Comments

{getPosts} $results={3} $type={comments}

17.01.2017

İçerde Dizisi 17. bölüm özet. Melek kurtuluyor

Geçen bölüm tam Coşkun Mert'e telefonda adını söyleyecekken konuşmayı dinleyen Celal; mahsustan Coşkun'a bağırır. Adam da telefonunu kapatır. Mert de gerçek ismini öğrenemez. Evine gelen Mert orada kendisini bekleyen Sarp ile karşılaşır ve görüntülerle ilgili konuşurlar. Sarp; Mert'i Leyla hanım ile kardeşi Umut için konuştuğuna inandırır. Celal babayı satmasını isteyen Mert'e "Ben Celal babayı satmam" der ve kadını da Celal babanın öldürmediğini söyler. Mert Sarp'ın söylediklerini Celal babaya üstü kapalı sorup teyit eder.

Sarp da müdürü ile konuşur ve kayıtların boş olduğunu çünkü kayıtları geri döndürülemeyen bir programla silinmiş olabileceğini düşündüğünü söyler. Bu işin sorumluluğunun Mert de olduğunu da söylediğinde bu kez Sarp'ın kafasında acaba Mert beni yemliyor mu diye gelir.

Coşkun ise Mert'den faydalanamayacağını anlayınca Yaşar birine gider ve yıllar öncesinde babasını öldüren kişinin Celal olduğunu söyler.

Melek yaşadıklarından sıkılmıştır. Valizlerini toplayıp  tatile gitmeye karar verir ve Sarp'a da gel der. Kızı takip eden adamın önünü birileri keserken birileri de Melek'i kaçırır. Celal her yerde kızını ararken O Mert'i arar ve telefon sinyalinden kızını bulmasını ister. Mert telefonun sabit bulunduğu yeri  Celal'e söyler.

Yeşim yaptırdığı DNA sonucunda Celal ile Melek'in baba kız olduğunu öğrenir ve hırsından kudurur. Ertesi gün eve gelmeyen kocası ile yüzleşir. Celal doğruları anlatmak zorunda kalır. Yeşim ise Melek'e olan bu düşkünlüğüne kızarak kızı ile Sarp arasında gizli bir ilişki olduğunu hatta Sarp'tan şüphelenip annelerini kaçırdığında Melek'i kaçırmasının oyun olduğunu; Melek'in gönüllü kaçtığını söyler. Celal öfke ile Sarp'ı getirmeleri için adamlarına emir verir

Yusuf müdür hastanede yatmaktan sıkılır ve görevine döner. Öğrendiği ilk şey de birisinin kayıtları geri getirilemiyecek şekilde sildiğidir. Tabi ki emen Mert'den şüphelenir ve Mert'i acilen merkeze çağırır. Yusuf müdür ekibin başı olma işini Mert'den alır; Sema'ya verir.

Alyanak uyuşturucu isteyen Gökhan'la konuşur. Gökhan Yusuf müdürün karısının oğludur. Sonradan öğreniriz ki Gökhan; Yusuf'un oğluymuş ve adamın bundan haberi yoktur. Eski karısı oğlu için Yusuf'dan yardım ister. Gökhan Alyanak ile konuşmaya gider. Alyanak'a ön ödeme yapar.

Sarp kendisini endişe ile bekleyen Eylem'e "Mert seni kullanmış; ondan uzak dur" der. Eylem de Mert ile buluşup "Beni kandırdın" der. Ama Mert kızı "Senin için Sarp'ın görüntüleri olan bu videoyu sildim. Bu anlaşılırsa polislikten bile atılırım ve bunu senin için yaptım" der. Kız da Mert'i gücendirdiği için kendini kötü hissetmektedir.

Adamlar gelip Sarp'ı alır ve Davut'un depoya Celal babaya götürür. Celal baba çok öfkelidir. Sarp'a bir çeşit rus ruleti gibi bir şey yapar. Silahtaki mermileri çıkarıp bir tane koyar. Sarp kafasına silahı dayar ve tek tek sıkmaya başlar. Sonuncuya geldiğinde içeriye Celal'in adamı girer ve Melek'in kaçırıldığı haberini bomba gibi ortaya bırakır.

Celal baba Mert'den aldığı adrese adamları ile beraber gitmek için hereket ederken Sarp'ı orada bırakır. Sarp Celal'in adresi yazdığı yeri karalayarak adresi bulur ve başında bekleyen adamı etkisiz hale getirip Celal'lerin peşinden gider.

Celal baba ve adamları verilen adrese Melek'i kurtarmaya gider. Yaşar oraya bomba döşemiştir ve adamları ile içeri giren Celal babanın görüntülerini Melek'e izletir. Sarp da daha sonra geldiği bu mekanda arka tarafta dururken yine arkada durupda olanları izleyen bir arabayı fark eder. Arabaya doğru giderken Yaşar adamlarına bombayı patlatması emrini verir. Sarp onları yine kurtarmıştır. Kumandayı adamlardan alıp depoyu boşken patlatır. Sonradan öğreniriz ki Yaşar yıllar önce Celal'in karısıyla kaçan adamın oğluymuş ve onu Celal öldürmüş

Celal babalar depoyu patlatmakla görevli adamı sorguladıklarında Yaşar ismine ulaşırlar. Zaten Yaşar da onları arayıp Coşkun ile de konuştururlar. Celal babayı tek istemektedirler. Yeşim yaptıkları için Celal'den özür diler. Celal tek başına gitmekte ısrarlıdır. Füsun teyzelere yemeğe giden Mert kardeşini düşünmekten yemek yiyemez ve çıkıp gider. Telefonla Celal'i arayıp şuraya buraya git diye yönlendirirler. Sarp'ın fikri olan bir verici ile Coşkun ile buluşur. Coşkun vericiyi bulup imha eder. Arada kargaşa yaşanır. Celal'i kızının da bulunduğu yere götürürler. Sarp ve diğerleri baskın yaparlar. Megerse Celal ikinci vericiyi adamlardan birinin üzerine yerleştirmişmiş. Celal silahını Coşkun'un kafasına dayar. Bölüm öylece biter.







