen şarkı söylüyor." Ali "Bir daha göremeyebiliriz sanırım" Şarkı söylenirken ikilinin geçmiş görüntüleri gözlerinin önünden geçer. Ali ve Selin de mutludurlar. Şarkı alkışlar eşliğinde biter. Savaş Nazlı'nın yanına gidip "Benimle dans eder misin?" Nazlı da onu kırmaz ve beraber dans etmeye başlarlar. Nazlı "Çok güzel söyledin" diyip sarılarak dans ederler.



Küçüğüm daha çok küçüğüm 
Bu yüzden bütün hatalarım 
Öğünmem bu yüzden 
Bu yüzden kendimi 
Özel önemli zannetmem 

Küçüğüm daha çok küçüğüm 
Bu yüzden bütün saçmalamam 
Yenilmem bu yüzden 
Bu yüzden kendime hala güvensizliğim 

Ne kadar az yol almışım 
Ne kadar az 
Yolun başındaymışım meğer 
Elimde yalandan kocaman rengarenk 
Geçici oyuncak zaferler 

Ne kadar az yol almışım 
Ne kadar az 
Yolun başındaymışım meğer 
Elimde yalandan kocaman rengarenk 
Geçici oyuncak zaferler 

Küçüğüm daha çok küçüğüm 
Bu yüzden bütün korkularım 
Gururum bu yüzden 
Bu yüzden çocuk gibi korunmasızlığım 

Küçüğüm daha çok küçüğüm 
Bu yüzden sonsuz endişem 
Savunmam bu yüzden 
Bu yüzden bir küçük iz bırakmak için didinmem 

Ne kadar az yol almışım 
Ne kadar az 
Yolun başındaymışım meğer 
Elimde yalandan kocaman rengarenk 
Geçici oyuncak zaferler 

Ne kadar az yol almışım 
Ne kadar az 
Yolun başındaymışım meğer 
Elimde yalandan kocaman rengarenk 
Geçici oyuncak zaferler 

Küçüğüm daha çok küçüğüm

Kara Ekmek 17. bölüm. Asiye ve Çetin'in 'atarlı' atışması

Asiye ve Çetin sahilde oturuyor ve güneşe yüzlerini vermişler. Kız "Ya yaz geldi" diyor Çetin "Hımm umarım bozulmam" Asiye ne dediğini anlamayarak sorar gibi bakar. Çocuk açıklar "Tatlılar sıcakta bozuluyor ya o anlamda." diyip gülümsüyor. Asiye de çaktırmadan gülümsüyor. "Şu sırada herkes de bir havalarda anasını satayım. Uçak biletleri bedava heralde" 
Çetin "Canım önce sen bi kendine gel. Sonra bana da uğra" Asiye şaşkın gülerek "Sen benle laf mı yarıştırıyorsun?" Çetin "Aynen öyle canım" 
Asiye "Ama aşkitom. Ben senin güttüğün koyun sayısı kadar çoban güttüm. Benle yarışamazsın"
Çetin "Biz de ekmediğimiz yerden biçeriz be gülüm" 
Asiye "Gencim güzelim seni üzerim" Çetin "Giden gitsin yangınlarla döner. Arkama bile bakmam. Zira krallar önden gider" 
Asiye "Ah biz kadınlar pireyi deve ederiz de. Öküzü adam edemeyiz." Çetin "Söylediklerimi üzerine alınıyormuşsun. A tabi yavrum hava serin üşütürsün"
Asiye "Şeytanın bacağını kırıcam ama erkeklere şiddete karşıyım." Çetin "Ateşten korksaydık. Sevdanla yanmazdık. Telefonumu soran olursa hala on numarayım unutma. Seni sevdiğim kadar çalışsaydım Bağkurdan emekli olurdum" 

Asiye Çetin'in dizine vurarak "Ay yeter sus. aa. Sen Bağkur ne demek biliyor musun?" Çetin duralar "Bağkur.. Bir kurum.. Emekli olmanın zor olduğu bir kurum diye biliyorum" diyince kız gülmeye başlar. "Bağkur.. Bir kurum. Bilmiyorum ya" diyip kestirip atar :)