Muhteşem Yüzyıl Kösem 2. Sezon 8. Bölüm (38. bölüm) özet

Geçen bölüm sonunda Kösem; bayılttığı Farya hatunun odasına girmiş; çocuk sahibi olamasın diye rahmini kurutma emri vermişti. Fakat kadını muayene eden ebe Farya'nın hamile olduğunu söylediğinde bebeğe ve kadına ilişmeden çıkıp gider. Farya ne olduğunu anlamaya çalışır o sırada kendisinin gebe olduğunu öğrenir ve vakit kaybetmeden Sultan Murat'a müjde verir. Murat kadının dairesinin daha da sıkı korunmasını ister. Ancak Ayşe Sultan bebeğin doğmaması için elinden geleni yapacaktır.

Kösem saraya döndüğünde Kasım'ın amcası Mustafa'nın dairesine kapatıldığını öğrenir. Murat ile konuşur, yalvarır ama sonuç değişmez. Hatta diğer kardeşleri de konuşmak isteseler de ağızlarını açamadan Murat hepsini susturur. Beyazıt olanlardan kendisini suçlamaktadır. Murat Silahtarına verdiği kararın doğruluğunu sorgular.

Kösem gizli bir şekilde kapalı kapıların ardından oğlu Kasım ile konuşup onu teskin etmeye çalışır. Farya'ya hayırlı olsun derken göz dağı da verir ve sonunda kadına elini öptürtür. Kösem yaptığı yanlışlar yüzünden aşçıbaşını ve haznedarını değiştirir. Yeni haznedarın ilk görevi Kasım'ı ifşa eden kızı öğrenmek olur. Kösem'in kızla ilgili bir planı vardır.

Gülbahar olanlardan memnundur. Sinan Paşa ile görüşüp Kornelyus için konuşur. İsyankar İlyas paşa'nın isyanı başlatmasını beklerler. Evliya Çelebi de hala gitmediğini fark ettikleri acem elçisinin peşindedir. Rahip Kornelyus ile buluştuklarını görür ama izini kaybeder.

Sultan Murat rahibin payitahttan gitmediğini öğrenince nasıl sorusunun peşine düşer. İzin belgesi üzerindeki şahsa ulaşır. Orada bulunan imzanın sahibinin odasında gizli tarikat kitabı ve bir yerin tarifi vardır. Sultan Murat hemen harekete geçer fakat gittiğinde Kornelyus çoktan öldürülmüştür. Öldüren de Sinan Paşa'dır.

Şehzade Kasım'ı açığa çıkaran cariyenin boğazını kesip Gülbahar sultanın yatağına koyarlar. Gülbahar ve Kösem karşılıklı restleşirler. Kösem yaptırdığı tetkik sonucu İlyas paşa'nın Anadolu'da isyan başlattığını öğrenip Murat'a söyler. Murat da İlyas paşa ile ilgili kendisine yanlış tavsiye veren şeyhülislamı ikaz eder.

Ayşe Sultan Gülbahar'dan aldığı akıl ile Farya'yı halktan birlerine altın vererek ifşa ettirir. aremi dururken bir prensese saray açtırttığı haberi halk arasında yayılır. Silahtar ağa Ester ile arasında bir şey olduğunu öğrenen Geverhan Sultan'dan çekindiğinden Ester'den ayrılır. Ester saraya gittiğinde Atike sultan onu Silahtar ile ilgili sıkıştırınca Ester; Kösem sultana "Silahtar'ın gizli bir münasebeti var Atike sultan ile" der. Kösem hışımla kızlarını sorgular ve uyarır.

Sultan Murat annesine gelen istibaratın doğru olduğunu yani İlyas paşa'nın isyan çıkardığını öğrenir. Önden birilerini yollasa da kendisi de isyanı batırmak için yola çıkar. Bergama kalesine çekilmiş olan İlyas paşa ile savaş başlar.

Sinan Paşa Kornelyus'un yerine geçer. Şeyhülislam; Sultan Murat'ın sefere çıkmasından faydalanarak Gülbahar ile görüşür. Şehzade Beyazıt'ın tahta geçmesi için adamdan destek isterler. Farya ile ilgili dedikodu almış başını gitmişken kadının şehre ineceğini öğrenen Ayşe Sultan adamlarına para verir ve Farya aleyhine slogan atarlar ve arbededen faydalanıp kadının karnına tekme atarlar.

Dairede kapalı bulunan Kasım'ın durumu iç iyi değildir. Bu haberi alan Kösem çok endişelenir. Oğlunu Kemankeş sayesinde gören ve onu çıkartmaya niyetlenen Kösem'e yine Kasım mani olur ve çıktığı daireye geri döner.


Paramparça 87. Bölüm Özet. Dilara uyanabilecek mi?

Paramparça'da geçen bölüm Ozan babasının Harun olduğunu öğrenmişti. Annesiyle yüzleşmek için yanına gider. Kadına bağırıp çağırır ve çekip gider. Dikkati dağılan kadına otobüs çarpar. Kazayı gören birisi çantasını çalınca kimliği belli olmayan bir hasta olarak hastaneye kaldırılır. Damir Seelma'nın evine gidip kadınla konuşur. Selma olayı Cihan'a anlatır

Rahmi bey Cihan'ı bulup durumu anlatınca Ozan ve Dilara'yı telefonla aramaya başlarlar. Cihan Harun'a da haber verir. Ozan'ın ve Dilara'nın da cebi kapalı olunca beraber konuşuyorlar sanırlar. Ama saat ilerledikçe ve ikiliden ses çıkmayınca endişelenip otel, hastane, karakol her yere baktırtırlar. Ama kimlik ile sordukları için bulamazlar.

Cihan önce Mithat'ı arar ama çocuk cebin açmayınca Selma'ya gider. Hacker tanıdığından telefon sinyallerinden yerlerini bulmasını istemesini ister ama onun da sistemi kapalıdır. Bu sefer Selma poliste tanıdıklarının olduğunu söyleyip iş birliği yaptığı Mithat'ın üstü olan adama gider. Dilara'nın teli öğlenden beri kapalı olsa da Ozan'ın yerini tespit ederler.

Ozan sarhoş bir halde Damir'in işlettiği clube girer. Sağa sola sataşır. Güvenlikler Ozan'ı fena halde döverler. Selma'dan oğlunun yerini bulan Cihan çocuğu eve getirir. Adamlarını da alıp clubü fena halde dağıtır. Damir bu arada bir sempozyumu ve sonrasındaki konaklamayı bahane ederek Dark Blue'ya gider. Hazal ile yaptığı toplantıda kızı beğenir. Ertesi gün kıza laf arasında geçen bir tabloyu gönderir. Hazal bunu kabul edemeyeceğini söylese de adam ısrarcıdır.


Sonunda Çağatay Dilara'nın kaldığı hastaneyi bulur ve Harun'u arar. Harun da Cihan'a Cihan da kızlarına haber verir. Herkes Dilara'nın başında beklemekte dua etmektedir. Ozan hariç. Ozan "Gelmiycem. Benim öyle bir annem yok" der. Babası ile tartışır. Cihan ona tokat atar

Cansu yeni bebeğine gelen bakıcıyı beğenmez ve halasının bakmasını ister. Deniz'le de sürekli bebek yüzünden huzursuzluk çıkarmaktadır. Asu kendisine ilgi gösteren Damir'den güç bulup Candan ile atışır.. Candan kendisine hakaret eden Asu'yu evinden atar. Candan'ın tek umudu evinde kalan Dilara'nın babasının Avusturalya'da ki evini satmaktır. Adamdan dava için aldığı vekaletle bu satışı yapmayı planlar. Özkan ise Asu ve Candan'ın öldürdükleri elmas kaçakçısı adamların yanında çalışıp bilgi toplamaya devam etmektedir.

Damir ise Selma'nın peşine taktığı adamdan kadının o gece Cihan evine geldikten sonra polise gitmesinden ve evindeki dosyalardan şüphelenerek kadının evine bomba koyar ve Selma eve girdikten sonra bombayı patlatırlar.  

16.01.2017

Bodrum Masalı 19. bölüm özet. Süha Reis ölüyor mu?


Geçen bölün Evren yılbaşı gecesinde Faryalı'ya "Yıllar önce buradan giderken Yıldız hamileydi" der. Faryalı yıkılır. Tam o sırada Yusuf adamları ile otele gelir ve yaşadığı hamilelik şoku yüzünden hiç direnmeyen Faryalı'yı alıp giderler. "Süha reis gelirse Faryalı'yı bırakırım" der. Çocuklar ve Yıldız sabaha kadar bekler. Yıldız sabah Yusuf'un karısı Ela ile konuşmaya gider. Ondan biraz önce de Ela'ya Süha gelip "İstediğin gibi kızını Kos'a geçirdim" der.

Faryalı'nın yerini öğrenen Yıldız onunla hamilelik meselesini konuşabilmek için tutulduğu yere gitmek ister. Ela ile gidip Faryalı ile konuşmaya çalışır.

Uzay; Ateş ve arkadaşlarını doğum gününe çağırmak için gelir. Faryalı'nın götürüldüğünü öğrenir. Faryalı'yı bekleyen korumalar pideci Beyto'ya sipariş verir. İçerde bağıran Faryalı'yı duyan Beyto; Uzay'a söyler. Uzay da bizimkilere söyler ve onu kurtarmaya giderler. Kurtulan Faryalı olanları anlatmak için Süha'ya gidip dertleşir.

Gözde de gittiği doktordan 10 aylık hamile olduğunu öğrenir ve Bodrum'a döner. Evren'in karşısına çıkar ama bebekten bahsetmez.

Yusuf da adamları ile Kos'a gider. Orada öğrenir ki kızı Ferdi'yi karşıya geçmek ve parasını çalmak için kullanmıştır. Kızın ise orada başka bir sevgilisi varmış. Ferdi de gecenin bir vakti Ateş ve Kelebek'in önüne çıkar. Olanları anlatır. Ateş'in para bulmak için yeni planı Maestro dedikleri pizzacının yerini işletmektir. Anlaşırlar. Şansa bakın ki Ferdi de İtalya'da pizza makarna kursuna gitmişmiş.

Uzay'a borçlu olan çocuklar onun doğum gününe gitmeyi kabul ederler. Uzay; Aslı'nın annesinin izini bulmuştur. Kıza annesi ile son günlerindeki resmini yollar. Aslı çok umutlanır ve tedirgin olur. Akşam Uzay'ın doğum günü partisine giderler. Sırayla önce Alara, Rana, Ateş'in pampaları ve Cenk de gelir. Sinirler gerilir. Uzay kimsenin fark etmediğini düşünerek Aslı ile annesiyle ilgili yazışır. Bunu fark eden Alara durumu afişe eder. Ateş öfkelenip Uzay'a yumruk atar. Aslı ise Uzay'a doğru gidince Ateş laf söyler. Aslı da ona "O annemi verecek bana" der.

Evren son bir kez daha ortalığı karıştırır ve Faryalı'ya Süha reisin de bu sırrı bildiğini söyler. Faryalı arkadaşına ateş püskürür. Yıldız'a sorar. Kadın fazla bir şey söylemek istemez. Faryalı içkili ve sinirli Süha reise gider. Bir taraftan da Yusuf karısının hala Süha ile görüştüğünü düşünüp adamlarına Süha reisi bitirmeleri için emir verir. Faryalı arkadaşının teknesine gittiğinde onu tekneye kilitlenmiş ve patlayıcı da bağlanmış olarak görür. Yusuf'un adamı tekneyi patlatır.


Hayat Bazen Tatlıdır 12. bölüm özet. Cahit durdurulamıyor

Star Tv'nin eğlenceli dizisi Hayat Bazen Tatlıdır'da geçen bölüm Koray ve Buray'ın başkanlığı kazananın Gözde ile beraber olacağı; kaybedenin de aradan çekileceğiyle ilgili iddiası ortaya çıkmıştı. Burak Gözde'den af diler ama kızın çok gururu incinmiştir. Ablası Hayat da Burak'a kardeşimden uzak duracaksın diye uyarır. Gözde ve Sevda arasındaki gerilim okul bahçesinde saç saça baş baş kavgaya kadar varır. Arkadaşları ikiliyi ayırır

Sevda ise Koray'a kendisini öptüğü için kızgındır. Hatta tokat bile atar. Sevda anne babasının kavgasına şahit olur. Babası diğer kadını terk edemiyeceğini isterse boşanabileceklerini söyler. Kadına çok kızan Sevda'ya Koray yardım eder. Kadının evine girip ortalığı dağıtırlar. Fakat Koray küçük bir defterdeki çizimden bu yasak aşık çiftin bir çocuğu olduğunu düşünür. Araştırır ve kadına sorar. Evet Sevda'nın bir kardeşi varmış

Şerif müdür sınav haftasını başlatır. Loçkoların grup bir önceki yıldan borçlu geçtikleri matematik ve edebiyattan çok korkmaktadır. Eger zayıf alırlarsa sınıf tekrarı olacaktır. Herkes Emellerin evinde ders çalışır ama netice alamayınca kopya çekmek için birlik olurlar. Gözde ise Sevda'nın gazına ve iğnelemelerine dayanamayıp "Tamam" der. Cahit Zeynep ve Gözde'nin yoluna çıkıp kız tehdit eder.