VİDEOYU İZLEMEK İÇİN TIKLAYINIZ

9.07.2016

Çilek Kokusu 9. Bölüm - Burak Aslı'ya laf atıyor 'Güzelim Bak Bi'


Burak ve Aslı aynı işyerinde çalışıyorlar ve aynı evde oturuyorlar. Haliyle Burak Aslı ile işe beraber gitmek için ısrarlı. Ondan önce çıkmış evin önünde bekliyor. Aslı kendi kendine evden söylene söylene çıkıyor. "Hergün aynı iş yerinde onu görmek zorundayım. Napıcam ben. Hayır başka iş baksam Volkan'a ne diycem" Burak'ın ve arabasının yanından geçip gidince Burak kendi kendine "Kör mü bu ya" Arabayı kızın arkasından sürüyor ve "Pişt. Güzelim bak bi. Analar neler doğuruyor be. Nereye böyle ya. Pişt yavrum." diye sesleniyor. Aslı arkasını dönmediği gibi çocuğun sesini de tanımayıp kızmaya başlıyor ve yerden aldığı taşı atmaya çalışınca Burak "Hey hey hey dur dur. Benim benim." Kız korktuğunu söyleyince arabadan çoktan inmiş olan Burak kızın yüzünü ellerinin arasına alıp en sevimli ve romantik haliyle "Ya seni bu kadar korkuttum mu ben? Gerçekten özür dilerim. Bu kadar korkacağını tahmin edemedim." Kız bu tavırdan etkileniyor elindeki taşı yere bırakıyor ve "İyiyim ben"diyor. Burak hadi gidelim diyince yok ben giderim dese de Burak kızı elinden tutup "Ya saçmalama kaç saattir seni bekliyorum" diyip çekerek "Hadi bin arabaya" diyerek yan koltuğa oturtuyor ve yerine geçiyor. 


Diriliş Ertuğrul 52 Bölüm. Aytolun Selcan ve Banu Çiçek'in müthiş kavgası

Aytolun'un suçunu itiraf etmesini sağlamak için Ertuğrul bir plan yapar. Ertuğrul Tuğtekin'i ikna edip olanları dinletir. Aytolun suçluluğun telaşı ile Selcan'ı takip eder. Banu çiçek de sanki onunla ilgili bir delil bulmuş gibi davranmaktadır. Sungur Tekin onların üzerine yönelttiği ok ile Selcan'ı korumaya çalışmaktadır. Ertuğrul ve Tuğtekin olanları çalıların arkasından onları seyretmektedir.

Aytolun saldırır. İki kadın Aytolun'a zor karşı koyabilmektedir. Çünkü Banu Çiçek sırtından yaralıdır. Selcan plana bağlı kalınması için seslenir "Banu Çiçek git yaralısın. Delili Ertuğrul'a ulaştırman lazım. Git dedim" Selcan; Banu Çiçek'in kılıcını alır ve Aytolun'un karşısına dikilir. banu Çiçek giderken "Ertuğrul beyime söyle beni bulsun. O nerede olduğumu bilir" der. Aytolun kızın peşinden hamle yapar. "Gel buraya soysuz" Selcan dönerek çok esaslı bir karşı kılıç hamlesi yapar. Aytolun karakteri geriye doğru bir kaç adım gider. Aytolun kızgın bir şekilde Selcan'a saldırır. Ertuğrul "Hadi Selcan hatun git artık" diyor ama Aytolun hareketlerine devam ettiği için kaçamaz. Ama sonunda diğer elindeki hançerle Aytolun'un kolunu keser ve kaçmaya başlar. Aytolun arkasında koşar ve bağırır. "Selcan yemin ederim öleceksin"

Rengarenk Dizisi 1. bölüm özet. Renk Duygun'un çileli hayatı


Renk; annesi babası oyuncu olan bir ailenin yine oyunculuğa yönlendirilmiş kızıdır. Ünü ülke sınırları dışına taşmış olan Renk bu yalan dünyadan, herkesin yüzüne güldüğü arkasından konuştuğu camialarından çok bıkmıştır. Herkesin onu tanımasından ise artık rahatsız olmuştur. Anne ve babası ayrılmış; annesi alkolik babası ise ondan bile küçük bir sevgilisi ile yaşayan bir adamdır. Sevgilisi Arda'nın ise kendisini aldattığından şüphelenmektedir. fakat çocuk ona açıklama yapmak yerine ayrılmayı tercih edecek kadar kibirlidir.

Kereste tüccarından bozma bir yapımcı ona film teklif eder. İlk başta kesinlikle kabul etmez ama sonra menajerine ve erkek arkadaşına kızgınlığından sözleşmeyi imzalar. Çekim için İzmir'e giderler. Fakat ekip çok amatör, senaryo yok gibi bir şey ve organizasyon ise berbattır. Daha ilk çekim sırasında Renk oradan üzerinde gelinlikle kaçar. Patronun adamları ellerinde silahla onun peşinden giderler. Ekip de polislerde her yerde onu aramaktadır. Sevgilisi ve menajeri de telaşla İzmir'e gelir. herkes başka koldan kızı aramaktadır.

Daha önce aldatılmış veteriner Can ise kadınlardan nefret eden mütevazi bir yaşam sürmektedir. Çekimden kaçan Renk; Can'ın muayene-evinin bahçesine girer. Hemen hiç televizyon seyretmeyen Can kızı tanımaz. Can ona kız kardeşinin kıyafetlerini verip "Kendini toparlayana kadar burada kalabilirsin" der. Kız kardeşi Renk'i tanır ama abisine belli etmez. Aile kahvaltısına gider; aile de onun ünlü biri olduğunu abiye belli etmezler.

Huzurlu bir aile ortamı ve normal insanlar Renk'in çok hoşuna gider. Can'a isminin Zeynep olduğunu ve öğretmen olduğunu söyler. İstemediği biriyle evlendirilmek istediğini söyler. Karşıyaka'nın maçında gizlenmek için kullandığı şapkası düşünce maç kameraları onu çeker ve "Kayıp olan Renk Duygun Galatasaray - Karşıyaka maçında" diye anons duyulur ve kızın yalanı ortaya çıkar.

8.07.2016

Diriliş Ertuğrul 52 Bölüm Selcan Aytolun Halime ve Goncagül'ün Kavgası

Tenha bir yerde Goncagül ve Aytolun takip ettikleri Selcan ve Halime'ye saldırır. İkisi de hamile olan iki elti ne yapacaklarını şaşırırlar ama Halime yerden aldığı kalın bir dal parçası ile ilk hamleyi yapar ve Aytolun'a saldırır. Goncagül de elindeki kılıcı Selcan'a savurur. Selcan eline aldığı bir taşla hamleleri savuşturur. Halime aralarda korku ile karnını tutmaktayken Selcan elindeki taşı Goncagül'e atar. Onun canının yanmasından faydalanıp yerdeki kalın bir dalı eline alır. Aytolun ve Halime kitlenmiştir. İki kadın birbirlerinin ellerini tuttukları için iki hamle hakları vardır. Ya kafa atacaklar ya tekme. Hamile olduğu için fazla hareket şansı olmayan Halime'nin karnına Aytolun hiç acımadan sağlam bir tekme atar. Selcan tam da o sırada Goncagül'ün dizinin arkasına vurarak kızı yere çökertmiştir. Halime'den gelen acı içindeki ses onun dikkatini dağıtır. Halime yerde kıvranırken Selcan'ın arkasına geçen Goncagül kadının boğazına koca kılıcı dayar.