Ertesi gün Burak; Gözde'ye kendini affettirir. Onur da ilk kez Zeynep'in elini tutar. Onları izlemekte olan Cahit bu sahneyi görür. Arkadaşlarını toplayıp Onur'u sopa ile döverler. Onur sınava dahi gelemez. Onur'u merak eden Zeynep defalarca kez ara ama telefonu kapalıdır.

Hayat hoca Cerrah bey ile bir çalışanının düğününe gider. Öncesinde çok güzel bir elbise alır. Düğünde aklına kendi nikahında yalnız bırakılması gelip ağlar. Onun ağladığını gören Cerrah sorular sorunca geçmişine ait bu olayı anlatır. Cerrah bey de ona bir şey söyleyecekken kız "Dans edelim" der. Hayli romantik bu dans sonunda Cerrah kıza "Seni seviyorum" der.

Loçkoların grup Asya ve Tarhan'la da birleşip akıllı saat ile kopya çekerler. Fakat Şerif müdüre yakalanıp müdürün odasına çıkarlar. Velilerine haber verilir. Disiplin kuruluna verileceklerdir. Malesef bunların arasında aslında kopya çekmese de arkadaşlarına çekiyormuş gibi davranan Gözde de vardır. Olaydan haberdar olup büyük düş kırıklığı yaşayan Hayat ve kardeşi tartışırlar. Bahçeye çıkan Gözde yerde kan izleri görüp ablasına seslenir. Hayat ve Gözde bahçede bir yere bakıp dehşete kapılırlar. Muhtemelen kanlar içindeki Onur'dan başkası değil bu dururm

13.01.2017

Kiralık Aşk 68. bölüm özet. Defne hamile mi

Kiralık Aşk dizisinde sondan ikinci bölüm. Sinan eskiden de olduğu gibi baba olmak istediğini Seda'ya da söyler. Seda'nın ise bir çocuğu vardır ve eski kocasıyla sorunları o zaman başlamıştır. Kadın bu yüzden yani Sinan ile sorunları olmasın araları bozulmasın diye çocuk istememektedir. Duruma Neriman hanım müdahale eder ve Sinan'ın çocuk isteyen taraf olduğunu hatırlatır. Ayrıca Sinan eski eşi gibi onu yarı yolda yalnız bırakacak bir de değildir.

Sinan bu durumu Ömer ve Defne ile paylaşır. Defne yine Sinan'ın tarafındadır. Nihan Defne'nin iş yerine gider, evine gelir. Kız kıza muhabbeti ve Defne'yi özlemiştir. Defne'yi özleyen bir daha vardır. Abisi de kardeşini özlemiştir. Ömer ile konuşur hatta Koray'ın da katıldığı bir halı saha maç yaparlar. Maçı kazanan ise her zaman ki çamura yatmaları ile Koray'ın takımıdır. Ömer orada Koray'ı başından savmak için bir söz verir. "Ne istersen kabul edicem yeter ki işle ilgili olmasın" Koray ise düşünüp taşınıp "İlk hanginizin erkek çocuğu olursa adını Koray koyacak" şartını bulur.

Neriman hanım da Nihan da Defne'ye hamilelik testi yapması için baskı yapar. Defne hep kıyısından döner. Nihan ile evdeyken Ömer'in laptopunu açıp bir şeye bakacaklar iken orada bir kızdan gelmiş sesli bir mesaj bulurlar. Nihan dayanamayıp mesajı açar. Kız Ömer'e oldukça yakın sözler etmekte üstüne "o gece yaşananlar, bana para yolladın" gibi laflar etmektedir. Defne ortadan kaybolur. Ömer onu Şükrü'nün akıl vermesi ile tepedeki evde bulur. Olanları anlatır barışırlar.

İso sonunda Ayşegül'ün boşandığını öğrenir ve soluğu kızın yanında alır. İlk kez tanışıyormuş gibi yaparlar. Neriman hanım Seda ve Sinan için evde arkadaşlarının katıldığı bir düğün organize Düğünde Neriman hanım yine Defne'ye testi yapması için ısrar eder. Çıktığında ikilinin bakışmalarından Defne'nin hamile olduğunu anlarız. Defne Ömer'e ilerler ve "Sana bir şey söylemem lazım" der. Bölüm öylece biter.

Vatanım Sensin 11. bölüm özet - Hilal idamdan kurtuldu ama çok ağladık


Kanal D'nin büyük bir ilgiyle izlenen dizisi Vatanım Sensin her bölümde izleyiciyi kendine hayran bırakmaya devam ediyor. Vatanım Sensin 11. bölüm tek kelimeyle müthişti. Bölüm boyunca Cevdet'in kızı için tek başına nasıl mücadele ettiğini, Azize'nin döktüğü gözyaşlarını, Halide Edip'in müthiş halka seslenişini, Leon'un onun için ne kadar üzüldüğünü ve çabaladığını, herkesin bir şeyler yapmak için nasıl çırpındığını izledik, yüreğimiz parçalandı.

Sosyal medyada paylaşılan mesajlar, atılan tweetler de izleyicinin bu akşamki bölümden çok fazla etkilendiğini, herkesin diziyi izlerken gözyaşı döktüğünü gösterdi.
yıldız kardeşini kurtarmak için her şeyi yapmaya hazırdı. Baş hekimden bilgi almaya çalıştı, Leon'a götürdü. Onun bu hareketi başka şeylere sebep olacaktı ama o bunu bilmiyordu.

Halide Edip geldi, Hilal'in arkadaşlarını buldu önce, onlarla konuştu. Onların söylediklerinden anladı hemen Halit İkbal'in Hilal olduğunu. Arkadaşları bunca zamandır anlamadılar ama akıllı kadın hemen anladı durumu. ama onlara belli etmedi.

Halide Edip halkı heyecanlandıran bir konuşma yaptı. O konuşmanın sonunda tutuklandı da. tutuklayan kişi de teğmen Leon'du.