Yüksek Sosyete 3. Bölüm. Cansu ve Kerem parkta 'Kimse Dokunmasın Bize'

Kerem ve Cansu iş yemeği çıkışında parkı gördüklerinde salıncakta sallanmak isterler. Cansu salıncağa oturur ve kızı sallamaya başlar. "Aslında hikaye şöyle; Herkes sevdiğinin kahramanı olmak ister. Herşey sevgiyle alakalı. İnsan sevdiğini arar herzaman. Yollarda, sokaklarda, evlerde, heryerde." Kerem; Cansu'ya soruyor "Nereye uçuyoruz" Cansu cevap olarak "Çok uzaklara; kimsenin bizi tanımadığı yerlere." Kerem gülerek "Emredersin kaptan" diyor.

Kerem de yan salıncağa oturuyor ve kıza bakıyor. Kerem iç ses "Cesaret akıl sustuğunda konuşmaya başlıyormuş. Şimdiye kadar hiç duymamışım sesini" Cansu iç ses "Durdurun dünyayı inecek var. Sus kalbim biri seni durdursun. Biri bu büyüyü bozsun."  Kerem "Kimse dokunmasın bize. Kimse bu büyüyü bozmasın" derken Cansu'ya Ece'den mesaj geliyor. "Mert'in sevgilisi varmış. Evleniyormuş"  Cansu şok olur. Büyü bozulmuştur. O ana kadar Kalben'in "Sadece" parçası çalıyorken aniden müzik kesilir. Cansu'nun yüzünün değişmesini Kerem de fark eder.



Kalben Sadece şarkı sözleri
Yatak boş,
Oda boş,
Ev boş.
Duvarlara vuran ışık
Yüzümde karanlık.
Yine mi sen,
Bayram günü gibi gelen?
Kaçamadım,
Külleri hala sıcak.
Kalbimi durdurup kaybolan bir tuzak
Oluyor
Her sokak.
Hiçbir şey istemedim,
Ne yatak ne oda
Ne de ev
Sen de birak her şeyi
Sadece beni sev.
Dizlerinde dizlerim
Boynunda ellerim
Boğulur gibi yeniden
Her gece her gece
Doğalım mı sevgilim
Doğalım mı sevgilim
Doğalım mı sevgilim
Azalırken azalırken
Kapılar ardında
Kaçtığım zamanlar
Boşvermiştim aslında
Yıkılırken kumdan kalelerim
Birer birer karşında
Zırhı paslanmış bir kahramn gibiyim
Hiçbir şey istemedim,
Ne yatak ne oda
Ne de…
Sen de bırak her şeyi
Sadece beni sev.
Dizlerinde dizlerim
Boynunda ellerim
Boğulur gibi yeniden
Her gece her gece
Doğalım mı sevgilim
Doğalım mı sevgilim
Doğalım mı sevgilim

6.07.2016

İnadına Aşk Defne Yalına Aşık Olduğunu İtiraf Eder

Defne; Yalın'ın evine gitmiş. Diğerleri de Yalın ile beraber balkona çıkmış. Herkes ona bakıyor. "Hepiniz toplanmayaydınız iyiydi. Böyle olunca utanıyor insan.  Şimdi. Yalın. Ben inatçının tekiyim. Bi de üstüne daha önce yaşamadığım duygular eklenince korktum belki biraz. Sana söyliyemedim itiraf edemedim. Ama galiba seni ilk gördüğüm anda birşey oldu bana. Daha önce ben hiç kimsenin yanında böyle olmadım Yalın. Daha önce ben hiç kimseyi hem öldürmek isteyip hem bu kadar özlemedim. Hiç kimseye hem uyuz olup hem gögsüme sokmak istememiştim. Önce kendimi anlıyamadım. Ama sonra bana ne olduğunu buldum. Ya plaza kalası ben sana çok aşığım" diyor. Bu laf üzerine abisi sinirlenirken Yalın pat diye kendini balkondan aşağı atlar ve kızın yanına giderek kızı öpmeye başlıyor. Yeşim sevgilisinin gözlerini kaparken adam çırpınır. "Öpmüyor dimi" diye. Yeşim de "Ne var sen de beni öpmedin mi?" diyor. Yalın öpmeye ara verince "İşte benim kızım be" diyip yine öpmeye başlıyor. Abi hala gözünü açmak için çırpınıyor :)


5.07.2016

Çilek Kokusu 19. Bölüm. Burak Aslı'ya 'O Dudaklar Bana Ait' diyor.


Burak pastaneye gelen Volkan'ı kıskanıyor ve Aslı'ya "Bu ne elini tutmalar falan? O eller benim, bu gözlerde, bu dudaklar da, kalbin de, içime çektiğim kokun da, herşeyin benim. Sen bana aitsin. Kimse sana dokunamaz." Aslı'nın u sözler hoşuna gidiyor ve usulca soruyor. "Peki sen benim misin?" Çocuk kıza sarılırken "Herşeyimle seninim" diyor ve devam ediyor. "Kimsenin sana bir daha dokunmasına izin verme Aslı"Kız da "Tamam sevgilim" diyor.

Sonra Burak dayak yediğinde ona baktığı için kıza çiçek almış, onu veriyor. "Benimle ilgilendiğin için sana küçük bir hediye" diyor. Aslı "Ya Burak; hep sen bana hediye alıyorsun." Burak'tan efsane romantizm "E senin bana bir şey almana gerek yok ki.Sen zaten kendin bana hediyesin" diyip kız Burak'ı öpüyor.


İnandına Aşk. Yalın; Defne'ye aşkını itiraf edip öpüyor

Defne ve Yalın her zaman ki gibi tartışıyorlar ve Defne çekip gidiyor. İkilinin gözünün önünden otoparkta kız giyinirken karşılaştıkları sahneden başlayarak görüntüler geçmeye başlar. Şirkette tanıştıkları, otoparkta abisi ve Yalın'ın kavga ettikleri, tahta kuklaları, hastane önünde parmaklarıyla kalp yaptıkları, Defne'nin istifa ettiği, yangın merdivenden inerken çocuğun kucağına düştüğü, havuz kenarında üst üste düştükleri, şirket tuvaletinde uyuyakaldığı, abinden kaçmak için balkondan aşağı Yalın'ın kucağına düştüğü anları düşünürken bir taraftan da yağmur yağmaktadır. Yalın; Defne'nin peşinden gelir. Bu sırada arkadan Cem Belevi'nin "Yağmur" parçası çalmaktadır

Defne "Gelme peşimden dinlemiycem seni" der. Yalın kızı tutup durdurur ve aralarında dinliyceksin dinlemiyceksin krizi yaşanır. Kız kulaklarını kapatıp kendi kendine şarkı söyer. Yalın kulaklrından ellerini çekiP ağzını kapatır. "Eşşek gibi dinliyceksin anladın mı? Bir kere inat etmiyceksin. Bu sefer inat yok Defne" Abisi yüzünden hoşlanıp hoşlanmama kararsızlığından bahsedince Yalın "Senden hoşlandığımı nereden çıkarıyorsun ki?" der. Defne'nin birden ayarları bozulur. "Hoşlanmıyor musun?" Yalın "Hoşlanmıyorum. Laz kızı. Defnem. Ben sana deli oluyorum. Sen yokken kendimi eksik hissediyorum. Yav seni üzünce kendimden nefret ediyorum. Sen çenenle beynimi yerken bile ben sana doyamıyorum" diyip kızın yüzünü avuçlarına alıyor ve gözlerine bakarak "Aşığım kızım sana. Ölüyorum." diyor ve arkasından korkunç bir yağmur altında iki aşık muhteşem uzun bir öpüşme gerçekleştirirler.