Hilal'e, onun vatan sevgisine, kendini hiç korkmadan feda edişine duyulan hayranlık ve gurur, Cevdet'in vatan sevgisi ve evlat sevgisi arasında nasıl darmadağın nasıl perişan çırpındığını görmenin verdiği hüzün, bütün gece ağlattı biz izleyenleri.

Veronika'nın, Leonun ve herkesin umutla beklediği başbakanın mektubu sonunda geldi. Başbakan mektupta Veronika'nın ailesinin hatırı sebebiyle Hilal'in idam cezasının sürgüne çevrilmesi kararını verdiğini bildiriyordu. ama Vasili bu haberi sakladı. Veronika ve Azize'yi çağırıp başbakandan olumsuz cevap geldiğini söyledi onlara. Azize yıkıldı, Veronika tepki gösterdi ama Vasili yumuşayacak gibi görünmüyordu.

Hilal'in idam cezası kesinleşip ümitleri de kalmayınca Azize annesini ve kızını alıp konaktan ayrılmaya arar verdi. Bunda sonuna kadar da haklıydı tabii ki.

"Cevdet sözüm söz, Allah korusun kızımıza bir şey olsun, senin canını ellerimle alacağım" dedi ya Azize. Orada ne büyük bir acı vardı. Cevdet'in ne büyük söyleyemeyişleri vardı.

Cevdet söyleyemedikçe, tek başına çaresizlikten kıvrandıkça izleyici de kıvrandı. Herkes gittikten sonra odada tek başına o ağlayışı unutulmaz bir oyunculuk anıydı. Ağladı, kızına olan duygularını döktü, onunla nasıl gurur duyduğunu söyleyemediğinden şikayet etti kendi kendine. Albay Cevdet ağladı, biz ağladık.

"Ne çok şey birikti içimde sana diyemediğim. Seninle ne kadar iftihar ettiğimi sana diyemedim." "Senin her bir sözün her bir bakışın bana kuvvet verdi kızım, bana umut verdi. Beni vazifeme daha çok bağladı senin yüreğin. Lakin ben vazifeme bağlandıkça senin yüreğin benden uzaklaştı. Bu ne çetin bir imtihandır ki, şimdi senin canınla sınanıyorum." "Hilalim, senin boğazına değecek urgan, yılan gibi kıvrılıp onları sokacak. sanma ki senden vazgeçtim. sanma ki seni terk ettim; ben burdayım. Nefesim soluğun olsun kızım" Bunları diye diye ağlaya ağlaya adeta sessiz sessiz bir sinir krizi geçirdi Cevdet.

Yalnız, gerçekten tebrikler Halit Ergenç'e. Bu nasıl bir oyunculuktur. O güçlü, vakur albayın nasıl içten içe acıyla kavrulduğunu, adeta eridiğini, abartmadan, karikatürize etmeden, adeta yaşadı ve bize de yaşattı. İnsan bu kadar mı güzel acı çeker, yürekteki acı gözlerle bu kadar mı güzel yansıtılır?

Acı çekmeyi, ağlak ağlak bakmak veya ağlarken kaşları eğip bükerek çok üzgün göründüğünü sanan, kasıla kasıla üzülüyor mu, kızıyor mu ayırt edilemeyen mimikler yapan, bu yaptığını da maalesef oyunculuk diye yutturabilen bir çok popüler oyuncu için oyunculuk dersiydi adeta Halit Ergenç'in dünkü bölümdeki performansı.

Hilal'e umut vermeye çalışan,"Başbakandan haber gelebilir" diyen Teğmen Leon da çok üzülmüştü bu ümidin boşa çıkmasına. Hilal'e haber vermeye geldi. Her şeyi göze almış olan hilal yine de bir umut, bekledi Leon'un söyleyeceklerini. Yıkık bir ses tonuyla, "Hilal, babam mektup almış başbakandan" diye başladı Teğmen söze.  "Söylemene lüzum yok, anladım" dedi Hilal acı sonucu kabullenir bir ifadeyle.

Hilal kağıt ve kalem istedi. Öyle bakıyordu Leon. "Ne bakıyorsunuz, son arzusu sorulmaz mı idam mahkumuna" dedi acı bir ses tonuyla. Onun nasıl üzüldüğünü görünce de koluna dokundu dostça, teşekkür etmek ister, teselli etmek ister gibi. Şaşırdı, baktı Leon. Hücreden çıkarken bitkindi, sendeleyerek, adeta nereye bastığını bilmeden gitti.

İlan edilen idam vakti geldi çattı. Herkes perişan. Bu arada Yıldız başhekimi takip ediyor, onun bir ayakkabının içine bir not koyduğunu gördü pencereden. gizlice peşinden gitti, dükkanda ayakkabının içinden notu aldı, doğruca Leon'a götürdü.

İdam sahnesine dönelim. Meydanda büyük bir kalabalık, Vasili, Cevdet ve diğer subaylar da geldiler. Azize ağlıyor, yalvarıyor, "Cevdet ne olur engel ol" diye. Cevdet ne yapsın adam, soğuk ve güçlü durmaya çalışıyor.

İdam mahkumları Mehmet ve Hilal askerler arasında getirildiler. Azize ve Cevdet, Hilal'e bakınca kızlarının küçüklüğünü görüyor o sırada. Çok acıklı, iç parçalayıcı bir sahneydi. Zaten benim gibi bir çok izleyicinin bu bölümde göz yaşlarının kurumadığına eminim. Çok etkileyici bir bölüm oldu çünkü. Bütün ekip harika bir iş çıkarmış.

Azize, babaanne, Yıldız, ağlıyorlar, çırpınıyorlar. Ali Kemal elinde silahla geliyor, başını derde sokmaktan başka ne yapacaksa. Neyse ki Azize fark ediyor durumu, Tevfik'in de yardımıyla elinden silahı alıyorlar...

Hilal ve Mehmet idam sehpasına çıkarılıyor. "İpi geçir" diye emir veriyor Vasili. sonra da son sözlerini soruyor mahkumlara. "Vatan sağ olsun" diye bağırıyor Mehmet. "Vatan sağ olsun" diye bağırıyor Hilal.

Ama o nasıl "Vatan sağ olsun" deyiş be kızım. Bu kadar mı güzel oynanır bu sahne. Bu kadar mı güzel ağlanır. Hilal'i canlandıran Miray Daner, gencecik hatta küçücük yaşında, ben oyuncuyum diyen süslü püslü güzellere oyunculuk dersi verecek bir performans sergiledi.