VİDEOYU İZLEMEK İÇİN TIKLAYINIZ

Gel yan yana dursun aşk yerini bulsun
Dön günlerimin anlamı olsun
Ver elini yine ellerime bakmadan yapamam gözlerine
Başka birini bekleme benden kimseyi koyamam sen yerine
Aldım o resmini ay ışığım yalnız gecede
Yazdım hep ismini her söz her hecede
Ektim o gülleri kırmızı renkleri bile yok
Gittiğinden beri günlerin anlamı yok
Sensiz hayat hiç çekilmiyor ne olur gel

Gecelerime gün doğmıyor ve bunca keder
Gün be gün beni benden harap eder
Beni bırakan yağmurum ol yine geri gel
Koy yüreğini hayallerime gerçeğim ol dokun tenime
Daha yazacak hikayemiz varken ayrılık olmaz son kelime
Yok yapamadım nefes alamadım
Kalbimi sensiz bırakamadım
Gel yan yana dursun aşk yerini bulsun
Dön günlerimin anlamı olsun

No: 309 Dizisi 5. Bölüm. Lale Onur'dan ayrılıyor. "Beni de bebeğimi de asla göremeyeceksin"


Pelinsu Lale'nin Onur ile iş yemeğine gittiğini öğrendiğinde bir plan yapar ve Lale'ye giderek "Çocuk doğunca Onur'u da çocuğu da bir daha göremeyeceksin" der. Lale de bu durumun gerçekliğine inanıp Onur'u arar. Parkta buluşurlar. Lale'nin yüzündeki ifade Onur'u endişelendirip sorular sorarken Lale'nin tek söylediği "Bitti anlıyor musun? Seninle evlenmiycem." diyip yüzüğü çıkarıp çocuğun avucuna koyuyor. Onur Lale'yi tutup durdurmaya çalışıyor ama Lale "Sakın bana dokunma. Peşimden gelmeye de kalkma. Beni de bebeğimi de asla göremiyceksin" diyor ve yüzünde üzüntülü bir ifadeyle arkasını dönüp yürüyor. Onur'sa elinde alyans kafasında sorular öylece kalakalıyor.

Bu tarz durumlarda hemen kötü karaktere inanmaları, konuşmayı karşısındaki kişi ile konuşmamaları en gıcık lduğum durum. Gerçi muhtemelen senaristler olayları karıştırmak için yapıyorlar ama bazen fazla inandırıcı da gelmiyor. Bebeği nasıl anneden alabilirlermiş ki. İmkan dahilinde değil bu durum zaten. Onur'a bu konuşmaları anlatmaması gerçekten çok saf bir davranış oldu


Güneşin Kızları 17. Bölüm. Ali ve Selin ilişkilerine karar veremiyorlar. Göksel - Gidemiyorum

O gün Selin Ali'ye rüzgarlı bir tepede aşkını haykırmıştı. İkili bu güzel andan sonra yola çıkarlar. Dönüş yolu aynı zamanda gerçeklere dönüş olduğu için ikisi de tatsızdır. Radyo da Göksel'in "Gidemiyorum" parçası çalmaktadır. İkili içlerinden konuşuyor :)
Selin "Olmıycak dimi?" Ali "Bilmiyorum." Selin "Biz de bu şarkı gibiyiz seninle tamamlanamayız." Ali "Her şarkının bir sonu var. Bu da bitecek." Selin "Bu şarkı iyi bitmiyor Ali. Sonu açık" Ali "Mutlu son arayan tipler değiliz biz." diyince Selin gülümsüyor hafifçe "Ben bunu yapamam. Ne sana, ne kendime ne de diğerlerine. Çıkış yok" diyip Ali'ye bakıyor ve kafasını sallıyor. Selin önüne bakıyor. "Zamanla unuturuz" diyor sanki kendi de inanıyormuş gibi. Ali "Unuturuz başkaları olur. Görmeyiz birbirimizi" Selin suratını buruşturarak "Kimse zarar görmemiş olur" diyor. Ali "Biz hariç" diyor arabayı sürüyor.