Zaten bu bölümde bütün oyuncular döktürdüler, bir rolün hakkı nasıl verilir, izleyicinin yüreğine nasıl dokunulur, onu gösterdiler.

Vasili tam idam emrini verdi, "Kolu çekin" dedi, biz de nefeslerimizi tuttuk. O sırada önce nal sesleri ve at kişnemesi, sonra da bir el ateş sesi ile asker geldi, Cevdet'e bir şey verdi; General Vasili'ye haber var" diyerek.

Cevdet elindeki notu Vasili'ye verdi. Vasili açınca içinden Leon'un künyesi ve Osmanlıca yazılı bir kağıt çıktı. "İdamı durdu, yoksa oğlun ölür. İmza eşref" diye okudu Cevdet.

Nasıl rahatladık, biliyorduk bir şeyler olacağını, Hilal ölemezdi. Ama kim kurtaracaktı hilal'i, kafamızı kurcalayan oydu. Eşref kurtardı hilal'i dedik. Fragmanı izleyince, planı Cevdet'in kurduğunu anladık.

Zaten Hilal'in yattığı yatağın üzerine oturup onun için ağlarken ne demişti Cevdet, "Seni bırakmayacağım kızım. Nefesim, soluğun olsun"...

Cevdet sen nasıl bir kahramansın! Herkes sana yüklenirken, sen acılar içinde tek başına kıvranırken ne kızından ne de vatanından vazgeçtin...

Fragmanı da izledikten sonra iyice heyecanlandık. Şimdi ne olacak? Leon'a ne olacak, Cevdet'e ne olacak. Vasili Eşref'le birlikte Cevdet'in de ölüm emrini verdi. Cevdet kendini ve Eşref Paşasını nasıl kurtaracak?

Vatanım Sensin yeni bölüm de soluk kesici olacak, anlaşıldı... Şimdi mesele, bir hafta sabretmek...

Not: Bölüm harikaydı, sadece bir noktadan bahsetmek istiyorum. Hilal'in ninni söylediği sahne duygu olarak çok güzeldi, çok etkileyiciydi, ama Miray Daner'in ninniyi söyleyiş tarzı diziyle uyumsuz geldi bana. Bir dönem dizisinde bir ninni bu tarzda okunmamalı, bu benim fikrim. Daha türkü tarzında, daha ninni ezgisiyle okunmalıydı. Bu kadar modern bir tarzı, 1919 yılında bir Türk kızının ağzından duyabileceğimizi hiç sanmıyorum.

"Ama bu kadarcık kusur kadı kızında da olur" diyelim, o güzel oyunculuk ve sahnenin o güzel duygusunun hatırına üzerinde pek durmadan geçelim...





12.01.2017

Cesur ve Güzel 9. bölüm özet. Cesur ve Sühan kurtulabilecek mi?

2017 yılına girerken ki yılbaşında Tahsin Korludağ Cesur'u tutuklattı. Yılbaşı günü olduğu için malesef savcıya gidene 2 gün beklemesi gerekti. Cesur'u nezarette ziyarete gelen Tahsin bey soyadının Karahasanoğlu olduğunu bildiğini belli eder. Cesur da ona fragmanda gördüğümüz gibi "Senden 3 can alacağım var. Sen babamı, dedemi, babaannemi öldürdün" diye bağırır. Bu bağrışı Sühan da duyar. O süre zarfında Banu evrakta sahtecilik yapmadıklarını aksine yıllar önce arazinin ilk alımı sırasında isim vermeden Tahsin beyin yaptığını söyler. Eski tapu kayıtlarını da bularak tezini destekler. Hakim Cesur'u serbest bırakır.

Banu hapisteki Turan ile konuşur. Adamın ifadesini bildikleri gerçeklere uydurmaya çalışırlar ama zorlanırlar. Vurulmasının nedeninin Bülent olduğunu hisseden Cesur onun spor yaptığı salona gider ve iki erkek tartışır. Cavide ise hapisteki Turan'ın gözünü korkutup para teklif eder. Adam ifadesini geri çeker ve Banu'yu da avukatı olarak istemez.

Banu kendisi bunlarla uğraşırken Cesur'un Sühan'la gezmeye gitmesini bir de telefonlarını kapatmalarını sindiremez. Tamirhaneye gelir ve Rıfat bey ona "Daha şu gün şurada Cesur bana Sühan'ı babasını yenmek için baştan çıkaracağını söylemişti" der. Kadın ise bu bilgiyle Cesur'un evine gider. O günkü kamera kayıtlarını bulup sesini açıp izlemeye başlar. Merakıyla ünlü Şirin'in onu dinlediğinden emin olduğunda tuvalete girer ve kız da bu konuşmayı duyup şok olur. Cesur'a karşı olan bütün güveni sarsılır ve elbetteki Sühan'a bunu yetiştirecektir

Tek plan kuran Banu değil elbette. Tahsin bey şirketteki görevinden çekildiğini belirtip iyi niyet sergilemeye çalışırken aslında adamı Salih'e Cesur'un frenlerini kestirtir.

Korhan mahkeme dönüşü Sühan'dan Cesur'un Karahasanoğlu olduğunu öğrenir. Megerse çocuk yıllar önce o cinayetlerin işlendiği gece babasının arabasına saklanmış ve bütün olup biteni görmüşmüş. Bu görüntüler tekrar adamı rahatsız etmeye başlar. Cavidan da fark edilmeyen göbeğinin artık çıkması gerektiğini düşünerek boy boy sahte hamilelik göbekleri alır. Ama kocasının da ona dokunduğunda karnını anlayacağı için Korhan ile arasını bozması için Hülya'dan yardım ister. Kocasına kurdukları tuzakla 2 kere de onu Hülya ile uygunsuz durumlarda basar.

Sühan ise duydukları, gördükleri karşısında kafası karıştığı için Cesur'dan uzak durmaya çalışmaktadır. Yine de Şirin'in de gaz vermesiyle şirkette toplantı olacağı gün Cesur'un yoluna çıkar ve konuşmak ister. Cesur onu arabasına bindirip uzak bir yere pikniğe götürür. Piknik pek iyi geçmez ve ev dönmek için hareket ederler. Tahsin beyin bozdurttuğu frenler tutmaz ve ikili kaza yaparlar. Araç alev alır.

11.01.2017

Diriliş Ertuğrul 72. bölüm özet. Tekfur ve Ertuğrul karşı karşıya

Geçen bölüm Haçaturyan ustayı kurtaran Ertuğrul'un bu bölümdeki yeni düşmanları Karacahisar Tekfuru ve onun baş kumandanı Vasilyus'muş. Karacahisar tekfuru olarak pazarla olan alış verişini bitirme kararı alır. Bu durum pazar esnafını panikletir. Ural bey bu haberi  pazarın tüccarlarının yanında verip ve Ertuğrul beye hadsiz laflar edince Ertuğrul bey kendine hakim olamaz ve Ural bey ile dövüşür. Elbette Ural dayağı yiyip oturur. Aklı başında Aliyar bey Ertuğrul'u durdurup abisini götürür ama abisinin Ertuğrul beyin söylediği şeyleri yapıp yapmadığını da merak eder.

Aslıhan hatun ve Çolpan hatun kilim hanede yine uygunsuz laflar edip Halime hatunu sinirlenir. Yine kavga ederler. Candar bey çocuklarının ne dediği ile ilgilenmez. Sadece Ertuğrul beye ve karısına kızar. Hadlerini bildirmek için hareket etmek istemektedir. Aliyar babasını durdurmak istese de otağda ki herkes Ona karşı çıkar ve dışlarlar. Ural ve karısı Çolpan o gece tekfura gidip yemek yerler. Candarların alacakları parayı onlardan alır ve eğer pazara sahip olursa kazandığı paranın yarısını onlara vereceğini taahhüt eder.

Ertuğrul tedbirleri arttırır. Dündar ve Bamsı önderliğinde alpleri ticaret yollarına devriyeye yollar. Doğan ve Turgut'u ise yanına alıp Karaca hisar Tekfuru ile görüşmeye gitmeyi planlar.


Vasilyus ise başka bir plan kurar ve Bizans'dan gelen bir kervana saldırıp altınları almayı organize eder. Gelen kervanda tekfurun kızı da vardır. Kayı askeri kılığına girmiş kişiler Tüccar Hasan olarak bildiğimiz şahıs önderliğinde konvoya saldırır. Helena omzuna bir ok yiyerek kaçmayı başarır. Kız tam da Bamsı'nın önüne yuvarlanarak düşer. Bamsı kıza aşık olur. Sonrasında Dündar'ın müdahele etmesi ile handa Artuk bey'e götürür.

Sadettin Köpek Cavdar obasına gider ve bir müddet orada kalacağını söyler. Bu hareketi kendilerine verilen şeref olarak gören Candar bey ve ailesi ile yemek yer. Ertuğrul hakkında atıp tutmalarına bir tek Aliyar bey tepki verir ve sofradan kalkar. Aynı zaman da Çolpan hatun hamile olduğunu söyleyerek hem göze girer hem mutluluk verir. Sadettin Köpek'in eşi yakın zamanda ölmüşmüş ve adam Aslıhan hatunu çok beğenir. Ural da bunu fark ederek kardeşi ile evlenmesi için adamla üstü kapalı bir konuşma yapar.

Ertuğrul tekfura hem konuşmaya hem de pazardaki tüccarların alacaklarını almaya gider. Yanında sadece 3 alpi vardır. Vasilyus'un planladığı gibi bir elçi içeri girip Kayıların konvoya saldırdığını ve Helena'yı da öldürdüğünü söyler. Hiç bir şeyden haberi olmayan tekfur bu habere inanır ve çok kızar. Kılıcını çekip silahsız olan Ertuğrul'un üzerine yürür. Ertuğrul tabiki bu şişman yaşlı adamın hamlelerinden kurtulur ve kılıcı adamın elinden alarak boğazına dayar. Dışarıda adamları da kapının önünde üzerlerine gelen adamlarda dövüş halindedir.

   

İçerde 16. bölüm özet. Sarp ve Mert açığa çıkacak mı?


Show Tv'nin reyting rekortmeni dizisi İçerde de Melek geçen bölüm Celal baba ile kavga etmiş; tokat yemişti. Sonrasında evden ayrılır ve Sarp'la buluşur. Davut ise kızı getirmek üzere Celal'den emir almıştır. Davut ve Sarp ciddi bir kavgaya tutuşur. Silahların çekildiği bu kavgayı Melek bitirir ve kendi evine gider. Davut ise eli boş döner.

Celal baba Sarp'ı çağırır. "Annenle Melek nereden tanışıyorlar" diye sorar. Sarp bir şeyler söyler geçiştirir. Davut ise Sarp ile kavga ettiğini söylemez. Sarp'a güvenlik kamerası kayıtlarının boş olduğunu ve bunun nasıl olabileceğini sorar. Sarp da "Başka bir yerde tutuyor olabilirler" der. Celal baba birisine "Melek'i takip et; Sarp ile buluşursa haber ver" der. Melek takip edildiğini anlayıp adama git der ama adam gidiyormuş gibi yapıp gitmez.

Mert ise hala emniyette kutudaki görüntüleri silip silmemeyi düşünmektedir. Celal baba arar ve görüntüleri silmesini emreder. Coşkun ise ondan Celal'i bitirecek birşey karşılığında ailesini ona vermeyi önerir. Mert sonrasında görüntüleri siler ve amirine kutunun boş olduğunu söyler. Silinen görüntüleri geri getirmek için polis harekete geçer ama görüntüleri geri getiremezler

Yusuf komiser hala hastanede ve komada. Eski karısı onu görmeye gelip odaya girer ve Yusuf da o an kendine gelir. Sarp da aralıklarla arayıp Yusuf'un kendine gelip gelmediğine bakar. Arkadaşları Mert'i arar. Hastane de Yusuf müdürü görmeye giderler. Eski karısı Serap yine gelir ve ondan oğlu için yardım ister. Uyuşturucu sattığından şüphelenmektedir.

Celal baba Melek için çok üzülür. Karısı bu kadar üzülmesine anlam veremez ve anlamlandırmak için ikiliye DNA testi yaptırmaya karar verir. Melek'e "Kadın kadına konuşmaya geldim" der ve test için gereken Celal ve Melek'in bir şeyler içtikleri bardakları alır. Tuttuğu kişiye verir ve raporu o akşama yetiştirmesini ister.