Artık dışlarından konuşuyorlar. Selin" Bak susarak onaylıyorsun sende. Savaş ve Nazı gibi değiliz biz. Anne ve babamız evlendi. Kardeş" Anne, babası ve Emre'ye bunu nasıl yapıcaz diye sorgularlar. "Duyulursa mahvoluruz. En iyisi başlamadan vazgeçmek. Zaten birbirimiz göre değili. Zorlama olmıycak iste. Yolu yok. Bununla baş edemeyiz. Yaşandığı kadar kalsın" diyorlar. Ali arabayı sürüyor parça hala çalmaya devam ediyor. Ali'nin kendisine bakması ile Selin de bakıyor ve aynı anda ikisi de ellerini uzatıp el ele tutuşuyorlar. Birbirlerine bakıyorlar ağlamaklı bir yüzle.



Gemilerini kaldırmış gidiyor hayat 
Ve ben sahildeyim 
Kaçırmış olma telaşı içindeyim 
Çağırıyor uzaklar ısrarla 
Neden seninleyim 
Bağlanmış olma korkusu içindeyim 

Gidemiyorum, kalamıyorum 
Baş edemiyorum 
Teslim olamıyorum 

Yüzün gökyüzünden, bakamıyorum 
Havada nefesin var, boğuluyorum 
Ben sana bağlarımı çözemiyorum 
Başka bir dünya yok, gidemiyorum… 


Varlığın yanına hapsediyor beni sana 
Olduğun yere 
Ben sende kaybolmuşum hissindeyim 
Yüzdüğümüz deniz ne güzeldi bir zamanlar 
Gel gör ki şimdi yoruyor dalgalar 

Gidemiyorum, kalamıyorum 
Baş edemiyorum 
Teslim olamıyorum 

Yüzün gökyüzünden, bakamıyorum 
Havada nefesin var, boğuluyorum 
Ben sana bağlarımı çözemiyorum 
Başka bir dünya yok, gidemiyorum…

Güneşin Kızları 24. Bölüm. Ali Selin'in doğum gününde şarkı söylüyor. Keşke

İkizlerin 18. doğum günü gelip çatmıştı. Selin ortalarda görünmeyen Ali'nin nerede olduğunu merak ederken birden arkada Ali'nin şarkı söyleyen sesini duyar ve koşarak sahnenin en önüne geçer. Selin Alişini gördüğüne çok ama çok sevinmiştir çünkü doğum gününden hemen sonra onu Uzay Küreye götürüp ilişkilerini başlatmayı planlamaktadır. Yeni müttefiki olan Tuğçe bile Ali'nin gelmesine sevinmiş görünüyor. Tabiki ikilinin paylaştığı güzel anılar gözümüzün önünden geçmeye başlar. Otelde yaptıkları kahvaltı, Elif'e kasten makarna sıçrattığı, sevdiğin kim diye sorduğu, abasının annesine tecavüz ettiğini öğrendiği, dağ evinde Ali şarkı söylerken ki görüntüler Selin'in aklından geçenlerdi.

Bu sahnenin gösterileceği hafta sosyal medya çalkalanmıştı. Ali şarkıyı kime söylüyor diye. Malesef söylentiler doru çıkmış, bu muhteşem performansın Selin'e değil Elif'e olduğunu söyleyerek Ali kızcağızı yıkmıştı. Üstüne bir de doğum gününde herkesin içinde Elif'ten özür dilemesini isteyerek tüy dikmişti Ali Mertoğlu



Bırak saygından kuşkum yok 
Hatrımdan kalıyorsan hiç kalma bırak 
Sensiz olmaya itirazım var 
Canımı çok yakacak,izlerin bana yeter 

Keşke oyunlar oynamasaydık 
Üzülmeseydi şarkılar 
Hala sana yazılıyorlar 
Hala buram buram sen kokuyorlar 

Bırak sevginden şüphem yok 
Arkadaş kalıyorsak ben yapamam bırak 
Sessiz kalmaya ihtiyacım var 
Yanlızlığı senle özledim,uzak dur bana yeter 

Keşke oyunlar oynamasaydık 
Üzülmeseydi şarkılar 
Hala sana yazılıyorlar 
Hala buram buram sen kokuyorlar