Mert silmeden önce kamera görüntülerini alır. Evinde seyrederken Sarp'ı görür ve allak bullak olur. O sırada Eylem ona gelir. Laptopunu kullanmak için kapağı kaldırdığında kız Sarp'ın görüntülerini görür. Ne olduğunu anlamaz ama görüntülerin resmini çeker ve Sarp'a gösterir. Sarp eve girip görüntüleri alır. Mert ise onun zaten geleceğini bildiği için evden çıkışta onu takip eder. Sarp da onun kendisini takip ettiğini anlar ve atlatır.

Mert'in görüntüleri sakladığını görünce Sarp; Yusuf müdürünü arar ve hastaneye gider. Ancak müdürüne Mert'i ispiyonlamaz. Mert ise görüntüleri Melek'e izletir. "Sarp'ı Celal babaya söylersem Onu da, Füsun teyzeyi de, Eylemi de öldürür. Biz onlarla ya hasım olucaz ya hısım. Ama söylemezsem ve Sarp; Celal babanın düşmanı ise ne yaparız" der. Celal baba Melek'e gider ve eve dönmesi için ısrar eder ama kız gitmez

Mert o akşam Celal baba ile görüşüp Melek'e tokat atmasının hesabını sorar. Kızın geçmişini hatırlatır. Tam o sırada onu Coşkun arar ve tam çocuğa adını söyleyecekken söylemesin diye paniğe kapılan Celal hoporlörden adama bağırır. Coşkun telefonu kapatır. Mert bu yaptığı için Celal babaya kızar

Celal babanın karısı Yeşim test sonucunu öğrenince sinirden deli olur. Mert ise evine gittiğinde Sarp onu orada beklemektedir. İki kardeş iki köstebek karşı karşıya kalır



10.01.2017

Kırgın Çiçekler 66.bölüm - Tanrım Bizi Azad Et şarkısı - Tuna Velibaşoğlu


ATV'nin dram ve trajedi yüklü dizisi Kırgın Çiçekler 66. bölümde yine çok acı sahneler vardı. Bunların başında da Kemal'in üvey kızı Eylül'e saldırdığı ve yatalak annesinin buna engel olamadığı sahne geliyor... Bu üzücü sahneye Tuna Velibaşoğlu'nun yorumuyla Tanrım Bizi Azad Et adlı şarkı eşlik edince dram dozu iyice yükselmiş...

Dram izlemeyi seven izleyicilerin Kırgın Çiçekler'i tercih etme sebebi de bu zaten. Ağır ve yoğun dram, acizlik, çaresizlik, peş peşe gelen kötülükler; gittikçe daha fazla kötüleşen kötüler, ezildikçe ezilen ama hiç vazgeçmeyen mazlumlar... Ve üzücü sahnelerin yoğunluğunu artıran acılı müzikler...




Tuna Velibaşoğlu - Tanrım Bizi Azad Et

hayat boyu bir çok hata yaptım
ama hiçbiri senin kadar büyük değil
senin her yerin ihanet her sözün felaket
göçmeden bu dünyadan
tanrım n’olur bizi azad et
nasıl yaptım bunu asıl ben kendime
her şeyin suçlusu benim
ağlayamam halime
hayat neden bıraktın beni
bu yalancı zalime
beni yalnız bıraktın
beni yalnız bıraktın

Kalbimdeki Deniz 11. Bölüm. Fikriye'nin Mustafa ile ilgili kıskançlık krizi


Kalbimdeki Deniz de bu hafta Ece'nin doğum günüydü. Ona eşlik edecek olan Mustafa içeri girdiğinde Ece şaşırır. Her zaman günlük kıyafetleri ile gördüğü Mustafa'yı o an karşısında şık bir kıyafetle görünce adeta dona kalır. Ece'nin bu haline annesi halinden memnun gülümserken, Diyar bıyık altından güler. Küçük çocuk Mustafa'ya "Çok yakışıklı olmuşsun" der. Mirat arabasının anahtarını çocuğa verir. Herkese veda edip çıkarlar.
Fikriye; Cemile ablasına pohaça getirmek için dışarıdadır. Ece ile Mustafa'yı arabaya binerken görür. Hallerinden etkilenip resmen ağzı açık kalır. Cemile ablaya söylediği sözler "Küçük çıyan katmış yanına Mustafa'yı beraberce gidiyorlar. Ay bide gelinle damat gibi giyinmişler. Gül gibi, dağ gibi, süt gibi oğlan gözümüzün içine baka baka gitti."diyip dizlerine vura vura ahh ediyor. Valla ben izlerken çok güldüm. Darısı sizin başınıza    

Seviyor Sevmiyor 24. Bölüm. Olman gereken yerde kollarımdasın


Seviyor Sevmiyor dizisinde Deniz ve Yiğit aşk sarhoşu. Deniz'in Yiğit'e gelen kurşunun önüne atlamasının ardından tekrar bir araya gelen çiftimiz arabada gidiyorlar. Birbirlerine bakıp sırıtıyorlar ve Yiğit kıza iltifat ediyor. Deniz utanıyor. Sonra kızı annesinin evinin önüne bırakıyor. Her şey geride kaldığıyla ilgili hem fikir oluyorlar. Birbirlerine bakıp sonra sarılıyorlar. Deniz gitmek istemediğini ama gitmesi gerektiği söyleyip arabadan iniyor. Yiğit arabada kalamayıp kızın peşinden gidip Deniz'i durduruyor. Yiğit "Sevgilim değil misin? Gitmeni istemiyorum. Yanımda kalmanı istiyorum. Olman gereken yerdesin kollarımdasın" diyince Deniz "Aylardır ilk defa mutlu olduğumuz tek an. Bozulmasın" diyor. Yiğit kendinden emin "Merak etme bozulmıycak. Kaygılanacak bir şey yok" diyorken kıza mesaj geliyor. Tuna hastanede kaza geçirmiş. Fotoğraf yollamış. Bizimkiler hastaneye gitmek için yola çıkıyorlar.



Harun Kolçak - Yanımda Kal Şarkı Sözü
Öyle savunmasız bir zamandı 
Bulduğunda beni 
Sen başlattın boyun eğdim 
Kabullendim seni 

Bu sözlerim sitem değil ama 
Yazık değilmi bana 
Çok yalnızdım kaybolmuştum 
Sığındım işte sana 

Kaygılarım yeniden uyanıyor 
Bu duygular beni ürkütüyor 
Yeniden yaşamakmı gerekiyor 
Yine acılar yine korkular 
Yine aaaaaaaşk 

Yanımda kal yanımda kal 
Düşlerin yetmezki bana 
Yanımda kal yanımda kal 
Çok geç rastladım sana